Kılıçdaroğlu'ndan Erdoğan'a: 'Sokağa çıkarsan seni yaşatmam' diyor. Kimsin sen?

Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları şöyle:

 

"Türkiye tarihinin en zor dönemlerinden birisini yaşıyor. 330 bin kişi daha işsiz kaldı. Taşeron işçilik bitmedi. Bunların üzerine gelen bir ekonomik kriz var. Mutfaklarda yangın var. İnsanlar ciddi bir ekonomik krizin altında. Sorunu çözmesi gerekenler duyarsızlar. Mutfakta ne oluyor haberleri bile yok.

100 günlük program açıklamışlardı. Orada bir madde vardı, devlette tasarrufu nasıl yapılacağını araştıracağız diye. Bir ev hanımını davet edin anlatsın, demiştim. Bunun için komisyon kurmaya mı başladınız? Bir işin olmasını istemiyorsanız komisyon kurarsınız. Tasarruf komisyonu için saraydan başla. İsraf, haram, yolsuzluk orada.
İşizlik temel bir sorun olarak gündemde. İşsizler Meclis'te kendisini yakıyor, çatıya çıkıp kendimi atacağım, diyor. Rahmetli Ecevit başbakanken bir yazarkasa atıldı Meclis önüne kıyamet koptu. Burada insan kendisini yakıyor.

Herkes borç batağında, milyonlarca kişi kredi kartlarına takla attırarak geçinmeye çalışıyor. Devletin kendisi de borç batağında. Türkiye ekonomik bağımsızlığını büyük ölçüde yitirmiştir. Londra'da bir avuç tefeciye teslim edilmiş ülke. Kararlar oradan alınıyor. 16 yıl ülkeyi yöneteceksiniz herkes borç içinde. Halkın yüzüne nasıl bakıyorlar? Vatandaşın da seni sırtımda taşıyorum deyip sorgulaması lazım. Bütçe görüşmeleri var. 81 milyon insan vergi ödüyor, bu paralar nasıl bölüşelecek? Bu bütçeyle ilgili toplumda bir beklenti yok. Vatandaş biliyor tefecilere gidecek. 2018'de 71 milyar TL faize ödendi. 2019'da 111 milyara çıktı. Hani faiz haramdı.
Sanıyorlar ki her evde çocuklar okula güler yüzle gdiyor, baba çocuğuna harçlık veriyor. Yok böyle bir Türkiye. Bitirdiler böyle bir Türkiye'yi.
Doları bozdurun dediler. Biz milliyetçiyiz dediler. Bir muhalefet partisi de bunlara her desteği verdi, sarayın bekçiliği rolünü üstlendi. Dövizle tahvil ihraç ettiler. Hani Türk Lirası çok değerliydi.
Yabancılar için tahvil çıkarıyorsunuz döviz endeksli, Türk vatandaşları için çıkarıyorsunuz, o da döviz endeksli. Vatandaşa verilen faiz daha düşük, garabete bakın.
17 Ekim'de yabancılar tahvil çıkarıyorlar. Avro üzerinden faiz yüzde 5.25, dolar üzerinden faiz yüzde 7.5..
21 Aralık Türk vatandaşları için dolar ve avro endeksli tahvil çıkarıyorlar. Avro yüzde 5.25, Türk vatandaşlarına yüzde 2.5. Yabancılar için dolar 7.5, Türk vatandaşları için yüzde 4.

81 milyon yurt dışındaki bir avuç rantiyeye çalışıyor demek. Bunu yapan siyasal iktidar kendi vatandaşına açıkça ihanet ediyor.
Bütün bu sorunları dile getiren parti biziz. Kimse aksini söyleyemez. Sorunlarımız var, biliyoruz ama çözümlerini de biliyoruz. 13 maddeyi çıkıp kamuoyuyla paylaştık, iktidar kanadından birileri çıkıp da şu madde yanlış diyemedi. Demek ki teşhisi doğru koyarsanız çözüme ulaşmış olursunuz. 
Asgari ücret CHP'li belediyelerde 1 Ocak 2019'dan itibaren net 2200 TL olacak. Başka partilerden belediye aldığımızda ocak-mart arasındaki farkı işçilere ödeyeceğiz. Hiçbir işçinin işine son vermeyeceğiz.
1 milyon 800 bin kişi asgari ücretin altında çalışıyor. Unutulan kişiler bunlar. Mevsimlik işçiler... 4 ay para alır 8 ay borç batağındadırlar. Bu sorunu çözmek boynumuzun borcudur.
154 milyar lira çiftçilerin AK Parti iktidarlarından alacağı var. Her çiftçinin alacağını talep etme hakkı var. Bunları dış güçler mi yapıyor?

Birisi getirip damadına devlet kasasını teslim eder mi? Damat kibir abidesi, küçümsüyor milleti. Gülümseyerek konuşyor. Vatandaşın derdi nedir bilmedi bu kişi. İşsizlik, çocuğa para vermemek ne demek bilmiyor. Bir eli yağda bir eli balda. Bir kibir abidesi sarayda. Bütün sorunları bu topluma yaşatan bu iki kişi. Damat-kayınpeder hanedan gibi yaşıyorlar. Saraya gidin Lale Devri, varoşlara gidin Ortaçağ.
Saraydaki kibir abidesi çiftçiye traktör yetiştiremiyoruz, diyor. Nerede yaşıyor bu adam merak ediyorum. Birileri bunun önüne rakam da mı koymuor. Çiftçi yarı fiyatına alacak birini bulsam traktörümü satacağım, diyor. Traktör satışı 1 yıl önceye göre yüzde 62 düşmüş. Üretimde de yüzde 32 düşüş var. Bunlar nasıl devlet yönetiyorlar? Yalan, liyakatsizlik üzerine devlet yönetilir mi?

Kibir ittifakı ile karşı karşıyayız. Karşısında hakkı ve ekmeği savunan bizler varız. Herkesi küçümseyen, baskıyla susturmaya çalışan, hak talebinde bulunanlara biber gazlarını gönderen bir yapı var. Biz haktan, ekmekten, huzurdan yanayız.  Kavgadan medet uman bir anlayış var. Biz hakkı savunurken vatadaşın anayasal haklarını savunuyoruz.

Anayasal haklara kim karşı çıkıyorsa karşısındayız. Erdoğan kalkmış 'sokaklara çıkarsanız şunu yaparım' diyor. Sevgili Erdoğan zaten sokaktayım ben. Senin gibi değilim. Sen kibir abidesisin ben sıradan birisiyim. Ben sokağa çıkarım vatandaşla tavla da oynarım, sen 3 bin kişi de olsa çıkamazsın. 'Sokağa çıkarsan seni yaşatmam' diyor. Kimsin sen, sen ne sanıyorsun kendini? Çıkalım konuşalım kim kibirden yana. Emin olun bakınca üzülüyorum. Halkından kopuk, kilosu 4 bin TL'lik çay içen bir adam kalkacak bana sokağa çıkma, diyecek. Ben onları içsem ben zaten çıkamam. Vatandaş bana, 'Ben aç geziyorum sen nelerle besleniyorsun, der.
Ben senin yaşamını asla kabul etmem, kendime de halkıma da hakaret sayarım. 
Ekonomiyi, işsizliği, yoksulluğu, asgari ücreti millet düşünmesin diye konuşuyor. Dilin şişecek, cevap vermeyeceğim. Bildiğim yolda gideceğim. Haktan, hukuktan, adaletten, ekmekten yana olacağım. Sen milleti sömürüyorsun, 80 milyonun vergisini tefecilere veriyorsun. Sen tefecilerin önünde diz çöktün. Koruma ordusuyla çıkıyorlar sokağa. Korkunun egemen olduğu bir ruh hali devlet yönetimine talip olamaz."

ETİKETLER : türkiye gerçeği, vişne haber ajans, vişne ajans, istanbul gerçeği, Kılıçdaroğlu'ndan Erdoğan'a: 'Sokağa çıkarsan seni yaşatmam' diyor. Kimsin sen?