Kadınların yanı sıra günümüzde erkeklerin de vazgeçilmezleri arasına giren güzellik salonlarında yaptırılan işlemlerin, uzman olmayan kişiler tarafından yapılmasının sağlığı tehdit ettiği bildirildi.
Doğu Güneydoğu Anadolu Estetisyenler Derneği Başkanı Aynur Öztürk, dernek başkanlığının yanı sıra Ankara ve Diyarbakır'da estetisyenlikle ilgili bir meslek edindirme kursunun kurucusu olduğunu söyledi.
GAP İdaresi'nin desteğiyle 2002-2005 yılları arasında Doğu Güneydoğu Anadolu Meslek Edindirme Kursu Projesi'ni başarıyla yürüttüklerini belirten Öztürk, yetiştirdikleri uzmanların bölgelerine çok başarılı olmalarının ardından yoğun talep üzerine Diyarbakır'da da kurs açmaya karar verdiklerini anlattı.
Diyarbakır'da sadece eğitimle sınırlı kalma düşüncesinde iken, lazer, iğneli epilasyon gibi yapılan yanlış işlemlerin düzeltilmesi için çok sayıda başvuru aldıklarını ifade eden Öztürk, şöyle konuştu:
''Bizde suiistimal edilmiş birçok insanın ihtiyacını karşılayabilmek, onlara daha iyi ve hijyenik ortamda hizmet vermek adına, aslında hedefimizde yokken
salon bölümünü de ilave ettik. Bizimle birlikte çalışan hekim arkadaşlarımız var. Öğrencilerimize anatomiden başlayarak verilmesi gereken her türlü bilgiyi Ankara'daki merkezimiz neyse aynısını Diyarbakır'da uyguluyoruz ve öğrencilerimiz, ağzımızdan çıkanların hepsini uygulama bölümümüze müşteri üzerindeki etkilerini görerek hareket ediyorlar. Bu iş için ehliyetli kişiler yetiştiriyoruz. Sağlık Bakanlığı'nın genelgesi uyarınca salonların kontrolü belediyelerde. Ama ne yazık ki, bazı hekim arkadaşların hastanelerde kullandıkları lazer cihazları da olmak üzere, salonlar da gerçekten ehliyeti olmayan, olsa dahi yeterli olmayan kişilerin elinde.''
Kuvvetli ışın olan lazerin bilinçsizce kullanımının tehlikeye dönüşebildiğini, salonların mantar gibi çoğalmaya başladığını, bu tür işlemlerin yapılmasının kuaförlerde dahi sıçradığını belirten Öztürk, ''Hatalı yapılan işlemler cilt kanserine bile davetiye çıkarabilir. Mutlaka doktorla çalışmak lazım. Doktorun salonda diplomasının göstermelik olarak asılı olmaması gerekiyor. Zira böyle merkezler var. Bu merkezlerin araştırılması lazım. Doktorun işlem yapmadığı bir merkezde diplomasının bulunması ne kadar doğru'' dedi.
Çin malı makinelere dikkat
Lazer cihazlarının yanlış ellerde çok risk içerdiğini, Çin malı makinelerle ve ehliyetsiz kişilerle bu işin yapılmasının endişe verici olduğunu kaydeden Öztürk, yanlış yapılan bir işlemden dolayı hasar gören cildi tedavi etmenin ciddi zaman ve emek gerektirdiğini söyledi.
Birçok kadının kaşlarını iğneli epilasyonla aldığını ve bunun da göz sinirlerine çok zarar veren bir işlem olduğunu anlatan Öztürk, ''Koltuk altı gibi hassas bölgelere epilasyon yapılmaması gerekiyor. Uyarılar, yapılmasına rağmen bunu hala yapmaya devam eden merkezler, yaptırmaya devam eden bilinçsiz bir halkımız var. Ciddi anlamda işlem sonrasında zararlar meydana geliyor'' dedi.
Belediyelerin salonları yeterince denetlemediğini, bu konuda dernek olarak sıkıntı çektiklerini belirten Öztürk, konuyu ilçe kaymakamlarıyla görüşmeye karar verdiklerini ifade etti.
Belediyelere de denetimlerini doğru yapabilmeleri için küçük bir eğitim vermek istediklerini anlatan Öztürk, ''Belediyedeki arkadaşlarımıza, hangi aletin ne işe yaradığı konusunda brifing vermek istiyoruz. Çünkü belediyelerin bu tip yerleri sıkı bir şekilde denetlemesi gerekiyor. Dermatolog, eğitimli uzman, bilinçli tüketici ve iyi bir denetim şart'' dedi.
Lazer epilasyon nedeniyle bacağında yanıklar oluşan bir müşteri de, gittiği salonu ve uzmanı yeterince araştırmadığı için pişman olduğunu belirterek, ''Bacağımda yanıklar oluştu. Güzelleşeyim derken yandım. Ehliyetsiz çalışan iş yerlerinin denetlenmesini istiyorum'' dedi.