İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Atalay hakkındaki ikinci ihlal kararını, ilk ihlal kararında olduğu gibi Yargıtay’a gönderdi
Yüksek Mahkeme, Anayasa’nın, dosyayı Yargıtay'a gönderen İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne böyle bir yetki vermediğini ve mahkemenin Anayasa'ya aykırı hareket ettiğini vurgulamıştı.
Anayasa Mahkemesi'nin ikinci kez "hakları ihlal edildi, tahliyesi gerekir" kararı verdiği TİP Milletvekili Can Atalay ile ilgili düğüm yine çözülemedi. AYM'nin ilk kararından sonra dosyayı Yargıtay'a gönderen İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tavrını sürdürdü. Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin Atalay kararı nedeniyle "suç işlemek"le itham ettiği ve kararını uygulamadığı AYM'nin bir kez daha hak ihlali kararı verirken ihlali gidermekle yerel mahkemenin görevli olduğunu açıkça belirtmesi de durumu değiştirmedi. AYM kararından sonra önce gerekçeli kararı bekleyeceğini bildiren, gerekçeli karar bugün yayımlanmasına rağmen 11 saat boyunca müzakere yürüten İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, bu kararda "yetkili makamı belirlemekle AYM yükümlüdür, yerel mahkeme belirleyemez" denilmesine rağmen Atalay dosyasını Yargıtay 3. Ceza Dairesi'ne yeniden gönderdi. Yerel mahkemenin bu kararına karşı hem AYM'nin hem de Yargıtay'ın nasıl bir tutum alacakları ise merak konusu oldu.
Anayasa Mahkemesi'nin ikinci kez verdiği ihlal kararının gerekçesini açıklanmasının ardından toplanan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay'ın hakkında AYM kararına uygulamayarak, dosyayı bir kez daha Yargıtay'a gönderdi.
Gezi davasından 18 yıl hapse mahkûm edildikten sonra TİP'ten Hatay Milletvekili seçilen Can Atalay ile ilgili yaşanan yetki krizi yine aşılamadı. Anayasa Mahkemesi, cezası Yargıtay tarafından onanan Atalay'ın daha önce Enis Berberoğlu ve Ömer Faruk Gergerlioğlu dosyalarında olduğu gibi milletvekili seçilmesi nedeniyle tahliyesinin gerektiğini karar vermişti. AYM'nin bu kararın gereğini yerine getirmesi için işaret ettiği İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi dosyayı Yargıtay 3. Ceza Dairesi'ne göndermişti. Anayasal suçlar ve terör suçları işleyenlerin milletvekili seçilseler bile dokunulmazlıktan yararlanamayacağını, Anayasa Mahkemesi'nin yorumuna göre terör örgütü liderlerinin bile vekil seçilmeleri halinde serbest kalmaları gerekeceğini belirten Yargıtay 3. Ceza Dairesi, anayasaya göre kararlarına uyulması zorunlu olan AYM kararına uymamış, Atalay'ı tahliye etmemişti. Daire, bununla yetinmeyerek AYM üyelerinin suç işlediği gerekçesiyle Yargıtay Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunmuştu.
İkinci karar da yetmedi
Atalay'ın avukatları bunun üzerine AYM'ye ikinci kez başvurdu. AYM de ikinci kez hak ihlali ve tahliye kararı verirken, hem Yargıtay'ın hem de dosyayı Yargıtay'a gönderen yerel mahkemenin anayasaya aykırı davrandığı yorumunu yaptı. Bu kararı da tahliye kararı vermesi için İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdi.
Mahkeme, AYM'nin açık uyarısına rağmen önce gerekçeli kararı bekledi. Resmi Gazete'de bugün kararın yayımlanmasının ardından Atalay'ın avukatları erken saatlerde tahliye başvurusu yaptı. AYM kararının net bir biçimde yerel mahkemeden tahliye kararı vermesini içermesine rağmen heyet, tam 11 saat müzakere yürüttü. Müzakerenin ardından da dosyanın yeniden Yargıtay'a gönderilmesi kararlaştırıldı.
"Yargıtay'ın konusu"
Kararda Atalay'la ilgili süreç özetlendikten sonra AYM'nin ikinci ihlal kararı tartışıldı. Bu ihlal kararının Yargıtay'ın kararıyla ilgili olduğu yerel mahkemeyle ilgisinin bulunmadığı vurgulandı. Anayasa ve AYM Kuruluş Kanunu'na atıf yapılan kararda, AYM'nin yorumlarına karşılık dosyayı Yargıtay'ın incelemesi gerektiği ifade edildi.
Bir önceki kararın neden Yargıtay'a gönderildiğinin yeniden açıklandığı kararda, ikinci ihlal kararının bütünüyle Yargıtay'ın konusu olduğu savunuldu.
Şimdi ne olacak?
Karara göre, daha önce AYM üyelerini suç işlemekle itham eden Yargıtay 3. Ceza Dairesi, yeniden Atalay dosyasını karara bağlayacak. Ancak Daire'nin önceki sert kararından dönüş yapıp yapamayacağı merak konusu oldu. Buna karşılık ikinci kararında, ilk kararının uygulanmamasının anayasayı ihlali anlamına geldiğini vurgulayan AYM'nin böyle bir durumda nasıl hareket edeceği de belirsizliğini koruyor.
Mahkemenin kararı
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, bugün, Atalay hakkındaki ikinci ihlal kararını, ilk ihlal kararında olduğu gibi Yargıtay’a gönderdi. Mahkeme kararında, şu değerlendirmeler yapıldı:
"Anayasa Mahkemesince verilen bireysel başvuruya konu ihlal kararı Mahkememizin kararına ilişkin olmayıp, Yargıtay ilgili Ceza Dairesince verilen tahliye talebinin reddi kararına ilişkin olduğu, dosyanın ilgili Daire önünde bulunduğu sırada başvurucunun milletvekili seçildiği ve bireysel başvuruya konu ihlalin bu Dairenin kararından kaynaklandığı, ayrıca bireysel başvuru yapıldıktan sonra ilgili Ceza Dairesince dosyanın esastan incelendiği ve karara bağlandığı, bu sebeple oluşan yeni hukuki durum karşısında Yargıtay 3. Ceza Dairesince yeni bir değerlendirme yapılarak bireysel başvuruya ilişkin karar verildiği, bu karara karşı yeniden Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yolu kullanmak suretiyle başvuru yapıldığı,
Anayasa Mahkemesince yapılan değerlendirme neticesinde ilgili başvuruya konu kararın mahkememize yeniden gönderildiği, belirtilen başvuruya konu yeni değerlendirmelerin Yargıtay 3. Ceza Dairesinin vermiş olduğu karara dair olduğu gözetilerek karara ilişkin oluşan yeni hukuki duruma karşı Yargıtay 3. Ceza Dairesince yeni bir değerlendirme yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılmakla, Dosyanın Yargıtay 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur:
Anayasa Mahkemesi Başkanlığının 27/12/2023 tarih ve 2023/99744 sayılı yazısı ekinde gönderilen Anayasa Mahkemesinin 21/12/2023 tarihli ve 2023/99744 sayılı kararının, Yargıtay 3. Ceza Dairesince değerlendirilmesi için dosyanın Yargıtay 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda oybirliği ile karar verildi."
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları