loading
close
SON DAKİKALAR

Sosyal belediyecilik dersleri

Şükran Soner
Tarih: 01.04.2025
Kaynak: Şükran Soner - Cumhuriyet

Şükran Soner; Kişisel kanım, tek adam rejimi süreçlerine uzanmış sosyal belediyeciliğin örnekleri, yazılı belgeleri olmalarıyla daha da değerliler.

2000’li yıllardan beri iktidarda olan Saray ittifakı, referandumla tek adam rejimine dönüştükten sonra, keyfi yönetimde sınır tanımazlıklarında kendi rekorlarını kırıp duruyor. Sonunda kendilerine oy vermişlerden de durmadan kayıplar veriyor. Toplumsal direniş giderek yükselen oranlarda çoğunluğun yaşamının karabasana dönüşmüş olmasının kaçınılmazlığında, sokağa çıkmak zorunluluğunu duyanların yanında, seslerini her yeni eylemde, tavırda biraz daha yükseltmiş eylemlerle ülkemiz, dünya kamuoyunun da dikkatini çekiyor. 

Sosyal belediyecilik savaşımlarının, 12 Eylül sonrasının ilk etkin örnekleri, Dikili, Aliağa derken en uzun soluklu, Eskişehir’in yeniden ülkemizin en çağdaş kent kimliğini kazanmasında öne çıkmasında öncülük Prof. Yılmaz Büyükerşen’in eseri oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde, Saray ittifakı giderek demokrasiden kopuyor, gücüne güç katarak haksızlık, hukuksuzlukların patlatılmasında en etkin şekilde yargı ve polis gücü kullanılıyor, günümüze doğru yaklaştıkça kendilerine oy verenlerin de içlerinde olduğu çoğunluğun yaşamını karabasana dönüştürmekte dur durak tanımıyordu. 

Toplumsal algılamalar yansımıyor gibi görünse de Saray ittifakının demokrasi, hak, hukuktan kopuşuyla tersine olarak, ülkemizin pek çok yerinde çok küçük oldukları sanılan belediyeleri içinde olarak, halkçı belediyecilik uygulamaları, aralarında da tam bir dayanışma içinde, sosyal belediyeciliği, birbirinden başarılı uygulamalarıyla zenginleştirdiler. Saray’ın gücü, desteği arkalarında Ankara, İstanbul merkezli çoğunluk ilçelerinde, her türden kirlilik ittifaklarının yükselişlerinin ağır bedellerini milyonlar ödemek zorunda kaldılar. Günümüzün sıcak gündeminde birbirinden çarpıcı araştırmaların sonuçlarıyla örneklerini paylaşıyoruz. 

***

Kamuoyunun unutmuş olduğu, yeni kuşakların belki de hiç duymadıkları, küçücük merkezlerde yaratılabilmiş cennetlerden örnekler vermek gerek. Öncelikle, özellikle de çıkarcı kirli belediyecilik örneklerinde patlamalar yaşatılırken vurgun, yağma düzeninin sonunun gelmeyeceği gibi olumsuz bir moral değerler gücü yaşatılırken “inadına” der gibi ödünsüz yaratılabilmiş olağanüstü örnekleri paylaşmalıyız. 

Yeni kuşaklar Susurluk ilçemizin adını en çok kirli bir örgüt operasyonu üzerinden anmayacaklardır. Oysa Susurluk ilçesini, doğduğu toprakları, cennete çevirebilmek inadıyla ömrünü vermiş, belediye başkanı Tahsin Bozoğlu’nun sosyal belediyeciliği örneklemesiyle yükseltilmiş değerlerimiz de var. Başkanlık odası da içinde, kapıları olmayan, bölgede yaşayanlar başta, geçenler için de geçerli olmak üzere, ayrımsız, aidiyet sorgulanmaksızın hizmetlerin sunulduğu belediyecilik örneklerimiz de var. 

İşçilerine toplusözleşme ile haklarının verilmesi, belediyeciliğin, halk için uygarlığın gereksinimi olan her tür kültürel hizmetlerin ücretsiz, sorumluluğunu üzerine almış olması örneklerine, yaşayarak sonuçlarını paylaşmış olarak tanıklık edebilme şansını yakalamış olanlar ayrıcalıklı. Benim için çok şanslı bir rastlantı, raylı sistemlerde uzun süren yolculuklarda kitap okuma şansını yakaladıktan sonra, yıllar önce elime ulaşmış, Tahsin Bozoğlu’nun kızı Ayşen Kunt’un, babasından kalan kanıt belgeler yanında, Susurluk festivallerinde gösterilerde izlidiğimiz Ferhan Şensoy’un paylaşımları, sosyal belediyecilik ortak yayınları içinde yer alanlar. 

Kişisel kanım, tek adam rejimi süreçlerine uzanmış sosyal belediyeciliğin örnekleri, yazılı belgeleri olmalarıyla daha da değerliler.

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları