Kin ve intikam ile mücadele yapılmaz
Orhan Bursalı; Şam, Beşşar Esad, süreci yönetecek becerikliliğe sahip değil. HTŞ’nin saldırı hazırlıklarını görememesinin yanı sıra, Türkiye ile görüşmelere yanaşmaması da ülkesini zor duruma soktu.
Hamas, Ortadoğu’yu İsrail ve ABD’nin bölgeyi yeniden biçimlendireceği, stratejik hedeflerine ulaşabileceği bir ortam yarattı. İsrail’e saldırarak 1200 İsrailliyi kaçırması ile başlayan süreçte varılan nokta, bugün savaşın Suriye’nin topraklarına taşınması ve köktendinci HTŞ ve benzeri örgütlerin Şam rejimine saldırması oldu.
Ankara’nın tam desteğine sahip ÖSO’dan da geniş destek alıyor, IŞİD ve El Kaide türevi örgüt.
Ankara arka planda açıklanmamış desteği de iktidar yandaşlarının alkışlarından net anlaşılıyor.
HTŞ özellikle İdlib’de egemen örgüt. ABD oradaki varlığını, henüz IŞİD kalıntılarının ve HTŞ’nin varlıklarına bağlıyordu.
Ama biliniyor ki YPG’yi korumak ve geniş bir alanda hâkimiyetini kurmasına destek için ABD orada.
Zaten ABD’nin Suriye’de üslenmiş köktendinci örgütlere karşı bir askeri harekâtını yıllardır duyan, bilen var mı?
ATEŞKES İLE BİRLİKTE
Şam’a saldırı, İsrail’in Gazze’yi yerle bir ettikten, komuta kademesini yok ettikten, Lübnan’da İran destekli Hizbullah’a da artık yıllarca belini doğrultamayacak ağır darbeler indirdikten ve komuta kademesini yok ettikten hemen sonra başladı. Lübnan’la ateşkesten hemen sonra.
İsrail zaten Suriye’yi de arada bir bombalıyordu.
Şimdi HTŞ köktendinci örgütün Şam’a karşı harekete geçmesi ve Halep’i aldığı haberleri birden patladı.
HTŞ buna hazırlanıyormuş. Müthiş silahlar, tanklar, dronlara sahipmiş.
Sınırlı bir bölgeyi sıkışmış bir örgüt bunca silahı nereden ve nasıl edindi, Türkiye dahil bunca göz üzerlerindeyken.
Belli ki işareti aldılar saldırı için. İsrail’in arkadaki desteğini görmemek için kör olmalı. Şam’ın darmadağın edilmesi, şüphesiz en çok İsrail’in işine yarayacak.
HTŞ bir köktendinci örgüt. Şöyle mi düşünüyor ABD: Şam’ı zayıflatsın hele, sonra hakkından geliriz.
ABD, İSRAİL, YPG
Öbür yanda ABD’nin kontrolündeki YPG de savaşın içinde. Suriye’nin boşalttığı veya savunamayıp geri çekildiği topraklarının paylaşımı içindeler ABD YPG’ye de geniş alan açıyor. YPG bu iç savaştan en çok kârlı çıkacak örgüt olacak gibi. Orada İsrail ABD ve YPG ittifakı öteden beri belirgindi. ABD’nin gerektiğinde YPG lehine müdahalelerde bulunması beklentisi gündemde.
Şam, Beşşar Esad, süreci yönetecek becerikliliğe sahip değil. HTŞ’nin saldırı hazırlıklarını görememesinin yanı sıra, Türkiye ile görüşmelere yanaşmaması da ülkesini zor duruma soktu. Şam’ın ve halkının çok uzun zamana yayılacak huzura ve barışa ihtiyacı varken...
HAMAS VE ANKARA
Söze Hamas ile başladık. Gazze’de kurdukları savaş sistemine ve sahip oldukları silahlara fazla güvendiler.
Oysa İsrail’in 17 Nisan Hamas operasyonuna yanıtının çok sert ve şiddetli olacağını, İsrail’in bu fırsatı Hamas’ı yok etmek için kullanacağını veya görmek istememeleri, bir mücadelenin kin ve intikam duygularıyla yapılamayacağını görememeleri, çok ilginçtir. İsrail’in arkasında başta ABD Avrupa’nın güçlü ülkelerinin olacağını hesap etmemeleri, stratejik aymazlığın daniskasıdır.
Gazze bitti, halkı ağır yara aldı, çocukları öldürüldü, kendi halkına bu kadar zarar verilebilirdi.
Ankara’nın da bu durumu göre göre bile bile Hamas’ın arkasında durması da öyle. Gücünü baştan itibaren savaşı durdurmaya yöneltmiş olsaydı, belki de savaşın kaderi değişebilirdi. İdeolojik kararlılık ve tutum, Hamas’ın kin ve intikam duygularını paylaşması, karar vericilerin gözlerini ve aklını bağlar.
Özetle Hamas’ın ve Hizbullah’ın yanlışlıkları bugün seyrettiğimiz felaket tablosunu doğurmuştur.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları