Tarih:
22.11.2012
57 bin CHP'li AKP'li çıktı!
Mustafa Mutlu yazıyor, ''Bu çifte üyelik kayıtları, Türk siyasetinin en büyük sahteciliğinin ipuçlarıdır!''
Şenol Geçmiş, otuzlu yaşlarında, pırıl pırıl bir “yerel siyasetçi...”CHP Edirne Merkez İlçe Örgütü‘nün teşkilattan sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi... Kendisini yıllardır tanırım, Edirne’ye her gittiğimde mutlaka buluşuruz. Öylesine saf, öylesine ilkeli bir “Trakyalı”dır ki, mangal gibi yüreği vardır.
Çalışkandır, üretkendir, sempatiktir.
Damarını kesseniz CHP akar. Sadece o değil, bütün ailesi CHP‘lidir...
Duydum ki meğer Şenol hepimizi kandırmış; aslında sıkı bir AKP‘liymiş!
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı partilerin üye kayıtları üzerinde başlattığı araştırmada, Şenol‘un AKP üyesi olduğunu belirlemiş!
Çünkü AKP Edirne Merkez İlçe Örgütü‘nün kayıtları Şenol‘un, 15 Aralık 2003 tarihinde AKP’ye üye olduğunu gösteriyormuş... Yetmemiş; CHP yöneticisi bu kardeşimiz, 2011 genel seçimlerinde AKP‘nin sandık görevlisi olarak bile gösterilmiş... Yargıtay Başsavcılığı, bu belgeler üzerine Şenol‘un CHP‘deki merkez ilçe örgütü yöneticiliğini ve üyeliğini düşürmüş!
Tahmin edebileceğiniz gibi bizim yağız Trakyalı, neye uğradığını şaşırmış durumda. Öyle ki, dokunsanız ağlayacak.
Yemin billah, değil üye olmak ya da sandık görevlisi olarak çalışmak; AKP‘nin kapısından bile geçmediğini anlatmaya çalışıyor.
2003‘ü bilmem ama 2011‘de Şenol‘un “nerede” olduğunu en iyi bilenlerden biri de benim: CHP‘de yine aynı görevi yapıyordu ve partisi adına beni haftada en az iki kez arıyordu. Seçimlerden CHP‘nin zaferle çıkması için gecesini gündüzüne katmıştı!
İl başkanı bile var!
Ben buraya kadar sadece Şenol‘un başına gelenleri yazdım ama bugün CHP örgütünün tamamına yakını bu tür olaylarla çalkalanıyor!
Sadece Edirne‘de aralarında parti yöneticilerinin de olduğu 400 CHP‘linin AKP‘de kaydı bulunmuş...
CHP Yozgat İl Başkanı Onur Kaytan‘ın bile AKP üyesi olduğu (!) görülmüş. Yozgat‘ta AKP üyesi görünen CHP‘lilerin sayısı 381 kişiymiş
Rize‘de CHP İl Sekreteri İsmail Durmuş ile CHP Merkez İlçe Başkanı Recep Durmuş‘un eşi İffet Durmuş‘un da aralarında yer aldığı 217 kişinin AKP‘de kayıtlarına rastlanmış.
Konya‘da ise bin 455 kişi CHP‘li olduklarını sanırken, haberleri bile olmadan AKP‘ye geçivermiş!
Tek tek uzatmaya gerek yok; ülke genelinde bu sayı tam 57 bin kişiye ulaşıyor!
AKP ve CHP susuyor!
Bu kişilerin geçmişleri ortada:
Hepsi isyan içinde ve “Birileri bizim yerimize sahte imza atarak AKP’ye üye olmamızı sağlamış. Bunların bulunmasını ve yargılanmasını istiyoruz” diyor.
Ama Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, bu isyanları ve “açık irade beyanlarını” dikkate almayıp, AKP‘de kaydı bulunanların CHP‘deki üyeliklerini ve doğal olarak yöneticiliklerini iptal ediyor!
İşin ilginci, her konuda kavga eden AKP ve CHP yöneticileri, bu büyük “sahtecilik” olayı konusunda dut yemiş bülbülü oynuyor!
Canı yananlardan başka hemen herkes, başka bir ülkede siyasetin gündemini değiştirecek bu büyük skandalı görmezden geliyor...
Sahtekârlar nerede?
İddia ediyorum:
Bu çifte üyelik kayıtları, Türk siyasetinin en büyük sahteciliğinin ipuçlarıdır!
Haberleri bile olmadan, sahte imzalarla başka bir partiye üye yapılan insanlara fatura kesmek çözüm değil...
Eğer halkın siyaset kurumuna güvenmesini istiyorsak; bu büyük sahteciliği yapanlar tek tek bulunmalı ve hesap vermeli!
*****
Terim!
Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim, Manchester United zaferinden sonra yaptığı açıklamada başkanına, futbolcularına ve taraftara teşekkür etti. Bir de Başbakan‘a... Neymiş, Başbakan maçtan önce kendisini arayıp başarı dileklerini iletmiş!
Sayın Terim:
Başarı dilemek için Başbakan‘dan başka hiç kimse sizi aramadı mı? Aradıysa, neden canlı yayında onlara da tek tek teşekkür etmediniz? Başbakan‘ı farklı kılan şey nedir?
Bu tür özel teşekkürlerin sizi dinleyenler tarafından farklı algılanabileceğini bilmiyor musunuz?
Ve son soru:
Siz de eski öğrenciniz Hakan Şükür gibi AKP‘den siyaset yapmaya mı hazırlanıyorsunuz?
*****
Günün sorusu
Fuhuş amaçlı organize suç örgütünü azmettirmek ve fuhuşa aracılık etmek suçlamasıyla tutuklanan Cübbeli Ahmet Hoca cezaevinden mesaj göndermiş ve “Beni buradan çıkarırsanız emniyet, yargı ve hükümet gibi kurumların aleyhine konuşmayacağım” demiş... Sorum ortaya:
Adam Türkiye’yi nasıl çözmüş; değil mi?
*****
Özel’den özel ziyaret!
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, Suudi Arabistan‘da Gülen cemaati tarafından kurulan okulu ziyaret etmiş. Ayrılışı sırasında da minik öğrencilerin, “En büyük asker bizim asker” sloganıyla uğurlanmış!
Sayın Özel:
Bir asker olarak, dini bir cemaatin açtığı okulu ziyaret etmeniz, görev tanımınızın dışına çıktığınızı göstermez mi?
Bu ziyaret için sizi kim ya da kimler ikna etti?
Gülen cemaatine nasıl bakıyorsunuz?
Bir soru da yakın bir geçmişe kadar, “Asker neden her şeye karışıyor; kendi işine baksın” diyen liboş ve cemaat yalakası kalemlere ve siyasetçilere:
Bakın, asker yine kendi işini yapmadı!
Bunu da eleştirebilecek misiniz?
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları