Hayatta kalmak için meşru müdafaa!
Yazgülü Aldoğan: Bütün şiddet ve cinayet hikâyelerinin arkasında tekrar vardır.
8 Mart bitti, Kadınlar Günü bitmedi, bitmeyecek, çünkü sorunlar devam ediyor; konuşmamız, yazmamız lazım. Emekçi Kadınlar Günü, eşitlik, istihdam hikâye, bugün kadının en önemli sorunu hayatta kalmak! Her gün bir, bazen iki kadın vahşice, tekme tokat dövülerek üstelik bazen tecavüz edilerek öldürülüyor! Üstelik de en yakınları tarafından! Evdeki erkek sokaktaki erkekten daha tehlikeli? Mine Söğüt, baba evinden çıkın dedi ama koca evi de hallice değil, hatta daha beter! Ancak öldürüldükten sonra öğreniyoruz, o kadınların o evlerde neler yaşadıklarını ki o da yaşamak değilmiş. Ölene kadar çekmedikleri eziyet, dayak, işkence kalmamış; maddi manevi şiddetin her türlüsüne uğramışlar.
Artık kadınları “Suça teşvik” etmek istiyorum! Hayatta kalmak için eylem suç değil, meşru müdafaadır! Elleri kelepçelenerek eşi tarafından tecavüze uğrayıp darp edilen, ölümle tehdit edilen Melek, şiddete ara verip def olup giden, giderken de “Dönüp gelip seni öldüreceğim!” diyen adamı evdeki av tüfeğiyle bekledi ve o geri geldiğinde de hayatta kalmak için boğuşurken öldürdü. MELEK KATİL DEĞİL, o bir MELEK! Melek bugün tutuklu yargılanıyor ve maalesef hakkında ağır ceza isteniyor. Oysa Melek kendini savunmasaydı, şimdi toprağın altında cesedi böcekler tarafından yeniyordu! Melek, şimdi tutuklu da olsa yaşıyor ve her gün dayak yemediği için de şükrediyor! Seçin: Dayak yiyerek ölmek mi, kendini savunarak hayatta kalmak mı? Kendi kendini sen savunacaksın mecbur, çünkü devlet seni korumuyor!
Yasayı değiştirin!
Eğer kadını ölüme götüren şiddetle gerçekten mücadele etmek isteniyorsa mevcut yasalara iki madde eklemek gerekiyor: 1. Erkek şiddetine karşı hayatta kalmak için meşru müdafaa kadının her biçimde hakkıdır! 2. Kadına şiddet uygulayan, yaralayan, öldüren erkeğe hiçbir nedenle hafifletici madde uygulanamaz!
Bakın bakalım kadına şiddet, son bulmaz elbet ama azalıyor mu? Şimdi, cani hesap yapıyor, “İnfaz yasasıyla birkaç yıl yatar çıkarım. Mahkemeye giderken kravat takar, boynumu büker, sinir krizi geçirdim, hatırlamıyorum, diye sallarım! Ya da seviyordum ama beni aldattı derim, nasıl olsa öldü, kendini savunamaz! Hâkim de erkek savcı da. Bana hak verirler” diyor! Hele kolluk? Kolluk, kendisine başvuran kadına yardımcı olmuyor. Ciddiye almıyor. Belki de iş yoğunluğu, yetişemiyor. Belki o da zaten evde eşini dövüyor! Öldürülen kadınların birçoğu, korunma için üstelik de defalarca dilekçe vermişti, eşine uzaklaştırma istemişti, kaç kez polise müracaat etmişti. Ama hayatta kalamadılar! Öldüler!
Şiddet tekrar eder
Bütün şiddet ve cinayet hikâyelerinin arkasında tekrar vardır. Hemen hiçbir kadın şiddete ilk uğradığında öldürülmez. İlk tokadı yediğinde affeder. Hemen bütün şiddet vakalarında erkek bunun bir daha olmayacağını söyler. Şiddete itiraz etmezseniz devamı gelir. Şiddete razı olur ve bunun biteceğini düşünürseniz hayal kurmuş olursunuz, hele şiddet gördüğünüz kişi madde ya da alkol bağımlısı, şiddet eğilimli bir psikopat ise öleceğiniz güne doğru adım adım gidersiniz! O kadar azdılar ki şimdi şiddet uygularken video çekip sosyal medyada yayımlıyor, bir de oradan tatmin oluyorlar!
Şiddete uğrayan pek çok kadınla konuştum; korkmuş, dayak yerken karşı koymak yerine bitsin diye beklemişlerdi! Oysa kaybedecek bir şey kalmamış, ne bekliyorsun? Kendi canınız ve çocuklarınız için en önemlisi hayatta kalmaktır! Hedefiniz, şiddete boyun eğmemek olmalı. Şiddet başlayınca kaçın, kaçamıyorsanız karşı koyun, dişiniz, tırnağınız, mutfak aletleri, evdeki her şeyi kullanın, meşru müdafaa hakkınız! Açıkça diyorum ki öleceğinize öldürün. Var mı itirazı olan?
Kadınlar güçlüdür! Kadınlar silah kullanabilir. Kadınlar tarihte Amazonlar olarak bilinen kadın devletleri kurmuş ve savaşçı olarak erkeklerle baş etmiştir. Sizden daha güçlü diye korktuğunuz psikopat erkeğinize ne acıyın, ne sempati duyun. Kararlı davranın, vazgeçmeyin. Sizi kurtarmak isteyenlere “Size ne” demeyin! Tıp fakültesine girebilmek için sınava hazırlanan Kadir Şeker, dayak yiyen bir kadını kurtarmak isterken ölüme neden oldu ve hayatı karardı. Tutuklu yargılanıyor. Adaletin yanlış tartısı kadına şiddet uygulayanları cesaretlendirirken engel olmak isteyenleri de kararsız bırakıyor. Kolluk da adalet de şiddet gören kadından yana değilse, hayatta kalmak bir tek sizin elinizde! Başka bir hayat mümkün. Yaşamak için meşru müdafaa, sen de saldır!
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları