loading
close
SON DAKİKALAR

AKP’yle Cemaat yeniden anlaştı mı?

Mustafa Mutlu
Tarih: 10.04.2014

Mustafa Mutlu; Fethullah Gülen Cemaati’yle AKP arasındaki savaş, seçimlerden sonra bıçakla kesilmiş gibi aniden bitiverdi.

Sizin de dikkatinizi çekti mi bilmem; Fethullah Gülen Cemaati’yle AKP arasındaki savaş, seçimlerden sonra bıçakla kesilmiş gibi aniden bitiverdi.
Sekiz gündür ne kaset var, ne tehdit!
Cemaat, eski yol arkadaşı AKP’yi yerden yere vurmuyor, yasal ya da yasadışı yollardan yapılmış dinleme kayıtlarını internete koymuyor; Başbakan da Fethullah Gülen’e ve müritlerine hakaret etmiyor...
İşin ilginci, AKP’lilerin ısrarla, “Seçimlerden hemen sonra paralel devlete (cemaat) yönelik büyük bir terör örgütü operasyonu başlayacak” iddiası da en azından şimdilik fos çıktı!
Diyelim ki Fethullahçılar’ın susmasının, ellerindeki kasetleri tedavüle sürmeyi kesmesinin nedeni YouTube’un kapatılması...
İyi de daha bir hafta önce ağzından köpükler saça saça Fethullah Gülen’i vatan haini ilan eden ve mutlaka hesap soracağını söyleyen Başbakan’a ne oldu?
***
Bu soruyu sorduktan sonra Taha Akyol, Fehmi Koru, Hasan Cemal, hatta Mehmet Barlas gibi yapıp ahkam kesmeye başlayabilirdim.
“Efendim şöyle oldu da bu yüzden her iki taraf da biraz temkinli olmaya karar verdi” diye bilgiçlik taslayabilirdim.
Ama yapamam:
Çünkü bu tür “kirli ilişkiler” benim uzmanlık alanıma girmez!
Komplo teorisi üretmek, sahneye konan yeni stratejileri analiz etmek falan hep sözünü ettiğim bu isimlerin işi...
Ben 32 yıldır yaptığı mesleğini sadece soru sormaktan ibaret gören bir gazeteci olarak yine bunu yapabilirim. O yüzden soruyorum:
Fethullah Gülen Cemaati’nin elindeki kasetler bitti mi?
Bitmediyse, “Gelecek Program”, ne zaman gelecek? Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden hemen önce mi? Cemaat, o seçimlerde kimi destekleyecek? CHP’nin mi, yoksa Gül’ün mü yanında olacak? Ya da CHP, Gül’ü aday gösterip Cemaat’in işini mi kolaylaştıracak?
AKP, devletteki özellikle de emniyetteki ve adliyedeki Fethullahçıları ayıklamaya devam edecek mi?
Edecekse yerine bu kez hangi tarikatı seçecek?
O tarikat, yurtdışı çevrelerde kabul görecek mi?
Görmezse; yurtdışı çevreler AKP’nin başına çorap örmeyecek mi?
Ya da sürpriz bir gelişme olup Erdoğan ile Gülen barışacak mı? Eskisi gibi kol kola giremeseler bile birbirlerini vurmaktan vazgeçecekler mi?
Dedim ya ben soru sorarım. Sorduğum bu soruların birinin bile yanıtını bilmiyorum.
Çünkü “derin devletin gazetecisi” değilim; sadece gördüğümü yazarım.
Bugünkü tabloda gördüğüm manzara şu:
İktidarla Cemaat, ne oldu da birbirini boğazlamaktan vazgeçti?
Emin olun bu sorunun yanıtı, Türkiye’nin ve hepimizin geleceğini şekillendirecek!

MÜHÜR!

Hatırlarsınız; yerel seçimlerden bir hafta önce İstanbul Esenyurt’ta İlçe Seçim Kurulu Başkanlığı’ndan otuza yakın “Evet” yazılı mühür ve çok sayıda oy pusulası çalınmıştı.
İstanbul İl Seçim Kurulu Başkanlığı da Esenyurt’taki sandıklarda “Evet” yazılı mühürleri değil, “Tercih” yazılı mühürleri kullanma kararı almıştı.
Gelin görün ki Esenyurt’ta yapılan ve AKP adayının kazandığı seçimlerde sandıklardan hem “Evet”, hem de “Tercih” mühürlü oy pusulaları çıkmış.
İddia ediyorum:
“Evet” yazılı mühürleri o sandıklara attıran düzenbazları bulduğumuz an; Türk siyasetinin temizlenmesi hareketini başlatabiliriz!

GÜNÜN SORUSU

Necmettin Erbakan’ın vefatının ardından, üç çocuğu miras için birbirine girmişti... Mahkeme, mirası kardeşler arasında eşit bir şekilde paylaştırmaya karar vermiş. Peki; ne varmış Erbakan’ın miras listesinde? Çok sayıda bina, daire, arsa, tarla, bahçeli ev, ayrıca biri kâğıt biri un fabrikası olmak üzere iki fabrika, 1 milyon 230 bin 500 dolar ve 13 milyon lira değerinde 148 kilo altın! Sorum basit:
Siyasete girmeden önce İTÜ’de hoca olan Erbakan, bu serveti at yarışından mı kazandı?

TÜKETMİYORUM, ÇÜNKÜ...(6) YİRMİ BİNE YAKLAŞTIK!

Seçim şokundan hemen sonra başlattığımız “TÜKETMİYORUZ” kampanyası, tahmin ettiğimden de büyük bir ilgiyle “örgütlenmeye” devam ediyor!
“Madem üretim, yerini tüketime terk etti; o zaman biz de tüketimden gelen gücümüzü kullanalım” yönündeki önerim geniş kitlelerden destek buldu.
İnanması zor ama katılımcı sayısı bir haftada 20 bine dayandı; bu hafta sonu için hedefimiz 100 bine ulaşmak!
Hadi dostlar; henüz katılmadıysanız (TÜKETMİYORUM'a destek olmak için LÜTFEN TIKLAYIN) adresinde hepinizi bekliyoruz...
Gelin ki dünyaya parmak ısıtacak bir “pasif direniş” hareketinin ateşini bir an önce hep birlikte yakalım.
Hileyle, rüşvetle bizi sandık başında yendiklerini sananlara gerçek gücümüzü gösterelim!

GÜNÜN İSYANI!

Dünkü gazetelerde çarşaf gibi haberi vardı; Başbakan, İstanbul Boğazı’ndaki Üçüncü Köprü inşaatını, helikopterle denetlemiş...
Eminim ki birçok saf vatandaş da bu “denetleme” gerekçesine inanmış, hatta içinden, “Helal olsun vallahi, adam nasıl da çalışıyor” diye geçirmiştir! Benim içimdeki ses ise, “Siz öyle sanın. Helikoptere binip, köprüye giden yolun çevresinde arazi beğendi” diyor! İsyanım, içimdeki sese:
Hiç öyle şey olur mu? Bizim Başbakan böyle bir şey yapar mı? Amma da fesatsın!

Mustafa Mutlu - Aydınlık

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları