Artık hepimiz ‘terbiyesiz herif’iz!

Mustafa Mutlu; Fena sinirlendim; içimden, geçen yıl zor bela bıraktığım sigaraya, sırf o rahatsız oluyor diye yeniden başlamak geliyor!

Cumhurbaşkanı Erdoğan, pazar günü Esenler’de katıldığı açılış şovundan sonra semtte dolaşırken bir kafede oturan ve kendisini alkışlamayan bazı gençleri görmüş...
Tabii; bu durum, kendisini fazlasıyla sinirlendirmiş!
Sigara içmelerini bahane ederek, gençlere ceza kesilmesini istemiş...
O kafeye zabıta göndermiş! Sonra da onlarca kameranın kayıtta olduğunu bildiği halde konuşmaya devam etmiş:
“Terbiyesiz herif, Cumhurbaşkanı söylüyor, hâlâ içmeye devam ediyor...”
İyi de Cumhurbaşkanı o gençlerin anası mı, babası mı, karısı mı, kocası mı; nasıl karışır böyle bir şeye?
Ona ne?
***
Hatırlarsınız, T.C’yi tabelalardan indirmeye kalktılar; Facebook’ta ve Twitter’da milyonlarca kullanıcı, isminin başına “T.C”yi ekledi..
Gezi Parkı’na AVM kondurulmasına karşı çıkanların “birkaç çapulcu” olduğunu söyledi; sosyal medyadaki isimler bu kez “TC, Çapulcu”yla başlar oldu.
Ardından Atatürk’ü ve İsmet İnönü’yü kast ederek, “İki ayyaş” dedi; Milyonlarca isim, “TC, çapulcu, ayyaş”a dönüştü...
Bu üçlüye şimdi bir de “terbiyesiz herif” eklendi... Açın Facebook’u göreceksiniz; isimlerini, “TC, çapulcu, ayyaş, terbiyesiz herif” yapanların sayısı hızla artıyor.
***
Cumhurbaşkanı, devletin en tepesindeki isimdir. Saygı duymamız, yakınımızda olduğu zaman ceketimizi ilikleyip ayağa kalkmamız gerekir.
Ama... Recep Tayyip Erdoğan gittiği hiçbir yerde bu ilgiyi ve saygıyı görmüyor. Görmeyince de çıldırıyor!
Çünkü insanları aşağılaya aşağılaya makamına duyulmasına gereken saygıyı yok etti.
Temel kuraldır:
“Say beni, sayayayım seni!”
Sen her fırsatta benimle kavga edersen biz de beklediğin o saygıyı sana göstermeyiz!
İkide bir göstermelik olarak, “77 milyon vatandaşımı kucaklıyorum” diyorsun ya; kucaklama... İstemiyoruz!
Yeter ki gırtlağımıza çökme!
İçkimize, sigaramıza, Ö-ZEL HA-YA-TI-MI-ZA KA-RIŞ-MA!
Düş yakamızdan!
***
Fena sinirlendim; içimden, geçen yıl zor bela bıraktığım sigaraya, sırf o rahatsız oluyor diye yeniden başlamak geliyor!
Eminim şu anda milyonlarca “sigara emeklisi” benim gibi düşünüyor...
Sigaraya başlamasak da o şahıs bilmeli ki:
Hepimiz “terbiyesiz herif”iz!
HUBER! (13)
Önceki Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün ve ailesinin “Huber Köşkü’nü işgal eylemi” devam ediyor!
Cumhurbaşkanı “izliyor!”
Cumhurbaşkanlığı bürokratları “izliyor!”
İktidar “izliyor!”
Ana muhalefet “izliyor!”
Yargı “izliyor!”
Polis “izliyor!”
Gazeteler, televizyonlar “izliyor!”
Sivil toplum örgütleri “izliyor!”
Vatandaş “izliyor!”
Hatta birileri (!) haber gönderip, “Yazsın bakalım, daha ne kadar yazabilecekse... İzliyoruz” diyor!
***
Film mi çeviriyoruz arkadaşlar?
Birileri de “izlemekten” vazgeçip artık “gereğini” yapsın!
GÜNÜN SORUSU
Cumhurbaşkanı dün yine Berkin Elvan’dan söz etmiş...
“Gezi’de hayatını kaybeden bir çocuğu günlerce malzeme yaptılar, reklam için. ‘Ekmek almaya gitti’ diyorlar; yalan. Gaz atarken fotoğrafları var” demiş... Eylemcilerin taş ve hatta molotof kokteyli attıklarını biliyoruz ama “gaz” attıklarını ilk kez duyduk... Sorum size:
Cumhurbaşkanı sizce ne demek istemiş olabilir?
ZAMANINDA DOĞRANMAYAN SOĞAN, YEMEĞİN TADINI BOZAR!
Balyoz davasında yeniden yargılama dün başladı.
Silivri’deki “özel görevli” mahkemenin, sanıkların ısrarlarına karşın dinlemeyi reddettiği önceki Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök ve önceki Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman ‘tanık’ sıfatıyla ifade verdi.
Her ikisi de sanıklara yöneltilen “darbe yapacakları” iddiasıyla ilgili bir bilgiye sahip olmadıklarını söylediler.
Böylece kumpas tamamen çöktü...
***
Hatırlarsınız Hilmi Özkök, tanık olarak çağrılmasa bile konuyla ilgili açıklama yapmasını isteyen asker ailelerine, “Ben kasaptaki ete soğan doğramam” diye yanıt vermişti.
Şimdi bu iki eski komutana soruyorum:
Ne olurdu; çıkıp konuşsaydınız, dün açıkladığınız gerçekleri iki yıl önce açıklasaydınız?
Omzunuzdaki yıldızlar mı dökülürdü?
Diliniz mi aşınırdı?
Hiçbir şey olmazdı... Sadece iktidar mensuplarını birazcık kızdırırdınız; o kadar!
Ama bugün böyle bir sorun da kalmadı. Çünkü iktidarla bu operasyonu sürdüren cemaatin yolları ayrıldı. Yani siz; kendinizi garantide hissettiğiniz anda konuştunuz. Bir askere söylenecek en son sözdür bilirim ama sizin bu korkaklığınız yüzünden dava arkadaşlarınız boş yere hapis yattı.
***
O et, kasapta değil; ocaktaydı; siz laf cambazlığı yaparak soğan doğramaktan kaçındınız beyler!
Tarih, bunu aynen böyle yazacak!
GÜNÜN İSYANI
IŞİD’le savaşmaları için Türkiye üzerinden Kobani’ye gönderilen ve PKK sempatizanları tarafından kahraman (!) gibi yolcu edilen peşmergelerin 20’si firar etmiş... Bunlardan 9’u yakalanmış ancak 11’i Türkiye toprakları üzerinde izlerini kaybettirmeyi başarmış... İsyanım bunlara umut bağlayan bölünmecilere:
Kendinizi nasıl hissediyorsunuz?

Mustafa Mutlu - Aydınlık