Türkiye Talibanlaştı!
Yazgülü Aldoğan; Daha fenası, Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol, bir süredir ciddi bir ölüm tehdidi altında. Ve devletten bir destek ve dayanışma yok! Türkiye Talibanlaşıyor mu?
Esin Davutoğlu Şenol! Yaşadıklarını okudukça niçin aklıma Bahriye Üçok geliyor? Niçin Türkan Saylan geliyor?Niçin Taliban geliyor?
Esin Davutoğlu Şenol, bir bilim insanı. Bir tıp doktoru. Uzmanlık alanı pandemi olduğu için, insanlık Koronavirüsle tanıştığından beri medyada o ve onun gibi bilim insanlarına çokça yer verildi. İnsanlar başlarına gelen bu yeni felaket hakkında bilgi almak istedikçe kendilerine mikrofon uzatıldı, kamera görüntülerini çekti. Popüler oldular, bedelini ödemeye başladılar. Bıkmadan, usanmadan, hastalarından vakit ayırıp toplumun geniş kesimlerini aydınlatmaya çalışırken Mehmet Hoca bu yoğun tempoya dayanamayıp mide kanaması geçirdi. Toplumun büyük bir kesimi onlara sevgi, saygı duyar, söylediklerini ciddiye alırken küçük de olsa bir kesimi nefret etti! Sinek küçük ama mide bulandırır. Şiddet bir kişiden de gelse ölümcül olabilir. Daha fenası, Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol, bir süredir ciddi bir ölüm tehdidi altında. Ve devletten bir destek ve dayanışma yok! Türkiye Talibanlaşıyor mu?
KADIN VE BİLİM
Suçu ne bu doktorların: Virüsden korunmak için AŞI OLUN demek. Solunum yollarınızı maskeyle kapatın demek. Virüs öldürücü. Tedavisi yetersiz ve zor. Hasta olmayın, korunun dedikleri için önce hakaretlere maruz kaldılar, şimdi de ölüm tehdidine! Bir suçu daha var Esin Hoca’nın. KADIN! Sarışın. Başı açık. Hatta iktidar karşıtı! Üstelik askılı bluzla fotoğrafı bile var! Öyleyse ölsün mü? Burası Afganistan mı? Yoksa Türkiye çoktan Talibanlaştı mı?
SIRTI SIVAZLANMIŞ
Aşı karşıtları aşıya sıvı diyor. Yararına inanmıyor. Kendi aralarında örgütlenip saldırganlaşıyorlar. Aşıyı savunan bir bilim insanına tehditler yollamak, evinin önünde dolaşmak, kapısının önüne kesik dil atmak, dilini keseriz, kelleni alırız mesajıdır ve ciddi önlem alınmalıdır. Oysa şikâyet üzerine ne yapılıyor? Tehditçinin açıklamasına göre ifade vermeye “davet ediliyor”; ifadesini verdikten sonra serbestçe çıkıp “yola devam” mesajı atıyor! Oysa bir paylaşım yüzünden sabaha karşı evinden alınan kimler yok ki? Hatta gözaltına alınan, hatta tutuklanan, hatta aylarca hapis yatan? Aradaki fark, onların muhalif olması mıydı? Hiç tanımadığı bir hekimi, sırf görüşlerine karşı ve kadın diye, “Öldüreceğim” diye kapısının önüne kadar gelip tehdit eden sahtekâra, adalet niye seyirci kalıyor? Sağlık bakanı neden sahip çıkmıyor? Yoksa bizi yönetenler de mi Taliban?
GÜNDEM DEĞİŞTİRME
Aslında değiller, umarım! Ama bu bir Taliban yöntemi. Yönettiğin insanları hurafelerle oyalamak, dinle uyutmak, korkutmak ve sindirmek, milliyetçilikle coşturup azgınlaştırmak ve bu karışımı bir baskı ve yönetim biçimine dönüştürmek.
Ülke yolsuzluk ve mafya düzeni içinde yalpalıyor. İstanbul Sözleşmesi kaldırılmış, her gün bir kadın öldürülüyor. AKP’nin oy tabanında hâlâ kadınların olması irrasyonel ve duygusal bağımlılığa dayalı bir tek adam sevgisi. Gözüne perde inmişlik. Nereye kadar? Üç haneli rakamlara çıkmış enflasyonun acısını en çok ona oy veren yoksullar ödemiyor mu? Ve tam da bu sırada kafa karıştırmak için mi sarışın kadına yönelik dil kesme senaryolarına ses çıkarılmıyor?
Kendisini operatör doktor olarak tanıtan sahtekâr, “Büyük Uyanış Derneği” üyesi imiş? Büyük uyanıklar oldukları kesin de ya uyuttukları? Onlar da ağzı açık uyuyanlar! Sosyal medyada Esin Hoca yalnız değildir diye slogan atmak çare olsaydı keşke, yarın cenazesinde arkasından yürümek istemiyorsak daha ciddi şeyler yapmalı!
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları