loading
close
SON DAKİKALAR

İnsan haklarında ‘Mehter yürüyüşü’

Şükran Soner
Tarih: 12.04.2025
Kaynak: Şükran Soner - Cumhuriyet

Şükran Soner; Sayın Erdal İnönü’nün, siyaset yaptığı dönemlerin içinde tanıklık ettiğimiz toplumsal olayların akışı üzerinden yaptığı bir diş macunu üzerinden fizik kuralı ile anlatımını paylaşmak isterim.

Tek adam rejiminin talimatları üzerinden işletilen haksız hukuksuz operasyonlarda, bayram öncesi gerçekleştirilmiş, belediye başkanları, çalışma arkadaşları operasyonlarından sonrası yaşanan toplumsal patlamalarla, nefessiz, çoğunluğun sokaklarda olduğu gelişmeleri, katılımcılarla rekorların yaşandığı eylemleri izliyoruz. Bayram günleri cezaevlerinin dolup taştığı, yargısız infaz olarak, gece yarısı sonrası operasyonlarla, kelepçeli taşınanların içlerinde sokaklardaki protestolara katılan çok sayıda öğrenci, olup bitenleri doğru dürüst yansıtmaya çalışan haberci gazeteciler ile araştırmaları ile haksızlık hukuksuzlukları yansıtan araştırmacı gazetecilerin sayıları da kabarıyordu.

Odakta İstanbul, Silivri Cezaevi koğuşları, yer kalmadığı gerçeğinin yansımaları da olunca, sonuç yargılamada hukuken eninde sonunda tahliyeleri kaçınılmaz olanlar için, ağırlıklı gençlere dönük caydırıcılıkta, aileleri de panikletecek yıldırabilecek infazlar gündemdeydi. Sınavlar öncesi öğrencinin gözlüğü, kitabının verilmemesi, ailesi ile görüşebilmesinin engellenmesi gibi sağlık sorunları olanların ilaçlarının verilmemesi gibi, ancak ulaşabilen avukatların aktarabildileri bilgilerle yetiniyorduk.

Geçen son iki gün içinde, zaten tutuklanmaları hukuksuz gençlerden serbest bırakılan öğrencilerin haberlerini duyabildik. Mehter yürüyüşünün bir adım ileri atışına mı sıra gelmişti? Söz konusu yürüyüşte iki adım gerisinin de geleceğini unutmadan, bir başka gerçekliğe göz atsak mı?

***

Tutuklu öğrenciler için, yürürlükteki yasalar kapsamında cezaevinde yaratılması, zorunlu koşulları hukukçuların da sık sık anımsattıkları üzere unutmasak mı? Tıklım tıklım çok olumsuz koşullardaki odalara sıkıştırılmış gençler için, sınavlara gün sayılırken, cezaevlerinde yapılması zorunlu sınavlar için, yer, gözlemci, sınav görevlileri ile sınav yapılması koşulları nasıl yaratılabilecekti ki? Üstüne üstlük, emir kulu, talimatlı yargıçların bile çok kısa bir süre sonra salıvermek zorunda kalacakları, hukuksal zorunluluklar ortada iken?

Mehter yürüyüşüne tapanlar için bile uygulanabilirliğinin maddi koşullarının yaratılamayacağı bir gerçeklik ortada iken?

***

Işıklar içinde yatmakta olduğuna inandığım, çok zeki, üstün bilimsel zekâsı ile öne çıkmış, sayın Erdal İnönü’nün, siyaset yaptığı dönemlerin içinde tanıklık ettiğimiz toplumsal olayların akışı üzerinden yaptığı bir diş macunu üzerinden fizik kuralı ile anlatımını paylaşmak isterim. Diş macunu tüpünün bitmekte olduğu süreçte, basınçla zorla dışarı çıkarılabilen son damlaların, elinizi çektiğinizde nasıl hızla geri çekilebildiği üzerinden örnekleme ile, toplumsal gelişmeler üzerinden, haksız, abartılı adımlarla, övgü ya da suçlamalarla, siyaseten nasıl düş kırıklığı yaşanabileceğinin örneğini vermişti.

Ülkemizde yaşayanların çok ama çok büyük çoğunluğu için yaşamlarını karabasana çevirme icraatlardan sorumlu tek adam rejiminin, ülkemizde yaratılanlardan doğrudan sorumlu olduğu bu tabloda, hâlâ “Mehter yürüyüşü” ile siyaseten yürünebileceği saplantısında üstelik, kalıcı olabilme şansı kalmış mıdır ki?

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları