Amerikalı ünlü oyuncu Angelina Jolie'nin yönetmenliğini yaptığı Bosna savaşıyla ilgili "In the Land of Blood and Honey" (Kan ve Bal Ülkesinde) adlı film, Saraybosna'da izleyiciyle buluştu.
ABD'de bir süre önce galası yapılan film, Bosna-Hersek'in başkenti Saraybosna'daki Cinema City'de Bosnalı izleyiciler için gösterilmeye başlandı. Bosna savaşı sırasında Boşnak kız Ayla'nın, savaş öncesinde aşk yaşadığı Sırp asker Daniyel'in başında bulunduğu toplama kampına düşmesinin ardından yaşananları anlattığı filme izleyiciler yoğun ilgi gösterdi. 28 Aralık'a kadar günde 2 seans olarak gösterilecek filmin tüm biletlerinin satıldığı öğrenildi.
Saraybosnalı prodüktör Samir Smayiç, yerli
yönetmen ve prodüktörlerin de Bosna savaşında yaşananları beyaz perdeye taşımak için çaba gösterdiklerini ifade ederek, ''Ancak onlar bu konularda film yapmaları için ne kadar çaba sarf ederse etsin, dünyaca ünlü Angelina Jolie'nin filmi çok daha fazla ses getirecektir'' dedi.
Smayiç, Jolie'nin Bosna savaşında yaşananları anlatmak için bu ülkede ilham bulduğunu kaydetti.
Filmde ''Ayla'' karakterini canlandıran Bosnalı oyuncu Zana Maryanoviç ise, gazetecilere yaptığı açıklamada, filmin resmi galasının 2012 yılının Şubat ayında yapılacağını, galaya Jolie'nin ailesi ile geleceğini söyledi.
Maryanoviç, ''Angelina Jolie, Saraybosna'ya bütün ailesiyle gelecek. Şimdiden çok heyecanlı'' dedi.
İzleyicilerin görüşleri
Filmde küçük bir rol alan genç Bosnalı oyuncu Boris Ler'in babası Jelyko Ler de filmi izleme şansı elde etti. Film hakkında daha önce çok şey duyduğunu söyleyen Ler, ''Bu film gerçekleri anlatıyor, bu nedenle çok beğendim. Bu ülkede gerçekler anlatılmadan barış da olmaz. Bu filmin, gerçeklerin anlatılmasına çok büyük katkı sağladığını düşünüyorum. Bu filmin izlenmesini öneriyorum'' diye konuştu.
Saraybosna'da yaşayan Mayda Fetahagiç ise bu ülkede savaşı yaşayanlar olarak önce bu filmi izlemenin gerekli olup olmadığını sorguladığını belirterek, ''Şimdi ise bu filmin izlenmesinin anlamlı olduğunun farkına vardık. Savaşın aslında ne kadar anlamsız birşey olduğunu anladık. Bunun üstesinden gelmek, yaşananları unutmak için mücadele etmek insanın içindedir. Ancak gerçekler de hep bilinmek zorundadır'' dedi.
Aida Şehiç adlı izleyici ise filmin Saraybosna'da gösterilmesini çok anlamlı bulduğunu dile getirerek, ''Çünkü buradaki korkunç şeyleri bizler yaşadık, bu filmin başka yerlerde de gösterilmesi ve herkesin Bosna savaşında neler olduğunu geç de olsa öğrenmeleri gerekiyor'' dedi.
Sırplar tepki gösterdi
Öte yandan, Jolie'nin filmine tepki gösteren Bosnalı Sırpların savaş katılımcılarının dernekleri ve bazı politikacılar, filmin gösteriminin Bosna Sırp Cumhuriyeti'nde yasaklanmasını istedi.
Sırp parti SNSD yetkilisi Rayko Vasiç, yaptığı açıklamada, filmde savaşın yanlış aksettirildiğini ileri sürerek, filmi tek taraflı ve Sırp karşıtı propaganda yapmakla itham etti.
Vasiç, bazı Sırp sivil toplum kuruluşlarının filmin yasaklanmasını istediklerini, ancak kendisinin bu görüşlere katılmadığını ve filmin Bosna Sırp Cumhuriyeti'nde de gösterilmesinin bir sakıncasının olmadığını dile getirdi.
Toplama Kampları'nda Kalan Sırpların Derneği Başkanı Branislav Dukiç, ''Sırplara yine 'kötü adamlar' niteliği verildiği için bu filmin Bosna Sırp Cumhuriyeti'nde yasaklanması için elimizden gelen her şeyi yapacağız'' diye konuştu.
Angelina Jolie, geçen yıl filmin çekimlerine başladığı sırada Bosna-Hersek'te savaş mağduru kadınlar nedeniyle eleştirilmişti.
Ünlü oyuncu Angelina Jolie, Temmuz ayında düzenlenen 17. Saraybosna Film Festivali'nin kapanış törenine Brad Pitt'le birlikte katılmış ve burada kendisine takdim edilen ''Saraybosna'nın Kalbi'' ödülünü alırken duygulu anlar yaşamıştı.
''Bosnalılar benim ailemdir''
Angelina Jolie, bir süre önce filmiyle ilgili Bosna-Hersek'in günlük gazetesi Dnevni Avaz'a verdiği röportajda, Bosna savaşıyla ilgili uzun süredir bilgi topladığını, bu ülkeyi birçok kez de ziyaret ettiğini ifade etmişti. Jolie, röportajında şu ifadeleri kullanmıştı:
''Bosna'da 1990'lı yıllarda yaşanan savaşla ilgili bilgi toplayınca, bu savaşın ne kadar acı olduğunu anladım. Oradaki insanların ne kadar zorluk yaşadığını anlayınca şoke oldum ve bu insanların, orada olanlara dayanmak için ne kadar güçlü olduğunu fark ettim. Bosna'daki insanların cesareti ve aile yapısı ile tanıştım, bütün bunlardan ilham aldım. Bosna'da yaşananları anlamaya başlayınca oraya yine gitmeye karar verdim ve gittim. Bosnalılar benim en yakın dostlarım oldu. Bosna'yı sevdiğimi anladım ve kısacası Bosnalılar benim ailemdir.''
Dünyanın Bosnalılara bakış açısını değiştirmek istediğini ve bu yüzden Bosna ile ilgili film çektiğini de anlatan Jolie, şöyle konuşmuştu:
''Dünyanın Bosnalılara benim gibi bakmaya başlamasını istedim. Dünyanın sadece onların çektiği acılara bakmasını istemedim, onların kuvveti ve aileye karşı olan sevgilerinin de görülmesini istedim. Bosnalıların ne kadar özel insanlar olduğunun görülmesini istedim.''
Filmin sonunda birçok savaş suçu işleyen Sırp askeri teslim oldu. Aslında, filmde gerçekçi olmayan tek unsur bu askerlerin teslim olmasıdır. Fakat savaş suçlularının da işledikleri suçların yükünü taşıyarak yaşadıklarını göstermek istedim.''