Münbiç

Yılmaz Özdil: Gariban Türk halkının kendi boğazından kesip bunlara harcadığı para 34 milyar doları aştı.

Türkiye'de yedi bin “mazlum” Suriyeli şirket kuruldu.

*

Şu anda Türkiye'de faaliyette bulunan yabancı şirketlerin 10'da biri “zulümden kaçmış” Suriyeliler!

*

Ticaret siciline kaydolma hızında, taa 1923'den beri Türkiye'de yatırım yapan Alman şirketlerini bile solladılar. İnşaattan tekstile, gıdadan oto kiralamaya kadar, vergisiz mergisiz, kayıtdışı faaliyet gösteren 12 bin civarında “muhtaç” Suriyeli şirket var!

*

Gariban Türk halkının kendi boğazından kesip bunlara harcadığı para 34 milyar doları aştı.

*

Şam'dan sonra en büyük Suriyeli şehri İstanbul… 542 bin kayıtlı Suriyeli İstanbul'da yaşıyor, kayıtsızlarla birlikte 700 bine ulaştılar. Fatih'te Suriyeli mahallesi oluştu. Tüm tabelalar Arapça, mahallede sadece Arapça konuşuluyor, Türkçe bilen yok, Türkçe adres bile soramazsın.

*

Bağcılar'da ikinci Suriyeli mahallesi kuruldu. Resmi rakamlara göre Bağcılar'da yaşayan her 15 kişiden biri Suriyeli… Geçen sene Bağcılar eğitim araştırma hastanesinde dünyaya gelen her iki bebekten biri Suriyeliydi.

*

(Türkiye Halk Sağlığı Enstitüsü'nün verilerine göre, Türkiye'deki Suriyelilerin doğum oranı, Türk vatandaşlarının doğum oranını geçti. Türkiye'de son beş senede 277 bin Suriyeli bebek dünyaya geldi.)

*

Türkiye'de yaşayan Suriyelilerin radyoları var. Gazeteleri var, İstanbul'da hazırlanıyor, Adana'da basılıyor.
Suriyeli sanatçılar tarafından caz müziği yapılan caz kafe var.
Suriyeli yazarların imza günü düzenlediği kitabevi var.

*

Sadece Suriyelilerin çalıştığı, sadece Suriyelilere hizmet veren hastaneleri var. Tahlil laboratuvarları var. Ecza depoları var.

*

Hobaraaaa diye Türkiye'ye sokulan dört milyon Suriyelinin 1.5 milyonu okuma yazma bilmiyor. Türkçe değil, Arapça da bilmiyor, zır cahil.
Ama aynı zamanda “sosyetik” Suriyeliler var.
Eğitimli Suriyeliler, cahil Suriyelileri Türkiye'de istemiyorlar. Bizzat İstanbul valisi anlattı… “İstanbul'da yaşayan Suriyeliler, sokaklarda dilenen Suriyelilerden rahatsız oluyor, temsilcileri bize geliyor, bunlar yüzünden bizim imajımız bozuluyor diye şikayet ediyorlar” dedi.

*

Suriyeli İşadamları Derneği var.
Siz hiç “mazlum” işadamı duydunuz mu?
Duyun.
Türkiye'deki Suriyeli işadamları TÜSİAD gibi, MÜSİAD gibi, SİAD adı altında dernekleşti, sivil toplum örgütü haline geldi.
Hatta, asrın liderimiz “dolar bozdurun” kampanyası başlattığında, yalakalık olsun diye bir milyon dolar bozdurup, makbuzunu törenle basına servis ettiler.

*

Suriyeli işadamları uluslararası fuarlara Türkiye kontenjanından katılıyor, Türkiye'yi temsil ediyoruz ayağıyla, kendilerine iş bağlıyorlar.
İstanbul Boatshow'da üç milyon euroluk tekneler satıldı, bu süperlüks yatların dört tanesini Suriyeli işadamları satın aldı.

*

İzmir'de kağıt havlu ticareti yapan Suriyeli var.
Aydın'da incir ihracatı yapan Suriyeli var.
Samsun'da ekmek fabrikası kuran Suriyeli var.
İstanbul'da restoran zinciri kuran Suriyeli var.

*

Bunlar nasıl mağdur birader?

*

Uyanık Suriyelinin biri Hatay'da fırın açtı, ürettiği ekmeği “Tayyib” markasıyla satıyor.
Suriyeli emlak şirketi, Kilyos ve Küçükçekmece'de 400 bin metrekare üzerine villa sitesi kuruyor.
Suriyeli işadamı, Emlak Konut'un İstinye'deki 158 bin metrekarelik arazisine talip oldu.
Holdingleşen Suriyeli var.

*

Sayın hükümetimiz Suriyeli gençler için İstanbul'da Yarına Umut Projesi başlattı, Hatay'da Ver Elini Kardeşim Projesi başlattı, Kilis'te Spor Kardeşliği Projesi başlattı. Suriyeli gençler bu projeler kapsamında tiyatro, resim, müzik, halk oyunları ve satranç eğitimi alıyor. Öncüpınar sınır kapısındaki bir hangar spor salonu haline getirildi, Suriyeli gençler iki antrenör eşliğinde judo öğreniyor, judo takımı kurdular, turnuvalara katılıyorlar.

*

Sayın hükümetimiz Suriyeli gençler için Kayseri'de Suriyeli Gençlerin Yüksek Öğrenime Uyumu Projesi başlattı, Yalova'da Farklılıklar Zenginliğimizdir Projesi başlattı. Suriyeli gençler bu projeler kapsamında psikolojik danışmanlık hizmeti alıyor, Erciyes kayak merkezinde kayak öğreniyor, tiyatro gösterisi, müzik dinletisi, sinema gibi sosyal aktivitelere katılıyor, kültür gezileri yapıyor.

*

Sayın hükümetimiz Suriyeli gençler için Gaziantep'te Kardeşlik İçin Ben Varım Projesi başlattı, Adana'da Kültür Kardeşliği Projesi başlattı. Suriyeli gençler bu projeler kapsamında, sosyologlarla görüşüyor, grafik tasarım kursu alıyor, boş zamanlarını sportif faaliyetlerle değerlendiriyor, cami, şadırvan, türbe gibi tarihi mekanları dolaşıyor.

*

Sayın hükümetimiz Suriyeli gençler için Ankara'da Farkındayım Yanıbaşındayım Projesi başlattı, Siirt'te Gönül Köprüsü Projesi başlattı, Hatay'da Suriyeli Gençler Ekmeğini Taştan Çıkarıyor Projesi başlattı. Suriyeli gençler bu projeler kapsamında, mozaik kursuna katılıyor, eserleriyle sergi açıyor, sağlıklı yaşam, iletişim, sanat gibi konularda eğitim seminerlerine katılıyor, Türkiye'yi daha iyi tanımaları için İstanbul'a Çanakkale'ye gezmeye götürülüyor.

*

Parayı Türk milleti ödüyor, Suriyeliler hobi sahibi oluyor!

*

Türkiye'de yaşayan Suriyeliler, ramazan bayramlarını, kurban bayramlarını memleketleri Suriye'de geçiriyor!
Sırf bu bayram 72 bin Suriyeli, Suriye'ye bayram gezmesine gitti.

*

E hani savaş korkusu?
Madem bayram gezmesine bile gidebiliyorlar, niye hâlâ burada yaşıyorlar?

*

İstanbul'a yerleşen Suriyeli gençler Florya plajında parti veriyor. Mersin'de yaşayan Suriyeli gençler Mezitli sahilinde nargile keyfi yapıyor. Bursa'da yaşayan Suriyeli gençler İznik gölünde piknik yapıyor.
Kilis'te yaşayan Suriyeli gençler, Kırşehir'de gençlik kampına katıldı, yapay tırmanış ve doğa yürüyüşü yaptılar, kano kullandılar, badminton öğrendiler, paintball oynadılar.

*

Sayın hükümetimiz Suriyeli gençler için futbol turnuvası düzenledi, Antalya'da yapıldı. Suriyeli gençlerin takımları bu turnuvaya dört ay boyunca profesyonel antrenörler eşliğinde hazırlandı, antrenörleri spor bakanlığımız tahsis etti. Suriyeli gençler turnuva boyunca beş yıldızlı otellerde ağırlandı.

*

Türk Silahlı Kuvvetleri'nde general, amiral, subay, astsubay, uzman, erbaş ve er dahil, toplam 351 bin askerimiz bulunuyor. Buna mukabil, Türkiye'de askerlik çağında 425 bin Suriyeli yaşıyor.
Yani… Türkiye'de Türk Silahlı Kuvvetleri'nin mevcudundan daha fazla sayıda eli silah tutacak yaşta Suriyeli var.

*

Bunlar kendi memleketlerine sahip çıkmak yerine bizim memlekette şirket kuruyor, patron oluyor, villada oturuyor, yatlarda dolaşıyor, kayak öğreniyor, paintball oynuyor, turistik bölgelerimizi geziyor.

*

Suriye'ye bizim çocukları yolluyorlar.

*

El Bab'ta 71 şehit verdik.
Afrin'de 54 şehit verdik.
Şimdi Münbiç'teyiz diye gurur duyuyoruz.

*

Suriyeli işadamı Muhammed Erdoğan, AKP'den milletvekili adayı oldu.
Seçilirse, Bursa milletvekili olacak.
Kendisi müteahhit.
Lüks villalar inşa edip, satıyor.
Aslında soyadı Erdoğan filan değil…
Muhammed el Sheikhouni'ydi.
Asrın liderimize hayranlığı nedeniyle Muhammed Erdoğan olarak değiştirdi!
Eşinin ismini de Sümeyye olarak değiştirdi!
Suriyeli denmesinden hoşlanmıyor, “Osmanlı torunuyum” diyor!

*

Hatırlarsınız “Suriyeliler asla kullanmayacak” diyorlardı.
Dün bizzat başbakan Binali bey açıkladı…
“24 Haziran'da 30 bin Suriyeli seçmen oy kullanacak” dedi.

*

Acaba 30 bin mi?

*

300 bin Suriyeli, Türk vatandaşlığına geçmek için başvurmamış mıydı?

*

1 milyon 922 bin Suriyeli, 18 yaşından büyük, yani seçmen yaşında değil mi?

*

Bizim çocuklar Münbiç'e gidecek, Suriyeliler oy verecek, Suriyeli müteahhit el Sheikhouni bey TBMM'ye gidecek öyle mi?