Milletin değil Tayyip'in vekilleri!

Ceren Özçelik yazdı, ''Ne mutlu Erdoğan'a ki ağzından çıkanı emir kabul eden vekilleri var...''

AKP Milletvekili Oktay Saral, partisinin lideri, ülkesinin Başbakan’ı Recep Tayyip Erdoğan’ın sözlerini ikiletmeden harekete geçti.

Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz günlerde ‘Kanuni’nin 30 yılı at üstünde geçti, yönetmenleri ve yapımcısını kınıyorum’ diyerek Muhteşem Yüzyıl’a sert çıkmış, üstüne bir de yargıyı göreve çağırmıştı.

Ne mutlu ona ki, sesine sözüne kulak veren birçok vekili ve vatandaşı bulunuyor. Hemen suç duyurusunda bulunuldu. Yetmedi, milletvekili Oktay Saral TBMM’ye kanun teklifi verdi dizi yayından kalksın diye.

Konuya, pardon Başbakan’ın düşünce ve isteklerine bu kadar duyarlı olarak vakit kaybetmeden harekete geçilmesi beni hiç şaşırtmadı.

Nitekim yine aylar önce kürtaj ve sezaryen doğum konusunda verdiği demeçlerin hemen ardından Sağlık Bakanlığı harekete geçmiş ve konuyla ilgili yeni yaptırımlar getirmişti.

Sanıyorum ki bu hükümette Erdoğan’ın ağzından çıkan her kelime birer emir kabul ediliyor. Ülkeyi siyasi bir parti değil, tek bir adam yönetiyor. Onun doğruları ve onun kanunları ile yürüyor işler. O’nun dışındakiler öyle pasif ve silik ki bu tür durumlarda ortaya çıkıp ‘kanun teklifi’ vermeleri, yönetmelik değiştirmeleri milletvekili ya da bakan oldukları gerçeğine gölge düşürüyor. Çünkü milletin değil bir nevi Erdoğan’ın vekilliğini yapıyorlar.

Biri de oradan çıkıp halkın içine girmiyor, halkın gerçek sorunları için çözüm bulmaya çalışmıyor. Bu mu yani? Bu ülkede, geçim derdine düşmüş insanların gerçek sorunu bu mu?

Oktay Saral, seçim bölgelerine gittiği zaman insanların kendilerine, dizi konusunda tepkilerini ilettiğini, gençlerin ‘Kanuni böyle miydi, Allah belasını versin o zaman’ dediğini öne sürüyor.

Ben kendisine gelen tepkilerin bunlarla sınırlı olmadığını düşünüyorum. Sayın Saral acaba gelen bütün tepkilere bu denli duyarlı mı yaklaşıyor?

* * * * *

Bu yıl üniversite harçları yine Erdoğan’ın talimatıyla kaldırıldı biliyorsunuz. Biri de çıkıp demedi ki, bundan önceki dönemlerde okumak için bir dolu para ödeyen gençlerin günahı neydi? Harç parasını ödemek için devlet kredisi alan, mezun olduktan sonra o kredileri faiziyle ödemek için senet imzalayan öğrencilerin durumunda adaletsizlik görmüyor musunuz?

Peki her gün, adeta izdihama uğrayan otobüslerde, insanları canından bezdiren o kalabalıklara bir çare üretmek aklınızın ucundan geçiyor mu?

Cumartesi Anneleri’nin haykırışlarını duymuyor olamazsınız. Mezarları bile olmayan evlatlarının yasını tutuyor, mütemadiyen sizlere sesleniyorlar. Onların sesini duymak için ayaklarına gitmeniz de gerekmiyor. Belirli medya kuruluşlarının her hafta yer verdiği bu dramı bildiğinizden ve fakat kulak tıkadığınızdan adım gibi eminim.

Gelir düzeyi ile şehitlik arasındaki ters orantıyı da dile getirdiler mi gittiğiniz seçim bölgelerinde?

Anlaşılan o ki Oktay Saral’ın bakış açısı, genel başkanının söylemleriyle çerçevelenmiş. Kendisine gelen sorunları, onun söylemlerine göre değerlendirip harakete geçiyor.

Ne eğitimdeki harç adaletsizliği, ne hastanelerdeki sefalet, ne yakınlarını kaybeden ne de 20 yaşında şehit olan yoksul insanlar… Sizin için bu halkın en mühim sorunu Muhteşem Yüzyıl!

AKP’li Saral katıldığı programda açıkladı: 2013 yılında Muhteşem Yüzyıl yayından kalkacak. Bundan sonra arkadaşlarımız Türk toplumunun aile yapısına uygun, gençlerimizi, çocuklarımızı rencide etmeyecek yapıda dizi yapacaklar. Artık bu tarz dizileri bin düşünüp bir yapacaklar.

En büyük tasamız çözüldü, milletçe gözümüz aydın.

Ceren Özçelik