AKP ayağında MHP zinciri
Orhan Bursalı; Aslında AKP ile MHP arasında bir güç gösterisi oyunu sahnede. Kim kim için daha önemli? Bahçeli, “İktidarın benim iki dudağım arasında” diyor.
Gördüğümü yazayım, Cumhur İttifakı arasında çatışma açıkça sürüyor. Hürriyet yazarı ve RTE’ye en yakın yazarlardan Selvi, Osman Kavala’nın mahkûmiyeti üzerine yeniden kaleme aldığı yazısında bu kez Adalet Bakanlığı’nın Kavala’nın avukatlarının cezayı kanun yararına bozma talebini incelediklerini duyurunca küçük ama etkili ortağın hedefi oldu.
Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) Türkiye Raportörü Stefan Schennach’ın, AİHM kararı gereğince Kavala ve Demirtaş’ın serbest bırakılması gereğini anımsatması üzerine kaleme Selvi, kaleme aldığı “Kavala, Öcalan’dan daha mı tehlikeli” başlıklı yazısında, Ankara’dan bir yetkilinin böyle söylediğini belirtti.
Tabii ki küçük ortağın sözcüleri kaleme sarıldı. Kimler oldukları önemli değil.
Aslında bu konuyu geçen pazar günü Erdoğan-Bahçeli: Üç bulanık su başlıklı yazımda çok daha geniş yazmıştım, bayram nedeniyle kaçırdıysanız bir göz atın derim.
VEKİL SAVAŞI
Söz düellosu aslında Erdoğan ve Bahçeli arasında geçiyor ama vekil kullanıyorlar (siyasette moda, bölgesel silahlı çatışmalarda da) ve iki lider birbirini hedef almıyor. Tam tersine demeçlerinde sevgi ve saygılarını ve ittifakın devam edeceğini belirtiyorlar.
Kazın ayağı ise hiç de öyle değil.
Kavala’nın bir şekilde serbest bırakılması, nedense küçük ortağın tüylerini diken diken ediyor. Aslında ona ne bile diyebilirsiniz çünkü Gezi olayları aralarındaki ortaklıktan çok önce, 2013 Mayıs’ında patlamıştı ve belki de Bahçeli’nin Gezi’den dolayı iktidara saldırıları bile söz konusuydu. Aralarındaki ittifak 2015 Haziran’ından sonra oluşacaktı.
MESELE GÜÇ SAVAŞI
Mesele aslında Bahçeli için Kavala değil. Kavala konusunda Erdoğan’ın yeni politikasının, Bahçeli’nin istemediği zincirleme yeni sonuçlar doğuracağı endişesi. Sonra Demirtaş ve diğer Gezi tutukluları gelecek. Bahçeli, bu gidişatın sonunu kendi politikaları için uygun görmüyor, AKP’nin, kendi kontrolünden çıkmaya çalıştığına inanıyor. Birbiri ardına yumuşama, normalleşme, ebedi düşmanı CHP ile diyalog gibi politikalar da neyin nesi? Yoksa “Gözden çıkarılıyor muyum?”...
Aslında AKP ile MHP arasında bir güç gösterisi oyunu sahnede. Kim kim için daha önemli? Bahçeli, “İktidarın benim iki dudağım arasında” diyor. Cumhurbaşkanı sessiz manevralarla süreci istediği şekilde yönlendirme peşinde. Daha doğrusu ortağını ehlileştirmeyi umuyor.
Tabii elindeki en büyük koz Sinan Ateş dosyası. Bahçeli’nin korkusu.
Bu dosya ile zincirinden kurtulur mu?
NE ÜRETMELİYİZ?
Kurt Uğur: “Orhan Bey, Norveç’te her sınıfta 21 öğrenci ve 5 öğretmen vardır (biri başöğretmen), öğretmenlerin aylığı ise bir mühendis ile aynıdır. Liseyi bitiren her öğrenci İngilizce dahil çok lisan konuşur, onun için yalnız tarım değil ‘high technology’ devleti oldular; biz imam hatip okulu, AKP/MHP ve CHP’nin 1930 zihniyeti ile hiçbir şey üretemeyiz. Biz ise tarihi bir müze ve dünyanın en güzel memleketi olan bu ülkeyi batırıyoruz, Kürt, Laz, Türk diyerek ve din kisvesinde Araplaşarak. Bu uzay çağında teknolojide ileri gitmiş devletler mavi okyanuslarda yaptıkları gibi uzayı da keşfetmek durumuna gelmişken biz hâlâ yasaklarla din ve ırk kavgası ve savaşları yapıyoruz.”
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları