Tarih:
27.09.2013
‘Ağır aşk’ın öyküsü!
Bu ''aşk''ın taraflarını ve ''ürünlerini'', yürekten kutluyor ve ''özlemsiz'' nice yıllar diliyorum.
“26 Eylül 2013 Canım Şulem,Asli takvime göre 42 yıllık…
Resmi takvimce 39 yıllık aşkla…
Milyar yıllık özlemle… Seninleyim.
Doğu Perinçek”
Yukarıdaki satırlar dün yazıldı. Doğu Perinçek tarafından… Ve Silivri’deki “kapalı görüş ”ten sonra, avukatı tarafından elden verildi. Şule Perinçek’e…
42 yıllık aşk, 39’uncu evlilik yıldönümünde bir kez daha canlandı!
Cemal Süreya, “Övünme” isimli şiirinde yazar: Bu büyük şairin bir şiiriyle “tavladı” Doğu Bey, Şuleyi… İşte o aşk, zincirlere, parmaklıklara, zindanlara, hücrelere, rağmen 42 yıla ulaştı bugün!
Kızı Kiraz’ın doğumunu göremedi Doğu Perinçek; firariydi! Sonrasında ise cezaevinde…
Oğlu Mehmet iki buçuk yaşındaydı, tekrar cezaevine girdiğinde….
Çan’ı üç buçuk yaşında bırakıp, yine demir kafeslerin
arkasına koydular onu..
Şimdi de altı yıldır Silivri’de!
Yani torunu Mercan, onu hep “dışarıya çıkmaz bir abidede” olarak biliyor…
Dede torun el ele tutuşup bir kez olsun parka bile gidemedi henüz!
42 yıllık aşkın tam 19 yılı ayrı geçti:
Doğu Perinçek cezaevinde; Şule haftada bir gün Mamak, İstihbarat Okulu, Diyarbakır, Haymana, Tekirdağ ve Silivri cezaevlerinin yollarında!
★ ★ ★
Peki; ne yaptı Doğu Perinçek bu zulmü hak edecek?
Özeti e söyleyeyim:
Bu ülkeyi kendisinden ve belki de Şule’den daha çok sevdi!
Ve bu “ağır aşk”ın cezası, hep “ağır ceza mahkemeleri”nde kesildi!
“Milyar yıllık özlemle seninleyim” diyor Doğu Perinçek, 39 yıllık karısı Şule’ye…
Bu “aşk”ın taraflarını ve “ürünlerini”, yürekten kutluyor ve “özlemsiz” nice yıllar diliyorum.
GÜNÜN SORUSU
Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy santrallarının özelleştirilmesine karşı çıkan işçiler, “Biz de teröristler gibi dağa çıkarsak, belki sesimiz duyulur” diyerek Milas’taki Sodra Dağı’na tırmanmış… Fotoğraflara bakıyorum, hepsinin elinde Türk bayrağı var… Sorum onlara:
Dağa çıkmanın yetmediğini, bu ülkede sadece elinde PKK paçavrası olanların dikkate alındığın gerçekten bilmiyor musunuz?
Milyarlarca liralık kevgir!
Ödediğimiz her 100 liralık verginin 6 lirası güvenliğe ve adalete ayrılıyor… AKP iktidarı son 11 yıldır, bu paranın önemli bir bölümünü cezaevi yapımına harcıyor.
Deyim yerindeyse Türkiye, bu dönemde “cezaevi cenneti”ne döndü!
2002’den bu yana toplam kapasitesi 15 bin 791 olan 230 cezaevi kapatılırken, bunların yerine toplam kapasitesi 71 bin 169 olan 98 cezaevi devreye girdi.
Ceza infaz kurumlarının kapasitesi iki katına çıktı.
İktidar, önümüzdeki beş yılda ise 207 adet yeni cezaevi yapmayı hedefliyor!
Harcanan bunca paraya karşın, dün gördük ki, bazı cezaevleri ‘‘kevgir” olmaktan hâlâ kurtulamamış!
Bingöl M Tipi Cezaevi’nde kalan 18 PKK’lı firar etti!
Hem de filmlerdeki gibi, tünel kazarak!
Üstelik bu ilginç olay, üç tutuklu ya da hükümlüye bir görevlinin düştüğü bir cezaevinde meydana geldi.
Bu ülkeye hizmet veren Genelkurmay’ın eski Başkanı İlker Başbuğ’un, İnönü Üniversitesi’nin eski Rektörü Fatih Hilmioğlu’nun, işçi Partisi lideri Doğu Perinçek’in, gazeteci Tuncay Özkan’ın kaldığı Silivri’de sivrisineğin bile “firar etmesi” imkânsız ama…
İktidarın pazarlık masasına oturduğu PKK’lılar, günlerce tünel kazıp bulundukları cezaevinden kaçıyor; kimsenin haberi olmuyor!
Söylenecek tek söz var:
Yuh!
Ses sistemi
Türkiye Büyük Millet Meclisi, önümüzdeki hafta açılacak!
Meclis Başkanlığı yaz tatilinde boş durmamış ve salonda büyük bir tadilata gitmiş. Mermerler parlatılmış, ışık ve ses sistemleri yenilenmiş…
Ses sistemi deyince, aklıma geldi:
Keşke bu işi Digitürk’e verselerdi.
Kürsüye bir muhalif vekil mi çıktı; iktidarı mı eleştiriyor?
Digitürk’ün kuracağı sistemle, vekil beyin sesi hemen kısılır, yerine iktidarı öven bir hatibin sözleri ekleniverirdi!
Ne de olsa Digitürk bu konuda uzman!
Böyle bir işi ondan daha iyi yapacak bir kurumun çıkacağına ihtimal bile vermiyorum…
GÜNÜN İSYANI!
Gaziantep’te okullara ek derslik yapmak için ayrılan bütçe, AKP’li II Genel Meclisi üyelerinin oylarıyla, kaymakamlara alınacak makam arabalarına tahsis edilmiş. İsyanım, bu karan veren AKP’li üyelere:
Akıl dağıtılırken neredeydiniz?
Mustafa Mutlu - Aydınlık
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları
