Afrin’de klarnet eşliğinde selfie azzz sonra…
Yılmaz Özdil: Türk milletini bilmiyorum ama… Chopin üzülmüştür herhalde gördüklerine, vah vah filan demiştir adam.
Şehit cenazelerinde 1932'den beri Chopin'in cenaze marşı çalınıyordu.
“Ti” işareti veriliyordu, sonra da Opus 35, iki numaralı sibemol minör piyano sonatı'nın üçüncü bölümü eşliğinde ihtiram yürüyüşü yapılıyordu.
*
(İlk defa, 1932'de Samih Rifat'ın cenaze töreninde çalındı. Şair, yazar, dilbilimciydi, milli mücadele kahramanıydı, Çanakkale mebusuydu, Türk Tarih Kurumu'nda büyük emeği vardı, Türk Dil Kurumu'nun ilk başkanıydı, Mehmet Akif Ersoy'la birlikte Divanu Lügati't Türk'ü Türkçeye çevirdi, milli edebiyat akımı içinde yeraldı, “yaslı gittim şen geldim, aç koynunu ben geldim” dizeleriyle Kurtuluş Savaşı'nın destansı simgelerinden olan Akdeniz Marşı'nı yazdı. Matem atmosferinde evrensel kabul gören Chopin'in cenaze marşı ilk defa Samih Rifat'ın cenazesinde çalındı, gelenek haline geldi, protokol cenazelerinde resmi marş oldu. Atatürk'ün cenaze töreninde de çalındı.)
*
86 senedir böyleydi.
86 sene sonra…
*
“Dinimize aykırı” dediler.
“Şehit cenazesinde müzik çalınması şehitlerimizin ruhunu ve şehit ailelerini rencide ediyor” dediler.
“Şehitlerimiz varken çalgı aleti kullanılması kutsalımıza, maneviyatımıza ters düşüyor” dediler.
*
Akp'nin diyanet işleri başkanı Mehmet Görmez zart diye çıktı, “şehit, cami, tekbir ve Kuran'ın arasına Polonyalı bir müzisyenin girmesi doğru değildir” dedi. “Cenaze marşı bizim kültürümüze aykırıdır, cenazenin İslam geleneğinde abadı vardır” dedi. Sonra da ağzındaki baklayı çıkardı… “Itri'nin Tekbir'i var, muhteşem bestedir” dedi.
*
Şak… Yandaş medya aynı elden servis edildiği gayet belli olan köşe yazılarını döşenmeye başladı. “Cenaze marşı halkın değerlerine saygısızlık” dediler. “İnancımıza aykırı” dediler. “Batıcı rejimin dayatması” dediler. “Milletimiz gavur geleneğinden rahatsız” dediler.
*
Şak… İçişleri bakanlığı tarafından tüm valiliklere genelge gönderildi. “Bundan böyle, şehitliğin maneviyatına ve milletimizin gönlündeki yerine uygun olarak, şehit cenazelerindeki ihtiram yürüyüşü Itri'nin Segah Tekbiri'yle yapılacaktır. Ti işaretinin verilmemesi, saygı duruşunda herhangi bir çalgı aleti çalınmaması esastır” denildi.
*
Şak… Milli savunma bakanlığı tarafından emir yayınlandı. “Bundan böyle cenaze törenlerinde Itri'nin Segah Tekbiri çalınacak” denildi.
*
Netice kardeşim?
*
Afrin'de 52 şehidimiz var.
Çocukların henüz kanı kurumadı.
Asrın liderimiz şarkıcıları türkücüleri çalgıcıları bindirdi özel uçağına, sınır karakoluna götürdü. Uçakta konserler verildi, şarkılar alkışlar eşliğinde yolculuk ediliyordu ki… Pilot anons yaptı, “değerli konuklarımız, sayın cumhurbaşkanımızın isteği üzerine size bir sürprizimiz var, uçağımız Hatay'a değil, Afrin'e inecek” dedi. Herkes pek heyecanlandı. Meğer muziplikmiş… Pilotumuz “1 Nisan şakası” olduğunu söyledi. Sanatçılarımız kahkahalarla güldü, zaten keyifliydiler, iyice keyiflendiler. Hatay'a inildi, sınır karakoluna gidildi. Asrın liderimiz kamuflajlarla geldi, şen şakrak kahkahalar eşliğinde klarnet çaldılar, Akp mitinginde Şivan Perver'le düet yapan İbrahim Tatlıses yaylalar yaylalar'ı söyledi, dılo dılo yaylalar nakaratında hep beraber tempo tutuldu, alkışlar, neşe, eğlence gırla, zabıta teşkilatında bile görülmeyecek laubalilikle genelkurmay başkanının sırtına çıkılarak selfie falan çekildi.
*
Yandaş gazeteler magazin programlarındaki “azzz sonra”ları çağrıştıran manşetler attı. “Dev koro moral verdi, muhteşem performans, türküler büyük beğeni topladı, mest ettiler, sınır karakolunda şahane görüntüler, Afrin'de renkli anlar” denildi.
*
E hani Itri?
*
Ti sesi bile dinimize aykırı değil miydi?
*
Türk milletini bilmiyorum ama… Chopin üzülmüştür herhalde gördüklerine, vah vah filan demiştir adam.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları