Eski, ‘yeni rejim’ ve sol

12 Eylül askeri darbesinden büyük vurgun yiyen solun her türlü, son 25 yıldır bir rotasız...

Uzun zamandır sol neden tıkanıklığı aşamanın yolunu bulamıyor sorusu soruluyor. Sol, kriz üzerine tartışır duruyor ama bir arpa boyu yol alamıyor.

12 Eylül askeri darbesinden büyük vurgun yiyen solun her türlü, son 25 yıldır bir rotasız.

Solun ulusalcısı da, özgürlükçüsü de, liberali de, devrimcisi de, sosyal demokratı da, demokratik solu da kendi yolunu çizmeyi başaramadı.

Ulusalcısı iyice milliyetçilik batağına saplandı. Özgürlükçüsü liberalizme doğru yelken açtı. Liberali, piyasaya tapar oldular ve muhafazakâra öykünmeye başladılar. Devrimciler, iktidarın yaratığı korkuyla statükoculuğa doğru savrulup duruyorlar.

Bu süreçte AKP’nin yaratmakta olduğu olanakların ve fırsatların değerini bilememe hali, solun toplum nezdinde ki, kıymetini tümden yitirmesini getireceğe benziyor.

19 Mayıs törenleri üzerine yaşanlara,  CHP il kongreleri vesilesiyle çıkan tartışmalara, hatta tüzük kongresiyle kızışan iç gerilimde sarf edilen sözlere, iddialara, tezlere bakıldığı bu konun ne derece vahim hal aldığını görmek mümkündür.

Diğer sol çevrelerin durumu da CHP’nin durumunun başka versiyonunu oluşturuyor.

Hiç kuşkusuz solun bu durumda olmasının birçok nedeni söz konusudur. Esas sorunlardan birini CHP liderinin yeni CHP iddiasıyla yola çıkıp, yeni olan her şeyin kutluğuna eski ait bir şey eklemesinde gizli.

AKP’nin kurma yolunda hızla ilerlediği yeni rejimine karşı mücadelede, eski rejimi savunma çizgindeki siyasal hatla bu güne ait inandırıcı ve güven verici siyasal özne olmaz   

Bunun en tipik örneklerinden birini,  sürmekte olan soruşturmalar, yargılamalar karşısında nasıl tutum alınacağı meselesi oluşturuyor.

Terörle Mücadele Kanunu’nu sistem muhaliflerini ezmek ve ortadan kaldırmak için icat ettikleri rejimin yerine, yeni bir rejimde yarattıkları canavarın pençesine düştüklerinde, feryat etmeye başlamaları ne derece solun, dört elle sarılacağı bir durumdur.

Bu sorunun yanıtı 21.yıl solunun evrensel değerlerini ve demokrasi anlayışını ortaya çıkarmaktadır.

Sol, AKP’nin yeni rejimine karşı mücadelesini eski rejim sahipleriyle kol kola yürütemez. Sol böyle yapmaya başladığında sol olmaktan çıkar.

AKP korkusu, solda bu türden bir savrulmaya yol açtı. Ama süreçte sol, 21. yüzyıl solu olamaz. Ayak takımıyla buluşamaz. 

Toplumun değişim gücü sol ise,  ayak takımıyla buluştuğunda gerçekleşecektir. 

Hakan Tahmaz