loading
close
SON DAKİKALAR

Kılçdaroğlu, Beylükdüzü'nde İş dünyası ile buluştu

Kılçdaroğlu, Beylükdüzü'nde İş dünyası ile buluştu
Tarih: 18.05.2013 - 07:58
Kategori: Özel Haberler

Kılıçdaroğlu, CHP İDDB'nin İstanbul Beylikdüzü’nde düzenlediği etkinlikte Türkiye’nin temel sorunlarını değerlendirdi, iş adamlarının sorularını cevapladı.


CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu İstanbul Beylikdüzü’nde, CHP İDDB’nin etkinliğinde, anayasa, başkanlık sistemi, özgürlükler, istihdam, üniversiteler, IMF ile ilişkiler, 3. boğaz köprüsü, havaalanı, dış politika ve yerel seçimlerle ilgili düşüncelerini açıkladı, soruları yanıtladı.

“Suriyeli muhaliflere kamp verdik, ellerine silah verdik, ceplerine para koyduk, eğittik, ‘Git kardeşini öldür’ diye Suriye’ye gönderdik. Komşuda yangın çıkarsa söndürmeliyiz, söndürmezsek bize de sıçrar, nitekim sıçradı”

-“Çözüm süreci denilen süreçle ilgili olarak, biz, perdenin gerisini, hangi pazarlıkların yapıldığını elbette biliyoruz. İstiyoruz ki iktidar bunu açıklasın”

-”76 milyon insan, çözüm sürecinin ne olduğunu Abdullah Öcalan’dan, Kandil’den öğrenmemelidir. Bunlar doğru değil, devletin saygınlığına gölge düşürür”

-“Korkumuz, endişemiz şu? Eğer süreç sağlıklı sonuçlanmazsa ortaya çıkacak tablo çok daha vahim sonuçlar doğuracaktır. Bize, ‘Siz sürece engel oluyorsunuz’ diyorlar. Soruyorum, bilmediğimiz bir sürece nasıl engel oluyoruz?”

-“Swoboda’ya, ‘Eğer siz düşünceyi açıklama özgürlüğünü korumuyorsanız, bulunduğunuz makam ne olursa olsun, demokrasiyi bu ülkeye getiren partinin genel başkanı olarak sizinle görüşmeyeceğim’ dedim.”

-”Vatandaş bizi görmeli, tanımalı. Biz de vatandaşın terini koklamalıyız. İşin sihri buradadır. ‘Sırça köşkte oturayım, vatandaş bana oy versin’, yok.”

-“ Şunu rahatlıkla söyleyebilirim, en iyi kadro CHP’de. Ülkeyi çok iyi yönetiriz. Namuslu yönetir ve kul hakkı yemeyiz. Bir sorunumuz var, toplumun her kesimiyle diyalog kurmakta geciktik. Bu gecikmeyi telafi etmek istiyoruz”

-“Etkinliğe, CHP genel başkan yardımcıları Erdoğan Toprak, Umut Oran, Sezgin Tanrıkulu ve Yakup Akkaya ile CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, CHP Yöneticileri, Belediye Başkanları, İl ve İlçe yöneticileri de katıldı.

Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, CHP İDDB'nin İstanbul Beylikdüzü’nde düzenlenen etkinlikte Türkiye’nin temel sorunlarını değerlendirdi ve iş adamlarının sorularını cevapladı.

Reyhanlı’da yaşanan olaylarla ilgili düşünceleri sorulan Kılıçdaroğlu, “Onlara kamp verdik, ellerine silah verdik, ceplerine para koyduk, eğittik, Suriye’ye gönderdik, ‘Git kardeşini öldür’ dedik. Komşuda yangın çıkarsa hepimiz söndürmeliyiz, söndürmezsek bize sıçrar, nitekim sıçradı” diye konuştu.

Bölge halkının, özellikle iş adamlarının böyle bir tabloyu istemediğini anlatan Kılıçdaroğlu, herkesin barıştan yana olduğunu kaydetti.

Çözüm süreci hakkında da değerlendirmelerde bulunan Kılıçdaroğlu, ülkede barışın sağlanmasını istediklerini belirterek, şunları söyledi.

“Zaman zaman deniyor ki ‘CHP’nin tabanının yüzde 50′si sürece destek veriyor’. Hayır efendim, bizim tabanımızın yüzde 100′ü barışa destek veriyor. Bu sorunun çözümüyle ilgili raporu, programı, genel kurul ve kurultay kararı olan tek partiyiz. Bu süreçle ilgili yarım daktilo sayfalık, bakın rapor demiyorum, yarım daktilo sayfalık bir metin, hükümet açıklaması gördüyseniz, biz de öğrenmek isteriz. Bilmiyoruz bunu. Bilmiyoruz deyince de ‘Vay efendim nasıl bilmezsiniz? diyorlar. E ben bilmiyorum, o zaman siz söyleyin. Biz, perdenin gerisini, hangi pazarlıkların yapıldığını elbette biliyoruz. İstiyoruz ki iktidar kanadı oturup bunu açıklasın. Korkumuz, endişemiz ne? Eğer süreç sağlıklı sonuçlanmazsa ortaya çıkacak tablo çok daha vahim sonuçlar doğuracaktır. Bize, ‘Siz sürece engel oluyorsunuz’ diyorlar. Ona nasıl engel olduğumuzu soruyorum, bilmediğimiz bir sürece nasıl engel oluyoruz?”

Devletin Öcalan’la görüşemeyeceğini ifade eden Kılıçdaroğlu, istihbarat örgütlerinin görüşme yapabileceğini söyledi.

Kılıçdaroğlu, çözüm sürecine açıklık getirilmesini isteyerek, “76 milyon insan, çözüm sürecinin ne olduğunu Abdullah Öcalan’dan, Kandil’den öğrenmemelidir. Bunlar doğru değil, devletin saygınlığına gölge düşürür” dedi.

Konuşmasında, Avrupa Parlamentosu Sosyalist Grup Başkanı Hannes Swoboda ile yaşanan soruna değinen Kılıçdaroğlu, Brüksel’deki toplantıda yaptığı konuşmanın metninin milletvekillerine dağıtıldığını açıkladı. Kılıçdaroğlu, konuşmasının ardından kendisine birçok soru geldiğini ifade ederek, soruların genelde Türkiye’nin demokratikleşmesi, insan hakları ihlalleri, hapisteki gazeteci ve milletvekilleri, Kürt ve Kıbrıs konularıyla alakalı olduğunu söyledi.

Orada da açıklıkla konuştuğunu, Avrupalı muhataplarına yeri geldiğinde suçlamalarda bulunduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

“Sayın Başbakan, Suriye konusunda ‘Batılılar bizi yalnız bıraktı’ dedi. Siz, niçin Sayın Başbakanı yalnız bıraktınız, hangi sözü verdiniz?’ diye sordum. Bana verilen yanıt; ‘Biz hiçbir söz vermedik’ oldu. Toplantıdan sonra ikimiz basının önüne çıktık. İçerideki görüşmelerle ilgili açıklama yaptık. Bir Türk gazeteci bana, Başbakan Erdoğan’ın, ‘CHP Esad’ı destekliyor, CHP Esadçıdır’ diye bir suçlama getirdiğini söyledi. Ben de ‘Hiçbir zaman gidip Esad’la tokalaşmadım, ona kardeşim demedim. Eşlerimizle beraber tatil yapmadık. Onun da özel mahkemeleri var, Recep Bey’in de mahkemeleri var. O da halkına baskı kuruyor, o da halkına baskı kuruyor. Orada da basın özgürlüğü yok, burada da. Orada davaların savcısı Esad, burada Erdoğan. Al birini vur ötekine. Aralarında bir farkı yok ki’ dedim. Sonra Sayın Swoboda’nın bu konudan rahatsız olduğu aktarıldı bize. Ben de görüşmeyi reddettim. ‘Eğer siz düşünceyi açıklama özgürlüğünü korumuyorsanız, bulunduğunuz makam ne olursa olsun, demokrasiyi bu ülkeye getiren partinin genel başkanı olarak sizinle görüşmeyeceğim’ dedim.”

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, iktidar olmanın, toplumun bütün kesimleriyle sıcak diyalog kurulmasıyla mümkün olacağını belirterek, “Vatandaş bizi görmeli, tanımalı. Biz de vatandaşın terini koklamalıyız. İşin sihri buradadır. ‘Sırça köşkte oturayım, vatandaş bana oy versin’, yok. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim, en iyi kadro CHP’de. Ülkeyi çok iyi yönetiriz, namuslu yönetir ve kul hakkı yemeyiz. Bir sorunumuz var, toplumun her kesimiyle diyalog kurmakta geciktik. Bu gecikmeyi telafi etmek istiyoruz” dedi.

Kılıçdaroğlu, konuşmasının devamında anayasa, başkanlık sistemi, özgürlükler, istihdam, üniversiteler, IMF ile ilişkiler, 3. boğaz köprüsü ve havaalanı, yerel seçimler gibi konulardaki düşüncelerini aktardı.

İş adamlarının sorunlarının farkında olduklarını kaydeden Kılıçdaroğlu, Türkiye ve gelişmekte olan ülkeleri kıyaslayan rakamları değerlendirdi. Kılıçdaroğlu, eğitim, insani gelişmişlik ve bürokrasi üzerine değerlendirmeler yaptığı konuşmasında, CHP’nin çözüm önerilerini paylaştı.

Etkinliğe, CHP Genel Başkan Yardımcıları Sezgin Tanrıkulu, Umut Oran, Erdoğan Toprak ve Yakup Akkaya ile CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi de katıldı.

Vişne Haber Ajansı

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları