'‘Hayır’ oyları yüzde 60’a yakın olduğu için mühürsüz zarflar kullanılmıştır'

Tarih: 26.04.2017 - 14:20

Kategori: Medya

CHP'nin avukatı Atilla Kart, Can Ataklı'nın Yazıişleri programına konuk oldu. Kart, ''‘Hayır’ oylarının yüzde 60’a yakın olduğu görüldüğü için mühürsüz zarf ve oy pusulaları kullanılmıştır'' dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) avukatı ve eski Konya Milletvekili Atilla Kart, Can Ataklı'nın Yazıişleri programına konuk oldu. Kart, "Danıştay, tam kanunsuzluğun yaşandığı genelgenin iptali için işlem tesis edecek. Danıştay’ın iptal niteliğindeki kararının tartışılacak bir tarafı yok. Bu iptalin sonucunda kaçınılmaz olarak da referandumun iptali sonucu doğacaktır zaten" dedi. Kart, bugün saat 14.30 itibariyle İdari Dava Daireleri Kurulu’na temyiz başvurusu yapacaklarını söyledi.

Kart'ın açıklamaları şöyle:

"Türkiye’nin Anayasal kurumları 7-8 yıldır işlevini yitirmiş durumda. Bize, bu gerçek ortadayken, yaptığımız başvurunun reddedileceğini bile bile neden başvuru yaptığımız soruluyor. Evet, Türkiye’nin giderek parti devletine dönüştüğü, hakimlerin, savcıların tarafsızlığını yitirdiği bir ortamda reddedilme ihtimali çok yüksek.
Ancak CHP olarak adalete erişim, adil yargılanma gibi başvuruların, hukuk ve siyaset yoluyla her koşulda işletilmesi için mücadele ediyoruz. İç hukuk yollarında da sonuç alacağımız konusunda bu sürecin işletilmesinin gerekli olduğunu söylüyoruz.

Dilekçede, yürütme organı karşısında cübbesini ilikleme paniği içinde olan hukukçuların, bağımsız ve tarafsız bir yargı adına kabul edilemez olduğunu ifade ediyoruz.

YSK’ya diyoruz ki; sen 14 Şubat’ta seçimlerin yönetimi ile ilgili bir genelge yayınladın, 16 Nisan’a kadar bu genelge yürürlükteydi. Bu genelgeyi kanuna dayanarak yayınladın. 16 Nisan saat 16.00’da Türkiye’nin batısındaki illerde oylama devam ederken, Şubat’ta verdiğin genelgeyi ortadan kaldırmadan yeni bir genelge yayınladın. İlk genelgeyi ortadan kaldırmadan, kanunsuz bir genelgeyi ortaya koyuyorsun. Aynı anda geçerli olan iki genelge.
YSK’nın düştüğü bu acınacak tabloya bakar mısınız? Bu tam kanunsuzluk örneği görülmeyen bir tablodur.
Seçimi düzen içinde dürüst bir biçimde yönetme görevi olan bir kurum, neden bu tam kanunsuzluğu yapar? Yargıçlığın temel ilkeleri çiğnenmiştir. YSK üyeleri yasanın ilkelerini ihlal etmişlerdir.
Acaba YSK Başkanı ve üyeleri, ‘OHAL sürecinde ben de haksız bir suçlamaya maruz kalabilir miyim’ endişesini ve baskısını mı yaşamaktadırlar?

YSK, seçimin yönetimine ilişkin, mühürsüz zarf ve oy pusulalarının kullanılmasıyla yaşanan bu tam kanunsuzluk işlemlerinin durdurulması bakımından yürütmenin durdurulmasını talep etmelidir.

Bu seçim sonuçları kesinleştirilirse, hukuki ve fiili anlamda, demokrasi ve cumhuriyetin korunması anlamında bir kaos doğacaktır. Seçimlerin yönetimine ilişkin ortaya çıkmış ihlaller, seçimin sıhhatini sakatlamıştır.

‘Hayır’ oylarının yüzde 60’a yakın olduğu görüldüğü için mühürsüz zarf ve oy pusulaları kullanılmıştır.

Referandumun iptali anlamında bir talep yok. Danıştay’a, YSK’ya yürütmenin durdurulması kararını ulaştır diyoruz. Tam kanunsuzluk sebebiyle iptalini diyoruz. Mühürsüz zarf ve oylar eğer tutanağa geçmiş olsaydı; oylar tekrar sayılabilirdi. Geçmediği için tekrar sayılma gibi bir olanak yok.

24 Nisan’da 2. dilekçeyi verdik. Danıştay, tam kanunsuzluğun yaşandığı genelgenin iptali için işlem tesis edecek. Danıştay’ın iptal niteliğindeki kararının tartışılacak bir tarafı yok. Bu iptalin sonucunda kaçınılmaz olarak da referandumun iptali sonucu doğacaktır zaten.

Biz Danıştay’a yürütmenin durdurulması talebiyle başvuruyoruz. Yürütmenin durdurulması için bütün şartlar mevcut.

Bugün saat 14.30 itibariyle İdari Dava Daireleri Kurulu’na temyiz başvurumuzu yapacağız.

CHP olarak sadece ‘hayır’ oyu veren 24 milyon seçmenin değil, ‘evet’ oyu veren 25 milyon seçmenin de iradesine sahip çıkıyoruz. 49 milyonun tamamının iradesine sahip çıkıyoruz."