Kılıçdaroğlu: AK Parti'nin çözüm üretme kapasitesi bitmiştir, Türkiye için sorun üreten bir parti konumuna gelmiştir
![Kılıçdaroğlu: AK Parti'nin çözüm üretme kapasitesi bitmiştir, Türkiye için sorun üreten bir parti konumuna gelmiştir Kılıçdaroğlu: AK Parti'nin çözüm üretme kapasitesi bitmiştir, Türkiye için sorun üreten bir parti konumuna gelmiştir](https://www.istanbulgercegi.com/uploaded/bilgilendirme/2019/buyuk/kilicdaroglu-ak-partinin-cozum-uretme-kapasitesi-b-1564137008.jpg)
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Afyon'da gerçekleştirilen Belediye Başkanları Çalıştayı'nda konuştu.
Kılıçaroğlu'nun konuşması şöyle:
"Bizim topraklarımızda insanın insana güveni çok fazladır. Geleneklerimizde, ticari hayatımızda vardır. İnsanlar senet dahi almadan milyonlarını verebilir. Güveni sağlayan kanaattir, karşılıklı konuşmadır, sorun karşısında çözüm üretendir. Bizim topraklarda güven sağlayan insana özü de sözü de bir denir. Hepimiz güven içinde yaşamak isteriz. Güveni sağlayan devletin gücüne karşı hakszılığa uğradığımızda güveni yaratmaktır. Mahkeme hakkımı bana teslime derse güven içinde yaşıyorum demektir. En önemli sorunlardan birisi iktidara karşı duyulan güvensizliktir. Güvensizlik üzerine sağlıklı politikalar inşa edemezsiniz. Devlet en ciddi güçtür. Polisi, mahkemelrei var. En güçsüz olan bireydir Güçler ayrılığı ilkesini sağlıklı inşa eden devlet güçlü devlettir. Bir kişinin sözleri yargıda, yasamadakabul görürse toplumsal güvensizliği dinamitler. Sağlıklı güvenin inşa edildiği toplumda huzur içinde yaşarız.
Demorkatik bir rejimimiz vardı. Meşru olmayan koşullarda referandum yapıldı, tek adam rejimine geçtik. Çok hızlı karar alınacak, parlamenytonun gücü daha fazla olacaktı.
Tek adam rejimine geçtikten sonra büyüme hızımız binde 3 oldu. Dünyada binde 3 büyüyen başka devlet var mı?
Milli gelirimizde artış olacaktı. Son 1 yılda düşüş 135 milyar dolar. 882 milyar dolardı 1 yıl önce.
AK Partili kardeşlerime sesleniyorum, 1 yılın tek adam maliyeti 135 milyar dolarsa sen mutfağında hissetmeye başladıysan oturup düşünmen lazım.
Kişi başına gelir bin 773 dolar düştü. Eskiden 10 bin 849 dolardı. Tek adam rejiminden sonra 9 bin 76 dolara düştü. Bir kişiye ve aileye en büyük acı veren olay yaşam standardındaki düşütür. 9 bin dolara düştü diyoruz ama aranızda kaç kişi yıllık 9 bin dolar gelir elde ediyor. 5 kişilik aileyi düşünün. Ailenin elinde yıllık 45 bin dolar geçmesi lazım. Bu vadedildi. Bu elinize geçmiyorsa bu para başkalarına verilmiş demektir.
TL değer kaybttiğinde, dolar TL karşısında değer kazandığında propaganda yapıldı. Yapanlar AK Parti'ye oy veren militanlardır. Keşke sonuç elde etselerdi. Herkes nakit tasarrufunu dolar bazında yapıyor. Bankalardaki mevduatın yüzde 51'den fazlası dolar mevduatı. Bunu tetikleyen tek adam rejimidir. Son 10 ayda bankalarda artan döviz tasarruf miktarı 28 milyar dolar. Tek adam rejiminden sonra bir şey daha yaşadık. Türkiye'nin demokrasi imajı. Türkiye'nin itibarı bütün demokratik ülkelerde zedelenmiş durumda. Hukukn üstünlüğünde 101. sıradan 109. sıraya düştük. Basın özgürlüğünde 180 ülke arasında 157. sıraya geriledik. 134 gazeteci hapiste. Basın özgürdür dediğinizde kaç kişi inanacak.
Yargıyat Başkanı yargıya güven yüzdfe 30'lara düştü, dedi. Yargının tepesindeki insan bunu diyorsa o ülkede hukukun üstünlüğünden bahsedemezsiniz.
Cumhurbaşkanı yardımcısı yargıya güven yüzde 38, dedi.
TBMM'nin itibarı... TBMM milli kurtuluş savaşını yöneten tek meclistir. 15 Temmuz'da darbeye direnen meclistir. Bu meclisin yetkileri elinden alındı. Bir ülkenin parlamentosu bu konuma düşürülürse o ülkede güvenden söz edilir mi?
Devletin kurumları yasalarla tanımlanmış görevlerini yaparlar. Müdahale edilmez. Birisi Merkez Bankası'dır. Bugün MB'nin itiarı sıfırdır. Sİyasi müdahale yapıldığını hepimiz biliyoruz. Bu tek adam rejiminde oldu.
İç-dış borçlar felaket. 2018'in ilk 3 ayında 986 milyar TL idi, 1 trilyon 260 milyona çıktı.
Cumhuriyet kurulurken Atatürk ve arkadaşlarının ilk yaptıkları Osmanlı'nın borçlarını ödemektir.
Londra'daki bir avuç tefeciye bütçe teslim edilmiştir.
Güçlü devlet üreten devlettir. 21. yüzyılda katma değeri yüksek ürün üreten devlettir. Tek adam rejiminde Türkiye üretimden koparıldı, her şeyi ithal etmeye başladık. Bu güzel topraklarda üretip satmamız gerekirken çiftçimiz perişan biz dışarıdan getiriyoruz.
Üretmezseniz, dolar TL karşısında değer kazanırsa enflasyon başlar. Aldı başını gidiyor. Siz ekonomiyi bakkal dükkanını yönetememiş damada Hazine'yi teslim ettiniz. Türkiye tarihinde böyle bir örnek var mı? Tek adam rejimi hanedanlık rejimidir.
Son 1 yılda bulgura yüzde 32, tavuk etine yüzde 49, sarımağa yüzde 89, salçaya yüzde 90, köprü geçiş ücretine yüzde 120, cep telefonu ücretine yüzde 47, çocuk bezine yüzde 40, asgari ücrete yüzde 26 zam. Asgari ücrete yüzde 26 verdiler, yüzde 50 ile geri aldılar.
Faizler yüksek, daha da indrilmesi lazım. Ekonomik krizde SGK primini ödeyemeyen işverenlere gecikme faizi uygulanıyor.
Bankalardaki batık kredi olağanüstü boyutlarda. Parlamentoya torba yasa getirdiler, 400 milyar TL ile bir avuç kişiyi kurtaracaklar. İşçiyi, işsizi, esnafı kim kurtaracak?
İşsiz sayısı 8,5 milyona dayandı. Cumhuriyet tarihinde rekor. 'Verin yetkiyi dolarla, işsizlikle nasıl mücadele edeilir göreceksiniz' demişti. Gördük.
Damat 15 paket açıkladı. Her paket açıklandığında işsizlik arttı. 8,5 milyon işsiz var. 15 paket açıklayan başarızılığı tescil edilen kişi koltuğunda oturuyor.
Kişi başına milli gelir 12 bin 480 dolardı. 11 Kalkınma Planı geldi. 2023'te öngörülen milli gelir 12 bin 484 dolar. Sdece 4 dolar artacak. Bu 10 yılın heba edildiğini gösteriyor. Türkiye bu hale israfla geldi. İsraf haramdı helal kabul ediyorlar. İsraftan itibar mı olur?
Devlette liyakat kalmadı. Amcaoğlu, dayıoğlu, damatlar kilit noktalarda. Hayatı boyunca dış politika konusunda tek cümle kurmamış adamları büyükelçi tayi ettiler. İşi ehline verme yok.
Yöneticinin kibri devletin temeline dinamit koymaktır. Karnını dıyurduk, oy vermediler, diyor. Kimin karnını doyurdun? 82 milyon senin karnını doyuruyor. 82 milyon vergi veriyor, hesabını ver, nereye harcadın.
Havaalanı yaptılar, övünüyorlar. Kaça yaptınız? Ben bilmiyorum, milletvekilleri bilmiyor? Şehir hastaneleri, yol, tünel yapıyorlar... Kaça yaptınız, bilmiyoruz.
AK Parti'nin çözüm üretme kapasitesi bitmiştir, Türkiye için sorun üreten bir parti konumuna gelmiştir.
Yerel seçimlerde büyük bir başarı elde ettik. Bu başarı tek başına bizim değil. halkın demokrasiye olan bağlılığının başarısıdır. Sorunu çözerse CHP çözecektir, dediler.
Türkiye ekonomisini yüzde 50'den fazlasını yönetir hale gelidğimiz için temel konularda ortak hareket etmemiz gerek. Bütün belediyelerimiz ortak hedeflerden yola çıkarak çalışmalarını yürüteceklerdir. Bu, 7 temel ilkeden geçiyor. Bu belde halkıyla belediye başkanı arasındaki güveni sağlayacaktır.
7 ilke şöyleydi:
-Yönettiğiniz beldede kimseyi ötekileştirmeyin.
-Hizmeti belli kişiler, akrabalar, yandaşlar içinde değil, halk için üretiniz. Tek adam belli zümreler için çalışıyor. Yandaşlara büyük hizmetler verildiğini asla unutmayınız, biz belde halkının tamamına hizmeti götüreceğiz.
-Fakir mahallere öncelik veriniz. Engelli, kadınlar, dezavantajlı gruplara öncelik veriniz.
-Yoksullara yardım yaparken insan onurunu koruyunuz, ailenin yoksulluğunu teşhir etmeyiniz.
-Harcamalarınızı, yatırımlarınızı disiplin içinde planlayınız, her kuruşun hesabını halka veriniz, bütçe konusunda belde halkını bilgilendiriniz.
-Yönetici atamalarında liyakat esasına mutlaka uyunuz, partizanca uygulamalardan kesinlikle kaçınınız. Kamu yararına uygun olması şartıyla sizden önce başlatılan projeleri sürdürünüz. Pozitif bir dille yola devam edeceğiz. Belediyede siyaset yapacak olan tek kişi belediye başkanıdır. Yardımcılarınız ben siyaset yaparım, derse kapının önüne bırakınız.
-Belediyeyi adaletle yöneteceksiniz. Uzun bir adalet yürüyüşü yaptık. Adalet kavramının önemini dünyaya duyurduk. Bu kadar büyük bir yürüyüşü yaptıysak belediye de adaletle yöneteceğiz. Belediye çalışanlarının özlük haklarını eksiksiz koruyunuz, kimsenin işiyle aşıyla oynamayınız.
Zor koşullarda görev yapıyorsunuz. Baskılar da gelecektir üzerinize. Baskılar bizi yıldıramaz. Kimsenin umutsuzluğa kapılma hakkı yok. Hepinize yürekten başarılar diliyorum. Hiçkimse 'buradaki CHP başkanı yeteri kadar başarılı değil' dememeli. Başkanlarımızı merkezden izleyeceğiz. Bilgi alacağız, kamuoyuyla paylaşacağız."
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları