loading
close
SON DAKİKALAR

Dünyada yükselen sağ rüzgâr AKP’yi etkiliyor mu?

Orhan Bursalı
Tarih: 20.02.2025
Kaynak: Orhan Bursalı - Cumhuriyet

Orhan Bursalı; İktidarın kızgınlığının kaynağı bu olsa gerek. Bak TOBB-MOPP, MÜSİAD falan diğer hepsi, seslerini çıkartıyor mu...?

Bu başlığı koydum ama en az 10 yıldır iktidar aslında Avrupa’nın en otoriter rejimini kurmakta herkesten önce davrandı. AKP hukuku, adaleti yargıyı tepeden tırnağa yapılandırarak bugüne uzanan süreci başlattı. Şimdi dünyada yükselmekte olan tüm sağ, aşırı sağ ve ırkçı rejimler de aynısını yapıyor: Anayasayı ve yasaları eğip bükmenin yolu hep bu yoldan geçti. Sana “demokratik bir süs” de veriyor.

FETÖ de iktidarın önemli kısmını ele geçirdiğinde aynısını yaptı. Hem AKP’ye hem de tüm muhalefete, tabii başta orduya...

Trump ve otoriter rejimler de yargı eliyle siyaseti ve muhalefeti tasarlıyor.

PSİKOLOJİYİ BOZUYORSUN

Ama içlerinde en becerikli ve başarılı olan AKP iktidarıdır. Haklarını teslim edelim. Bunu da bir zamanlar müttefikleri FETÖ’den öğrendiler. Onların elindeki yargıyı geri aldılar, önce FETÖ’nün defterini (haklı olarak) dürdüler, sonra da muhalefete sopa olarak kullanmaya başladılar.

Bugün gelinen nokta şu: “Eleştirin kötü, iyi niyetli değil, tutarsızsın, benim yaptığım iyi şeyleri görmüyorsun, hep eleştirerek milletin psikolojini ve kamu düzenini bozuyorsun, hadi gir bakalım şu torbanın içine.”

İmamoğlu’na açılan 5 davanın bütününe baktığınızda, hepsinin kasıtlı ve tasfiye amaçlı olduğunu görürsünüz.

Merak ediyorum, film dizilerine oyuncu bulma ajansı gibi çalışan Ayşe Barın hükümeti nasıl yıkacaktı? Sanırım, iktidarın açıklamadığı bir şeyler var: Barın’ın bombaları, topu tüfeği ve bilinenin ötesinde bir gizli örgütü... örnek olmasın diye açıklamıyorlar...

KONUŞAN MI SUSAN MI

“Bugün, ‘konuşan Türkiye’ diye bir olgudan bahsediliyorsa, bunu mümkün hale getiren hiç şüphesiz, AK Parti’dir, hükümetlerimizdir. Demokrasimizin standartlarını yükselten, baskılara son veren, yasakları kaldıran bizim iktidarlarımızdır.”

Bu dile getirilirken adeta şart da var: “Yapıcı, tutarlı ve iyi niyetli olması...”

Olmazsan, yerli ve milli hükümeti değil terörü desteklemiş olursun.

İfade özgürlüğünü kötüye kullanırsın. En hafifinden hakaret etmiş olursun ve buna uygun (en ağır) cezalara çarptırılırsın (RTÜK başkanı da aynı dille konuşuyor).

HERKESİN YAPTIĞI ELEŞTİRİLER

Yaratılmaya çalışan bir korku iklimi içinde, susan Türkiye’dir.

TÜSİAD’ın önde gelen iki başkanı apar topar ifadeye çağrıldılar. Yükselmekte olan borsa da yeniden çakıldı.

TÜSİAD’ın açıklamalarına bakıyorum, hepimiz hukukçu olduk ya, eleştiri ve iyi niyetli bir çağrıdan başka bir ifade görmüyorum.

Öyle ki her gün muhalefet liderleri ve bir iki kalan muhalif kanallardan da benzer eleştiriler ve sesler yükselip duruyor.

DİĞERLERİNİN HİZASINA GİRECEKSİN

Ama iktidarın sermaye kesiminden az bile olsa bir eleştirinin gelmesine sıfır tahammülü var.

Ben hem asgari ücreti bu kadar düşük tutuyorum, ver vergilerini diye tepene binmiyorum, millet sürünürken sizler lüks içinde yaşamınızı sürdürüyorsunuz, buna katkıda bulunuyorum, topladığım vergilerle de sizleri semirtiyorum, ne nankörsünüz!

İktidarın kızgınlığının kaynağı bu olsa gerek.

Bak TOBB-MOPP, MÜSİAD falan diğer hepsi, seslerini çıkartıyor mu...

Sen de aynı çizgiye gireceksin.

Yok demokrasi imiş, yok Kartaltepe imiş, yok denetimmiş, yok iktidar memurları hesap vermiyormuş, yok oymuş yok buymuş...

***

Hep diyorum: Önümüzdeki 2 yıllık seçim süreci için bu yaşadıklarımız yaşayacaklarımız konusunda çok şey anlatıyor.

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları