İstanbul Müzik Festivali, bu yıl “sıradışı” bir programla 29 Mayıs - 21 Haziran tarihleri arasında müzikseverlerle buluşmaya hazırlanıyor.
Tam 45 yıldır İstanbullu sanatseverleri klasik müziğin en iyi ve en yeni örnekleriyle buluşturan, 3.000’e yakın gösteride 3,5 milyon seyirciyi ağırlayan İstanbul Müzik Festivali, bu yıl “sıradışı” bir programla 29 Mayıs - 21 Haziran tarihleri arasında müzikseverlerle buluşmaya hazırlanıyor.
Festival bu yıl "Sıradışı" temasıyla müzikseverlere, klasik repertuvarın yanı sıra yeni keşifler, disiplinlerarası çalışmalar, multimedya öğelerinden yararlanan yapımlar ve farklı dönemler ve müzik türleri arasında etkileşim kuran performanslarla yepyeni konser deneyimleri yaşatacak bir program sunuyor. Festivalin bu yılki programı, İKSV resmi konaklama sponsoru The Marmara Pera’da düzenlenen bir basın toplantısıyla açıklandı.
Basın toplantısında İKSV Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, festival sponsoru Elginkan Topluluğu İcra Meclisi Başkanı ve E.C.A. Presdöküm Sanayii A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Gaye Akçen ile İstanbul Müzik Festivali Direktörü Yeşim Gürer Oymak konuştu.
İKSV Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, “İstanbul Kültür Sanat Vakfı ve tüm İKSV etkinliklerinin ‘amiral gemisi’ olarak değerlendirilen İstanbul Müzik Festivali, 45. yıllarını kültür-sanat yaşamına katılımı artırmanın, çok daha fazla kişinin hayatında kültür-sanatın vazgeçilmez bir öğe olarak yer almasını sağlamanın önemine inanarak kutluyor. Festivalde yer alacak prömiyerlerle, sanatsal içeriği özel olarak kurgulanmış konserlerle, disiplinlerarası söyleşi ve etkinlik programıyla, izleyicilerin festival deneyimlerini zenginleştirmeleri, yeni keşifler yapmaları, uluslararası kültür-sanat arenasına temas etmeleri için olanaklar yaratıyoruz. Alışılmadık mekân kullanımları ve geniş katılımlı ücretsiz konserlerimizle İstanbul’da yaşayanların kenti farklı bir gözle yeniden keşfetmelerini sağlamayı amaçlıyoruz” dedi.
Elginkan Topluluğu İcra Meclisi Başkanı ve E.C.A. Presdöküm Sanayii A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Gaye Akçen konuşmasında “1950’den bu yana birçok iş dalında ilk üretimi yapmanın gururunu taşıyan Elginkan Topluluğu olarak, kültürel faaliyetlere verdiğimiz desteğin yanında; bugün geldiğimiz nokta itibarıyla Türkiye’nin geleceğine yatırım yapan, yüksek teknolojiye sahip, yenilikçi ve geleceği şekillendiren, gençlerin bakış açısına önem veren bir marka olarak hizmetimizi sürdürüyoruz. E.C.A Presdöküm Sanayi A.Ş. olarak İstanbul Kültür Sanat Vakfı ve İstanbul Müzik Festivali ile bu güçlü bağımızı, sloganımızda da söylediğimiz gibi, “Yıllarca Beraber” devam edecektir” dedi.
Festival programı ve temasına dair detayları aktaran İstanbul Müzik Festivali Direktörü Yeşim Gürer Oymak, “Bu yıl her zamankinden daha zor şartlarda, “sıradışı” bir dönemde festival programını oluşturduk. Böyle dönemlerde kültür ve sanatın birleştirici, iyileştirici ve gelecek için umut veren gücüne ihtiyacımız var. Festival bu yıl “Sıradışı” teması üzerine kurgulandı. Yaratıcı, zorlayıcı, merak uyandıran, uyarıcı, ilginç, etkileyici, çok disiplinli, çok yönlü, yeni deneyimler sunan… Sadece İstanbul Müzik Festivali’nde izlenebilecek, bir kereye mahsus sanatçı birleşmeleri, Eser siparişleri ve prömiyerleri, disiplinlerarası geçişlere imkan veren projelerin oluşturulması ya da araştırılmasının yanısıra, konser içeriğiyle “ilişkilendirilebilen” mekanların bulunup konserlerin buralarda sunulması bir yandan izleyicinin festival deneyimini derinleştirirken, diğer yandan yeni bir kültür sanat seyirci kitlesi de yaratmamıza yardımcı oluyor” dedi.
Festivalde alışılmışın dışında mekânlarda faklı deneyimler
45. İstanbul Müzik Festivali, programında St. Petersburg Rus Oda Filamornisi, Viyana Oda Orkestrası, Londra Oda Orkestrası, Ebéne Yaylı Çalgılar Dörtlüsü gibi seçkin topluluklardan Hüseyin Sermet, Fazıl Say, Alina Pogostkina ve Mathias Goerne gibi usta solistlere ve genç kuşak sanatçılara, 600 aşkın yerli ve yabancı sanatçıyı İstanbul’un 15 mekânında ağırlayacak.
Festival 45. yılında, programındaki yaratıcı, merak uyandırıcı, çok disiplinli, çok yönlü projelerle de klasik müziğe taze bir soluk getirecek. Eser siparişleri ve prömiyerler ile disiplinlerarası geçişlere imkân veren konserler, klasik müzik deneyimini çeşitlendirecek, zenginleştirerek ve her yaştan seyircinin beğenisini kazanacak.
İstanbul Müzik Festivali, bu yıl konser içerikleriyle “konuşan” farklı mekân seçimleriyle de dikkat çekiyor. Festival bu yıl, 8 tanesi ilk defa kullanılacak 15 farklı mekâna yayılacak.
Festivalin artık klasikleşmiş mekânları Aya İrini Müzesi, Boğaziçi Üniversitesi Albert Long Hall, Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı, İş Sanat Konser Salonu, Süreyya Operası, Zorlu PSM Drama Sahnesi ve Avusturya Kültür Ofisi’ne bu yıl Aya Yorgi Rum Ortodoks Kilisesi, bomontiada, Galata Mevlihanesi Bahçesi, Kapalıçarşı, Küd Dıpo Surp Asdvadzadzin Ermeni Kilisesi, Panayia Rum Ortodoks Kilisesi, Sait Halim Paşa Yalısı ve Sakıp Sabancı Müzesi Fıstıklı Teras gibi yeni mekânlar eklenecek.
Festivalden Philip Glass’a eser siparişi: 11.Senfoni Türkiye’de ilk defa festivalde
2011 yılından bu yana, sanatsal üretime ve çağdaş müzik repertuvarının genişlemesine katkıda bulunmak amacıyla yerli ve yabancı bestecilere eser siparişleri veren İstanbul Müzik Festivali, 45.yılında eser siparişini en ünlü klasik müzik bestecilerinden Philip Glass’e verdi. Philip Glass’ın son eseri 11. Senfoni’nin Türkiye prömiyeri, 45. İstanbul Müzik Festivali’nde, Borusan Holding gösteri sponsorluğunda, 16 Haziran akşamı şef Sascha Goetzel yönetimindeki festivalin Yerleşik Orkestrası Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası tarafından Aya İrini Müzesi’nde seslendirilecek.
Philip Glass’ın, İstanbul Müzik Festivali, Bruckner-Linz Orkestrası ve Queensland Senfoni Orkestrası tarafından verilen ortak siparişi üzerine bestelediği 11. Senfoni,dünya prömiyerini bestecinin 80. yaşını kutladığı 31 Ocak 2017 tarihinde Carnegie Hall’da yaptı.
11. Senfoni’nin ardından konserin ikinci yarısında bir başka Türkiye prömiyeri gerçekleştirilecek. Norveçli solist kardeşler, keman sanatçısı Mari Samuelsen ile çellist Hakon Samuelsen, şef Sasha Goetzel yönetimindeki Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası eşliğinde, Türkiye’de ilk defa Philip Glass’ın Keman ve Viyolonsel İçin İkili Konçertosu’nu seslendirecek.
Glass, bestelediği sayısız opera, senfoni ve oda müziği eserlerinden aralarında Allen Ginsberg, Paul Simon, Brian Eno, Patti Smith, Ravi Shankar, David Bryrne, Doris Lessing’in de yer aldığı birçok sanatçı, yazar, müzisyen ve besteciyle yaptığı işbirliklerine, yarattığı müzikal ve entelektüel etkiyle çağımızın en önemli sanatçıları arasında sayılıyor. Truman Show, Saatler (The Hours), Skandal (Notes on a Scandal), Kundun gibi filmlere yaptığı film müzikleriyle Akademi, Golden Globe, BAFTA ve Emmy Ödülleri’ne aday gösterilen Amerikalı bestecinin yakın zamanda işbirliği gerçekleştirdiği sanatçılar arasında Woody Allen, Stephen Colbert ile Kasım ayında kaybettiğimiz Leonard Cohen de yer alıyor. Philip Glass’a 45. İstanbul Müzik Festivali’nin Yaşam Boyu Başarı Ödülü festivalin açılış konseri öncesinde gerçekleştirilecek törende sunulacak. Törene katılamayacak Glass, özel bir videoyla ödül konuşmasını aktaracak.
45. İstanbul Müzik Festivali'nin ödülleri Evin İlyasoğlu ve Philip Glass’a
İstanbul Müzik Festivali 2003 yılından bu yana, klasik müzik dünyasına büyük katkılarda bulunmuş seçkin sanatçılara teşekkür ve saygı niteliğinde Yaşam Boyu Başarı ve Onur Ödülleri sunmakta.
45. İSTANBUL MÜZİK FESTİVALİ ONUR ÖDÜLÜ
Türkiye’nin kültür sanat hayatına kattıkları değer nedeniyle ülkemiz müzik insanlarına sunulan Onur Ödülü’nün bu yılki sahibi müzik yazarı ve öğretim görevlisi Evin İlyasoğlu olacak. Evin İlyasoğlu müzik yazarı, radyo ve televizyon programı yapımcısı, öğretim görevlisi ve bu yıl 20. sezonunu tamamlayan Boğaziçi Üniversitesi Albert Long Hall’un müzik yönetmeni olarak ülkemizde çoksesli batı müziğinin gelişip yaygınlaşmasına büyük katkıda bulundu. Yazmış olduğu 25 kitap, gerek profesyonel gerekse amatör tüm müzikseverler için vazgeçilmez başvuru kaynakları. Evin İlyasoğlu’na ödülü, 29 Mayıs 2017 Pazartesi akşamı Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleşecek Açılış Konseri öncesindeki törende sunulacak.
Evin İlyasoğlu İstanbul, Arnavutköy’de doğdu. Yedi yaşında piyanoya başladı. İstanbul Belediye Konservatuvarı’nda, Robert Kolej’de ve ABD Michigan Devlet Üniversitesi’nde eğitim gördü. TRT İstanbul Radyosu’nda 19 yıl klasik batı müziği programları ve TRT televizyonunda müzik söyleşisi dizileri hazırlayıp sundu. Yurt içinde ve dışında birçok eleştiri, inceleme ve söyleşi yazısı yer aldı. Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde ve 1986’dan beri Boğaziçi Üniversitesi’nde öğretim görevliliği yapan İlyasoğlu, 1996’dan bu yana Boğaziçi Üniversitesi’nin Albert Long Hall Klasik Müzik Konserleri’nin direktörüdür.
Zehra Yıldız Kültür ve Sanat Vakfı’nın Mütevelli Heyeti Başkanıdır. 1991’den bu yana Cumhuriyet gazetesinin sürekli müzik yazarıdır.
1989’dan bu yana yayımlanan 25 kitabının arasında 10 adet CD ekiyle sunulan ve Remzi Kitabevinden 10. baskısı yapılan Zaman İçinde Müzik; çağdaş Türk müziği üstüne yazdığı kitapları arasında Çağdaş Türk Bestecileri, 71 Türk Bestecisi gibi Türkçe/İngilizce yayınlar; CD’ler eşliğinde sunulan Cemal Reşit Rey, Necil Kazım Akses, Zehra Yıldız, İlhan Usmanbaş, Ayla Erduran, Bülent Tarcan, Nevit Kodallı, Yalçın Tura, Gürer Aykal biyografik kitapları vardır. Yıllar boyu yazdığı söyleşiler, portreler, değinmeleri 2014’te Salkımsöğütün Türküsü (PAN yayıncılık) başlıklı kitabında toplanmıştır. Arnavutköy’deki çocukluk yıllarını konu alan “Teodora’nın Düşmanları” başlıklı romanı Yunanca’ya çevrilmiş ve Livanis Yayınları arasında Atina’da yayımlanmıştır. “Şefle Yüzyüze” başlıklı Gürer Aykal kitabı, 9 CD ve bir DVD eşliğinde, Remzi Kitabevi tarafından basılmıştır.
45. İSTANBUL MÜZİK FESTİVALİ YAŞAM BOYU BAŞARI ÖDÜLÜ
Festivalin Yaşam Boyu Başarı Ödülü ise bu yıl 80. yaşını kutlayan, 20. yüzyıl müziğinin en etkili bestecilerinden biri kabul edilen, minimalist müzik akımının en önemli isimlerinden Philip Glass’a verilecek. Glass, Doris Lessing’den David Bowie’ye, Ravi Shankar’dan Woody Allen ve Leonard Cohen’e kadar pek çok farklı disiplinden sanatçıyla yaptığı işbirlikleri neticesinde yarattığı müzikal ve entelektüel etkiyle çağımızın en sıradışı sanatçıların biri olarak anılmakta.
1937 doğumlu Philip Glass, Baltimore’da büyüdü. Chicago Üniversitesi, Juilliard Okulu ve Aspen’de eğitim gören sanatçı, o zamanki çağdaş müzik anlayışı ile tatmin olmayıp Avrupa’ya taşınarak efsanevi eğitimci Nadia Boulanger’den ders aldı ve sitar virtüözü, besteci Ravi Shankar ile yakın işbirliği içine girdi. 1967 yılında New York’a dönerek Philip Glass Topluluğu’nu kurdu. Glass’ın geliştirdiği yeni müzik stili zaman içinde “minimalizm” olarak isimlendirildi. Bu terimi hiçbir zaman benimsemeyen Glass ise kendini “yenilenen yapılara sahip müziğin” bestecisi olarak tanımlamayı tercih etti.
Philip Glass bugüne kadar 20 opera, 39 orkestra eseri, 13 konçerto, 15 koral ve vokal eser, 100’ün üzerinde solo enstrüman ve oda müziği, 5 dans müziği ile 64 film ve tiyatro müziği bestelemiştir. Film müzikleri arasında Saatler ve Scorsese’nin Kundun’u gibi Oscar ödüllü filmlere yazdığı eserler sayılabilir. Bestecinin, İstanbul Müzik Festivali’nin ortak siparişçisi olduğu 11. Senfoni’sinin dünya prömiyeri Ocak ayında yapılmıştır.
İstanbul Müzik Festivali’nin açılışını 23 yaşındaki genç yıldız yapacak
45. İstanbul Müzik Festivali, 29 Mayıs akşamı Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleştirilecek açılış töreni ve ardından sıradışı bir genç yeteneğin solist olarak yer alacağı açılış konseriyle başlayacak. Festivalin Yerleşik Orkestrası Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası, Sascha Goetzel yönetiminde, 2015 Çaykovski Yarışması Viyolonsel Dalı birincisi, 23 yaşındaki genç çellist Andrei Ioniță’ya eşlik edecek. The Times’ın “Son on yıldır çıkmış en heyecan verici viyolonselcilerden biri” olarak nitelendirdiği Andrei Ioniță konserde Saint-Saëns 1.Viyolonsel Konçertosu’nu yorumlarken Goetzel yönetimindeki BİFO ayrıca Islamey ve Rosenkavalier Süiti’ni seslendirecek.
Festivalde ücretsiz konserler
Bu yıl ilk kez festival mekânları arasına katılacak bomontiada’da 17 Haziran akşamı açık alanda gerçekleşecek konser her yaştan ve her türden müzikseverin ilgisini çekecek nitelikte. bomontiada’nın desteğiyle düzenlenen gecede Burak Özdemir ile topluluğu Musica Sequenza, Barok müziğin günümüzün müzik formlarını ve tınılarını kucakladığı sıradışı projeleri Sampling Baroque: Exposing Handel ve Bach The Silent Cantata’yı Türkiye’de ilk kez seslendirecekler. “Yeni pop: Barok!” sloganı ile yola çıkarak klasik müziği çevreleyen duvarları kırmayı hedef almış Almanya merkezli topluluk, erken dönem müziğinden elektro-akustiğe uzanan performanslarıyla günümüzün önde gelen klasik müzik festivallerinin yanı sıra genç neslin nabzının attığı mekânların da düzenli konukları arasında.
İstanbul Müzik Festivali’nin Hafta Sonu Klasikleri serisi bu sene 4 Haziran’da Avusturya Kültür Ofisi’nde ve 10 Haziran’da bomontiada’da düzenlenecek. İstanbulluları cumartesi ve pazar sabahlarına aileleri ve dostlarıyla birlikte müzikle başlamaya davet eden bu ücretsiz konserler, rahat ortamları ile olduğu kadar hafif repertuvarlarıyla da her yaştan ve her türden müzikseverin beğenisini topluyor.
Konservatuvarların müzik ve şan bölümü öğrencileri bu yıl da festival konserlerini ücretsiz izliyor
Konservatuvarların müzik ve şan bölümü öğrencileri bu yıl da İstanbul Müzik Festivali konserlerine ücretsiz girebilecek. Öğrencilerin katılmak istedikleri konserden 1 gün önce rezervasyon@iksv.org adresine isim, soyadıyla birlikte öğrenci belgelerini e-posta atarak rezervasyon onayı almaları gerekiyor.
Festival biletleri 25 Şubat'ta satışa çıkıyor
45. İstanbul Müzik Festivali konserlerinin biletleri 25 Şubat Cumartesi günü saat 10.30'dan itibaren Biletix satış noktaları, Biletix Çağrı Merkezi, Biletix web sitesi, Ana gişe İKSV üzerinden satışa çıkacak. Siyah ve Beyaz Lale üyeleri, biletlerini 20-21 Şubat, Kırmızı ve Sarı Lale üyeleri ise 22-23-24 Şubat tarihlerinde öncelikli olarak alabiliyor. 15 yıldır festivale destek veren Lale Kart sahipleri festival biletlerinde yüzde 25'e varan özel indirimlerden yararlanabiliyor.
Vişne Haber Ajansı