Kılıçdaroğlu Kars'ta konuştu: Yoksulluğu bu coğrafyada bitireceğiz
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Kars'ta muhtarlar buluşmasında konuştu.
Kılıçdaroğlu'nun konuşması şöyle:
"Kars'ta milletvekilimiz yok ama bunun kabahati bizde. Bunu anlatmak için de buradayım. Vatandaşa mesafeli olduğunuzda niye size oy versin?
Bu kadar zengin bir kültürü, coğrafyası, bereketli toprakları varken Kars neden 20 yıldır kan kaybediyor? Neden Karslılar İstanbul'un, İstanbul'un varoşlarında iş bulabilir miyiz diye sıraya giriyorlar? Gençlerin burada kalması, karın doyurması, burada evlenmesi lazım. Bu coğrafyayı barış havzasına döndürmek mümkün.
2002'de çiftçi sayısı 35 bin 528 kayıt yaptırmış. 2020'de bu rakam 28 bine düşüyor. 7 bin 441 kişi sistemden çıkmış. Bu insanlar nereye gittiler?
Geçmişte bu bölgeye özel sektör ciddi yatırım yapmamış, devlet öyle değil. Devlet sosyal devlettir.
Anadolu'ya bakın aynı sorun yaşanıyor. Buralara neden yatırım yapılmıyor? Devlet neler yapmalı düşünmek lazım.
Bu bölge tarım ve hayvancılık için biçilmiş kaftan. Etinin en lezzetli olduğu bölge burasıdır.
Besiciler de büyük ölçüde şikayetçi. Herkes burnundan soluyor. Geçimden, kömüre zamdan, nasıl geçineceğiz diyorlar, çocuğumuz işsiz diyenler... Tam bir sorunlar yumağı.
Hayvancılığı, tarımı bıraktık, bizi kim besleyecek? Emperyal ülkeler besleyecek.
2003-2020 ağustos itibariyle 5 milyon 600 bin küçükbaş hayvan ithal ettik. 7 milyar 365 milyon dolar ödedik. Bunu bu bölgeye ödeseydik ne olurdu?
3 milyon 494 bin 694 bin hayvan ithalatı var. 314 milyon dolar ödemişiz.
Büyük baş, küçükbaş ve et ithalatına 9 milyar dolar ödemişiz. Neden bu politika izleniyor.
20 yılda yem maddesi olarak ödediğimiz para 58 milyar dolar. Para var ama dışarıya veriyoruz. Bu, göç sorununu yaratıyor. Gençler büyük kentlerin varoşlarında asgari ücrete iş bulayım diyorlar.
İşsizlik temel sorun. Türkiye'de 10 milyonun üzerinde işsizimiz var. Gençler iş bekliyorlar. Çocuk nerede iş bulacak? Bu ciddi bir sorun olarak önümüzde duruyor.
Bugün Merkez Bankası bürokratları toplanıyorlar. Faizle ilgili karar verecekler. Bürokratlara sesleniyorum: Ekonominin gereği neyse yapın, talimat almayın. Birikiminizle, eğitiminizle karar verin. Yazıktır, günahtır bu millete.
Türkiye'yi bu cendereden nasıl çıkarmalıyız? Bütün gelişmiş ülkeler planlama yaparlar. Planlaması olmayan devlet yoktur. Devlet geleceğini 30-50 yıllık planlarla yaparlar.
Devlet Planlama Teşkilatı kapatıldı. Plansız ekonomi yönetilmez. Bu noktaya gelir.
Belli ürünler vardır ki o bölge için stratejiktir. Artvin'de çay ekilecek. Karadeniz fındık... Bu bölge tarım ve hayvancılık... Devlet planlarken diyecek ki bu bölge için tarım ve hayvancılık stratejiktir. Yatırım yapılır üretim süreci başlar. Burası Orta Doğu ve Kafkaslar'a kadar uzanan tarım ve hayvancılık sektörüdür.
Deri ile ilgili fabrikaların burada olması lazım. Entegre sistem oluşturmak gerekir.
Dünyada tarım ve hayvancılığa destek vermeyen ülke yoktur. Her bir ürün için maliyet çıkarılması lazım. Devlet, 'şu ürünü şu kadar ekeceksin. Maliyet bu. Üstünde satıyorsan sat. Seni zarar ettirmeyeceğim' diyecek.
Aslında TBMM 2006'da tarım kanunu çıkardı. Der ki 'her yıl milli gelirin en az yüzde 1'i oranında çiftçiye destek verilir.' Çiftçinin bu hükümetlerden alacağı 211 milyar liradır. Bu ödenmedi. Biz bunu yapacağız.
Çiftçinin ne traktörünü, ne hayvanı haciz ettirmeyeceğiz.
Tarım Sigortaları var TARSİM. TARSİM'in çiftçiden yana olması lazım.
Kaz üretimi meşhur bu bölgede. Aile çiftçiliği son derece önemli. Bunun teşvik edilmesi lazım.
Köylerde imam görevlendiriliyor. O köyde ziraat mühendisi de, veteriner de görevlendirmeliyiz.
İnşallah iktidar olacağız dostlarımızla beraber, ilk haftada çiftçilerin banka ya da Tarım Kredi Kooperatifleri’nden aldıkları kredinin faizini sileceğiz. Anaparayı da taksite bağlayacağız. Hükümet tefecilik yapar mı?
Sınır kapılarınız var. Dış politikanın yeniden inşa edilmesi lazım. Yeni, kavga etmeyen, herkesle barış içinde yaşayan bir dış politika…
Türkiye’ye gelip alışveriş yapmalılar. Bizim otellerimizde kalmalılar. İran sınır kapısı açıldığında Van’da bütün esnaf bayram ediyor. Burada da bunu inşa edeceğiz. Sizden isteğim bu kardeşinize güvenin. Bütün ülkelerle barışı sağlayacağız. Türkiye güçlüdür, bunu ekonomik alanda göstermelidir.
Muhtarlara demokrasinin temel taşı derim. 1833’te Kastamonu Taşköprü’de yapılan ilk seçim muhtarlık seçimidir. Muhtarlara gerekli önem verilmelidir.
105 maddeden muhtarlık temel kanunu taslağı hazırladık. Muhtarlık derneklerine gönderdik, bakın bize bildirin, dedik. Muhtarlarla ilgili birleşik oy pusulası olması lazım. Sosyal yardımların muhtarların aracılığıyla dağıtılması lazım. Mahallesiyle ilgili bir karar alınacaksa muhtarın haberi olacak. Belediye meclisinde konuşma ve oy hakkı olacak. Muhtarlığın ayrı bir bütçesi olacak.
İktidar olduğumuzda ilk bir hafta içinde esnafın kredilerinin faizini de sileceğiz.
Şehitler ve gaizler arasında ayrım yapılmaz. Terörden ötürü hayatını kaybeden şehitler için bağışlar toplandı ama o paralara çöktüler. İktidar olduğumuzda ilk 1 hafta içinde o paraları şehit aileleri ve gazilere faiziyle vereceğiz.
İktidara gelirsek şanlı bayrağı götüreceğim Süleyman Şah Türbesi'ne ve orada dalgalanacak.
Mültecilerin tamamını en geç 2 yıl içinde ülkelerine göndereceğim.
İstanbul'da Suriyelilerle konuştum. Bizi 2 yıl içinde nasıl göndereceksiniz, dediler. Anlattım. Burada kalmak istemeyiz, dediler. Irkçılık yok bizde. O insanların huzur içinde ülkelerine gitmeleri lazım.
Yoksulluğu bu coğrafyada bitireceğiz.
6 ayda nefes alacağız. Göreceksiniz ondan sonra bu memleketin nasıl kalkındığını...
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları