Anayasa Mahkemesi kadınların evlendikten sonra kızlık soyadlarını kullanabilmeleri için açılan davaları, ailenin kutsallığını gerekçe göstererek reddetti
Anayasa Mahkemesi, kadınların evlendikten sonra yalnız önceki soyadını kullanabilmesi amacıyla açılan davaları “ailenin kutsallığını” gerekçe göstererek reddetti. Böylece AİHM’in Türkiye’yi mahkûm ettiği bir konuda Anayasa Mahkemesi, AİHM kararına aykırı bir karar vermiş oldu. Fatih 2., Ankara 8. ve Kadıköy 1. Aile Mahkemesi, kadınların evlendikten sonra yalnız önceki soyadlarını kullanmasına engel olan Türk Medeni Kanunu’nun 187. maddesinin iptali istemiyle AYM’ye başvurmuştu.
Erkek üyelerin oyuyla
Başvurularda, AİHM’in, Ayten Ünal Tekeli’nin açtığı davada, kadınlara sadece kendi soyadlarını kullanma hakkı vermediği için Türkiye’yi mahkûm ettiği belirtilerek Medeni Kanun hükmünün iptali talep edilmişti. AYM ise 8’e karşı 9 oyla iptal talebini reddetti. Başkanvekilleri Osman Paksüt ve Serruh Kaleli ile üyeler Fulya Kantarcıoğlu, Fettah Oto, Serdar Özgüldür, Zehra Ayla Perktaş, Recep Kömürcü ile Engin Yıldırım, kadınların soyadı hakkı lehine oy kullandı. Ancak Başkan Haşim Kılıç ile üyeler Ahmet Akyalçın, Mehmet Erten, Alparslan Altan, Burhan Üstün, Nuri Necipoğlu, Hicabi Dursan, Celal Mümtaz Akıncı ve Erdal Tercan iptal isteminin reddi yönünde oy kullandı.
Böylece mahkemenin 2 kadın üyesi de soyadı hakkını savunurken, 15 erkek üyeden sadece 6’sı bu hakkın tanınması, 9’u ise reddi yönünde oy kullanmış oldu. Çoğunluğun görüşünü yansıtan gerekçeli kararda, kadının kocasının soyadını almasının “cinsiyet ayırımına dayanan bir farklılaşma yarattığı” savının yerinde olmadığı savunularak, “Durum ve konumlarındaki özellikler, kimi kişiler ya da topluluklar için değişik kuralları gerekli kılabilir” denildi.
Birliğin korunması
Gerekçede, itiraza konu “Kadın evlenmekle kocasının soyadını alır” kuralının aile birliğinin korunması ve aile bağlarının güçlendirilmesi başta olmak üzere, nüfus kayıtlarının düzenli tutulması, resmi belgelerde karışıklığın önlenmesi ve soyun belirlenmesi gibi kamu yararı ve kamu düzeni gerekleri nedeniyle kabul edildiği savunuldu. Karşı oy yazısı yazan Engin Yıldırım ise, “Neden kadının kocasının soyadını alması aile birliğinin teminatı olarak görülüyor da, bunun tersi, yani erkeğin karısının soyadını alması aile birliğinin göstergesi olarak görülmüyor?” diye sordu.