Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız, "Elektrikte kayıp-kaçak oranı bugün itibariyle yüzde 15'e düşürülmüştür" dedi
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Türkiye
enerji sektörünün 2023 yılına kadarki toplam yatırım ihtiyacının 120-130 milyar doları aşacağının tahmin edildiğini belirterek, "Bu çerçevede ihtiyaç duyulan yatırımların mümkün olduğu kadar özel sektör tarafından yapılmasını sağlayacak çalışmalar yürütülmektedir" dedi.
Bakan Yıldız, bakanlığının 2012 yılı bütçesinin TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda sunumunda, Enerji ve Tabii Kaynaklar bakanlığının bağlı, ilgili ve ilişkili kuruluşları ile birlikte, yaklaşık 4 milyar liralık yıllık yatırım hacmine sahip olduğunu söyledi.
Bakanlığın, Türkiye adına çok önemli uluslararası projeleri yürüttüğünü ve
enerji piyasalarının rekabet kuralları çerçevesinde yeniden yapılandırılması sürecini yönettiğini ifade eden Yıldız,
enerji sektöründeki dönüşümü dikkatle izlediklerini ve bunun neticesinde gerekli değişim tedbirlerinin alındığını kaydetti.
Uluslararası Enerji Ajansı (UEA) tarafından yapılan tahminlere göre, dünya
enerji tüketiminin 2035 yılına kadar, bugüne kıyasla yaklaşık yüzde 40 oranında artacağına dikkati çeken Bakan Yıldız, bu bağlamda
enerji arz güvenliğinin sağlanmasına büyük önem verdiklerini,
enerji arz güvenliğinden kaynaklanan riskleri azaltmak için, serbest piyasa şartlarının oluşturulması ve rekabete dayalı yatırım ortamının geliştirilmesi, ülke yer altı ve yer üstü kaynaklarının ekonomide yüksek katma değer sağlayacak şekilde değerlendirilmesi ve
enerji verimliliğinin artırılması yönündeki çalışmaları yürüttüklerini anlattı.
Halihazırda dünyada ve Türkiye’de en önemli
enerji kaynaklarının, karbondioksit salınımına ve iklim değişikliğine neden olan fosil yakıtlar olduğuna işaret eden Yıldız, "Mevcut Politikalarla Devam Senaryosu"na göre, fosil yakıtların, 2035’e kadar
enerji tüketiminde hakim kaynaklar olmaya devam edeceğini vurguladı.
Taner Yıldız,
enerji verimliliği potansiyelinin değerlendirilmesi, yenilenebilir kaynakların daha fazla kullanımı, temiz kömür teknolojilerinin yaygınlaştırılması ve nükleer enerjinin kullanılmasının,
enerji ve çevre sorunları bağlamında başlıca
enerji politikaları arasında yer aldığını da söyledi.
Türkiye’nin dünya üzerinde ispatlanmış petrol ve doğal gaz rezervlerinin dörtte üçüne sahip ve
enerji kaynakları açısından son derece zengin olan bölge ülkeleri ile
enerji tüketiminin oldukça fazla olduğu batılı ülkeler arasında yer almasının, ülkenin coğrafi önemini bir kat daha arttırdığına dikkat çeken Yıldız, bu bağlamda Bakanlığın,
enerji ve tabii kaynaklar alanlarında, Türkiye’yi bölgesinde liderliğe taşımak vizyonundan yola çıkarak, 2011 yılı içerisinde bazı anlaşmalara imza attığını, 2012 yılında da bu anlaşmalar ile coğrafi konumunun sunduğu fırsatları en iyi şekilde değerlendireceğini bildirdi.
Türkiye’nin, OECD ülkeleri içerisinde geçen 10 yıllık dönemde
enerji talep artışının en hızlı gerçekleştiği ülke durumunda olduğuna işaret eden Taner Yıldız, aynı şekilde Türkiye’nin, dünyada 2002 yılından bu yana elektrik ve doğal gazda Çin’den sonra en fazla talep artış hızına sahip ikinci büyük ekonomi olduğunu ifade etti.
Yıldız, yapılan projeksiyonların, bu eğilimin orta vadede de devam edeceğini gösterdiğini belirterek, "2010 yılında birincil
enerji arzı 109,2 milyon TEP (ton eşdeğeri petrol) olarak gerçekleşmiştir. Birincil
enerji arzının 32,4 milyon TEP’lik kısmı yerli üretimle karşılanmıştır" diye konuştu.
Bu bağlamda,
enerji arzında kaynak, teknoloji ve altyapı bazında çeşitlendirmenin artırılmasına büyük önem verdiklerini kaydeden Yıldız, Türkiye’de son yıllarda petrol ve doğal gaz kaynaklarına yönelik yurtiçi ve yurtdışı arama faaliyetleri de bu çerçevede yoğunluk kazandığını bildirdi.
Türkiye’de elektrik
enerji tüketim artışının yıllık ortalama yüzde 7-8 seviyelerinde gerçekleştiğini ve 2002 yılında 129,4 milyar kilovatsaat (kWh) düzeyinde olan elektrik tüketiminin, 2010 yılı sonunda 211,2 milyar kWh’ye çıktığını belirten Yıldız, projeksiyonlara göre, elektrik tüketim artış hızının önümüzdeki 10 yılda yüzde 6,7 ile yüzde 7,5 düzeyinde devam edeceğini kaydetti.
Enerji Bakanı, 2002 yılında 31 bin 846 Megavat (MW) olan elektrik enerjisi kurulu gücün ise bu yılın Ekim sonu itibariyle yüzde 64,3 artışla 52 bin 310,1 MW’ye yükseldiğini, bu yıl işletmeye alınan santrallar ile elektrik enerjisi kurulu güce yaklaşık 2 bin 795,3 MW’lık ilave kapasite eklendiğini, ayrıca Türkiye’deki elektrik üretim santrali sayısının 2002 yılı itibarıyla 300 iken, 2011 yılı Ekim sonu itibarıyla 632’ye çıktığını bildirdi.
Doğalgaz tüketimi konusunda da bilgi veren Yıldız, doğalgazın kullanılmaya başlandığı 1987 yılında 500 milyon metreküp olan yıllık yurtiçi doğalgaz tüketiminin 2011 yılı bitimine kadar 39 milyar metreküp olarak gerçekleşmesinin beklendiğini, öte yandan 2002 yılında 4 bin 510 kilometre olan doğalgaz boru hattının, devam eden iletim ve dağıtım hatlarının tamamlanarak işletmeye alınmasıyla, bugün itibarıyla 12 bin 174 kilometreyi aştığını kaydetti.
2011 yılı sonuna kadar boru hatlarının yaklaşık 12 bin 216 kilometreye ulaştırılmasının hedeflendiğini söyleyen Yıldız, 2002’de sanayide ve konutta 5 şehre, sadece sanayide ise 9 şehre giden doğalgaz hattının, bugün itibarıyla 71 şehre ulaştırıldığını söyledi. Yıldız, Kilis, Bingöl, Bitlis, Muş, Mardin, Sinop, Hakkari, Şırnak, Artvin, Tunceli illerine doğalgaz arzı sağlanmasına yönelik çalışmaların ise sürdürüldüğünü ifade etti.
Yenilenebilir
enerji kaynaklarının
enerji arzı içindeki payının arttırılmasına yönelik hem yasal altyapı çalışmalarını hem de sektörü harekete geçirecek kapsamlı çalışmaları hayata geçirdiklerini anlatan Yıldız, yenilenebilir
enerji kaynağına dayalı üretim tesisleri için sağlanan fiyat teşvikinin, kaynak bazında yeniden düzenlenmesi ve bahse konu tesislerle ilgili yerli imalatlara verilecek ilave teşviklerin belirlenmesi amacıyla 5346 sayılı Kanunda değişiklik yapan 6094 sayılı Kanun 8 Ocak 2011 tarihinde yürürlüğe girdiğini hatırlattı.
"Güneş Enerjisine Dayalı Elektrik Üretim Tesisleri Hakkında Yönetmelik" ve "Yenilenebilir Enerji Kaynaklarından Elektrik Enerjisi Üreten Tesislerde Kullanılan Aksamın Yurt İçinde İmalatı Hakkında Yönetmelik"in 19 Haziran 2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdiğini de anımsatan Yıldız, bu çerçevede, yenilenebilir
enerji kaynaklarından elektrik üretimi yapan tesislerde yurt içinde üretilmiş ekipman kullanıldığı takdirde 0,4 ile 3,5 dolar/sent arasında ilave fiyat desteği verildiğini, ayrıca, güneş enerjisine dayalı elektrik üretim tesislerinde kullanılan aksamın sahip olması gereken standartlar, test yöntemleri ve denetimine ilişkin hususların düzenlendiğini bildirdi.
Bakan Yıldız, Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanılmasına İlişkin Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra 3 bin 488,9 MW kurulu gücünde 92 adet yeni rüzgar projesine lisans verildiğini, bu projelerden yaklaşık 2 bin MW kurulu güce ulaşacak olan santralların yapımının devam ettini söyledi.
2002 yılında neredeyse yok sayılacak düzeyde (18,9 MW) olan rüzgar enerjisi kurulu gücünün, 2011 yılı Ekim ayı sonu itibarıyla bin 600 MW’a ulaştığını anlatan Yıldız, bir diğer yenilenebilir
enerji kaynağı olan jeotermal enerjinin yenilenebilir
enerji kaynaklarına dahil edilmesine yönelik sürdürülen çalışmalarla 2002 yılı sonu itibarıyla sadece 17 MW olan jeotermal enerjisi kurulu gücünün bugün itibarıyla yaklaşık 94,2 MW;a ulaştığını dile getirdi.
Başta deniz yetki alanları olmak üzere tüm denizlerde yapılacak deniz araştırma faaliyetlerinin etkin olarak icra edilebilmesi amacıyla ülkenin acil ihtiyacı bulunan iki ve üç boyutlu sismik arama yapacak çok amaçlı modern, yeni bir araştırma gemisinin tedariki ile ilgili olarak sürdürülen çalışmalar kapsamında yapılan ihalenin sonuçlandırıldığını bildiren Yıldız, söz konusu geminin 2014 yılına kadar teslim alınmasının beklendiğini söyledi.
Yıldız, MTA tarafından Türkiye’nin tüm denizlerinin kıyılarından itibaren derin alanlara kadar olan koy, körfez gibi nispeten sığ bölgelerde de benzer çalışmaların yapılabilmesi amacıyla inşa ettirilen "MTA SELEN" arama gemisinin de bu yıl içerisinde hizmete girdiğini ve çalışmalara başladığını anlattı.
Petrol ve doğalgaz arama yatırımlarının ise 2002 yılına oranla 12 kat arttırıldığını ifade eden Yıldız, TPAO Genel Müdürlüğünün son yıllarda Türkiye’de yeterince aranmamış alanlarına ve özellikle denizlere yönelerek büyük bir yatırım hamlesi başlattığını vurguladı.
TPAO tarafından Karadeniz’de dünyanın en büyük şirketleri ile ortaklık kurularak aramalara başlandığını hatırlatan Yıldız, halihazırda üç boyutlu yeni bir sismik arama gemisi ile Akdeniz’de arama çalışmalarının devam ettiğini, yüksek donanımlı ve modern petrol arama gemisinin satın alınmasına ilişkin sürecinde başladığını bildirdi.
Rus şirket tarafından Mersin-Akkuyu’da nükleer santral çalışmalarının program dahilinde sürdürüldüğünü kaydeden Yıldız, 2. nükleer santral için Japonya ile yürütülen çalışmaların, bu ülkede meydana gelen deprem felaketi sonrası durdurulduğunu kaydetti.
Enerji sektöründe özel sektör yatırımları konusunda da bilgi veren Bakan Yıldız, Türk
enerji sektörünün 2023 yılına kadarki yatırım ihtiyacının 120-130 milyar doları aşacağının tahmin edildiğini söyledi.
Özel sektörün enerjiye ilgisinin büyük olduğunu ifade eden Taner Yıldız, 17 Kasım 2011 tarihi itibariyle EPDK’ya 115 bin 545 MW gücünde toplam 2 bin 160 adet lisans başvurusu yapıldığına dikkat çekti.
2008 yılında çıkarılan Başbakanlık Genelgesi ile kamuda verimsiz lamba kullanımının yasaklandığına işaret eden Yıldız, "Kamuda verimli aydınlatmaya geçiş ile her yıl yaklaşık 50 milyon lira tasarruf edilmektedir" dedi.
TEDAŞ’ın elektrikte kayıp-kaçak çalışmaları çerçevesinde 2003 yılından itibaren 40 milyon aboneyi kontrol ettiğini ve yaklaşık 2 milyar liralık kaçak tahakkukunun gerçekleştirildiğini anlatan Enerji Bakanı, elektrikteki kayıp-kaçak oranının da bugün itibariyle yüzde 15’e düşürüldüğünü bildirdi.
Kömür yardımları hakkında da bilgi veren Yıldız, dağıtılan kömürün 2010 yılı sonu itibariyle yaklaşık 11 milyon tona ulaştığını bildirdi. Yıldız, 2010-2011 sezonuna ait olmak üzere 11 Kasım’a kadar da 1 milyon 402 bin ton kömür dağıtımı yapıldığını söyledi. Yıldız, "Van ilinde meydana gelen deprem sonucunda, deprem mağduru olup olmadığına bakılmaksızın 96 bin ton kömür dağıtımı yapılmış ve halen kömür ihtiyacı karşılanmaktadır" diye konuştu.
Yıldız, Enerji Bakanlığı, bağlı ve ilgili kuruluşların (TEDAŞ dahil) yürütmekte oldukları projelere 2012 yılı için tahsisi öngörülen toplam ödenek miktarının 3,9 milyar lira olduğunu sözlerine ekledi.