CHP İstanbul Milletvekili İlhan Kesici, Can Ataklı’nın Yazıişleri programına katıldı. Kesici, koalisyonlar döneminde işsizliğin AKP döneminden daha az olduğunu vurguladı.
CHP İstanbul Milletvekili İlhan Kesici, Can Ataklı’nın Yazıişleri programına katıldı. Kesici, koalisyonlar döneminde işsizliğin AKP döneminden daha az olduğunu vurguladı.
Kesici, iktidarın ekonomide 4 efsane öne sürdüğünü belirterek, “Birincisi; Türkiye’yi dünyanın dün 17. ekonomisi yaptık. İkincisi; Milli geliri 3 katına çıkardık. Üçüncüsü; Milli geliri kişi başına 4 katına çıkardık. Dördüncüsü; IMF borcunu sıfırladık diyorlar” diyerek rakamlarla AKP dönemini ve koalisyonlar dönemini kıyasladı.
“Koalisyonlar döneminde büyüme hızı AKP iktidarından fazla” diyen Kesici, işsizliğin de koalisyonlar döneminde daha az olduğunu vurguladı.
-İktidar kendisini, muhafazakar sağı temsil eder bir konumda görüyor, bu yanlış. Sağdaki, muhafazakar insanların bu tür bir sınıflandırma canını sıkmış.
-Bundan şikayet eden ANAP’ta, DYP’de bakanlık, vekillik yapan ve kamu bürokrasisinden 20-25 kişi genel başkandan randevu talep etmişler. Bir yemekte bir araya gelindi. Sayın genel başkan da dinledi. 3 saat vekiller referanduma ilişkin görüşlerini söylediler.
Belki Cumhuriyet Halk Partisi’ne tek oy vermiş değiller…
Saadet Partisi’nin düzenleyeceği Necmettin Erbakan’ı anma toplantısına gideceğim. Kemal Bey de katılacak ve konuşma yapacak. Sayın Cumhurbaşkanı ve Başbakan ısrarla sağcılar-muhafazakarlar-milliyetçiler bir tarafa, solcular diğer tarafta sınıflandırması yapıyorlar. Bu (anma toplantısına katılma) bunu kırar bir şey. Bu bir seçim değil, partiler yarışmayacak. Yüzde 50'nin üzerinde hayır çıkacağına inanıyorum. Bu oran bir partinin mi demek, hayır.
AKP’den de hayır diyecek olanlar var. MHP'de oy veren seçmenler itibariyle çok ciddi bir itiraz görünüyor. Demokrat Parti ve Saadet Partisi kurumsal olarak hayır diyorlar.
“Evet çıkması, Türkiye’yi büyük bir belirsizliğe götürür”
BBP'den henüz evet veya hayır çıkmadı. Referandum da evet de denecek, hayır a denecek. Hayır çıkınca siyasi iktidarda bir değişiklik olacak mı, hayır.
-Evet çıkması, Türkiye’yi büyük bir belirsizliğe götürür.
Bu kadar gücü elinde toplayan bir kişinin bir makama geçtiğinde nelerin yapılabileceğini bilmiyoruz. Cumhurbaşkanı, 2014'te de anayasaya rağmen ‘yetkilerimi genişlettim’ dedi.
-Ekmeleddin İhsanoğlu’nun kampanyası çok başarısız bir kampanyaydı. Buna karşın sayın Cumhurbaşkanı sadece yüzde 51.6 oyla kazandı.
Referandum biter bitmez partili Cumhurbaşkanı ve HSYK yetkileri hayata geçirilecek. Halbuki seçim 2019’da. -Bu kadar güç bir insanda olduğunda, Sayın Cumhurbaşkanı gibi elindeki güçten de fazlasını isteyen birinin elinde belirsizliğe götürür. Hayır dendiği zaman ne olacağı, her şey belli. Cumhurbaşkanı Cumhurbaşkanı olarak, Başbakan Başbakan olarak yerlerinde duracak.
“Mustafa Kemal Paşa tek adam değildir”
Türkiye’de devlet geleneğinde tek adamlık yok. Türk milletinin örfünde de bir tek adamlık yok. Olmamıştır, geleceğimizde de olmamalıdır, olmayacaktır.
-(Mustafa Kemal tek adam söylemleri) Tek adam bir kitap ismidir. Cumhuriyet kurulurken de kurulduktan sonra da Mustafa Kemal Paşa tek adam değildir.
-Osmanlı döneminde kudretli padişahlar da kuvvetli sadrazamlar da vardır.
-Bu devlette bir tane bile tarafsız makam olmamalı mı? Valiler tarafsızdır. Büyükelçiler yurtdışında AKP'yi de AKP hükümetini de temsil etmezler. Valiler de hükümeti temsil etmezler. Devleti temsil ederler. Şimdi Cumhurbaşkanı partili olduğu andan itibaren bitti. Devlet tarafsız değil bu da çok kötü değil mi? Yüzde 51'le seçildi, ya yüzde 49?
“Ekonomide 4 efsane var”
-(Anayasa değişikliği referandumu) Bu bir parti meselesi değil. Geçen hafta eski genel başkanımız Deniz Bey, Zeytinburnu'nda referandum bilgilendirme toplantısında ‘Ben 18 sene CHP genel başkanlığı yapmış, 1973'ten beri Cumhuriyet Halk Partisi vekilliği yapmış bir insan olarak karşınıza çıktım. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı Deniz Baykal olarak buradayım ve konuşmamı bu çerçevede yapacağım’ dedi.
-Bu yeni anayasa tüm yetkiyi bir kişiye veriyor.
-Bir Cumhurbaşkanı bu yetkiler bana az geliyor diyebiliyorsa o zaman bu benden sonra gelene uygulansın demelidir.
-(İktidarın ekonomi söylemleri) 4 efsane var. Birincisi; Türkiye’yi dünyanın dün 17. ekonomisi yaptık. İkincisi; Milli geliri 3 katına çıkardık. Üçüncüsü; Milli geliri kişi başına 4 katına çıkardık. Dördüncüsü; IMF borcunu sıfırladık diyorlar. Sanki bütün borcu sıfırladık gibi.
“14 senedir ödediğimiz faizle 100 Atatürk barajı yapılırdı”
Birincisi, Dünya Bankası’nı n raporları var. 1991'den beri hep böyle geldi. 2016'da 19'a düştü. Kur hareketlenmesi 2015- 16’da artınca dolara bölünce şimdi düştü. 2017'de daha da düşecek, 19-20. olacağız. Milli geliri 4 katına çıkardık dediler. 2008’den 2014'e kadar yerinde saymış. Bu AKP dönemi.
-2015’ten itibaren 9 binli rakamlara düştü. 2017de 8 binli rakamlara düşecek. 2014-15 Cumhurbaşkanı olduğu ve nerdeyse tek adamlığa fiilen adım attığımız dönem. Erdoğan Cumhurbaşkanı olduğunda dolar 2.15’ti. Şimdi 3.6’larda burada bir başarısızlık söz konusu.
(IMF borcu) 2002 sonunda AKP iktidara geldiğinde kamunun dış borcu 64 milyar dolardı. Bunun 22 milyarı IMF borcuydu. IMF borcunu sıfırladık. Geri kalan parayı AKP kullandı. 2003-2006’da ekonomi büyüme hızı yüksektir. Ondan sonra aşağı düşmeye başladı. 2016’da kamunun borcu 64’ten 122 milyara çıkmış. Türkiye ekonomisinin önündeki en büyük problem özel sektörün dış borcu 43 milyar dolardır 299 milyar şimdi.
Bu iktidar 433 milyar faiz ödedi. 14 senedir ödediğimiz faizle 100 Atatürk barajı yapılırdı.
Koalisyonlar döneminde büyüme hızı AKP iktidarından fazla.
-En önemlisi iş işsizliği azaltmak, yüksek ücret verdirmek. 2002 kriz vardı. İşsizlik yüzde 10’du, şimdi yüzde 12.1. En kötü koalisyonda bile işsizlik daha az.