Tarih:
20.01.2015
‘Çözüm nedir?’ diye soranlara
Mustafa Mutlu, Türkiye Barolar Birliği Başkanı, sevgili dostum Metin Feyzioğlu, idealist bir aydındır.
Türkiye Barolar Birliği Başkanı, sevgili dostum Metin Feyzioğlu, idealist bir aydındır. Herkes karamsarlığa boğulmuşken, o “umut da umut” diye ortalığı ayağa kaldırır! Felsefesini şu sözlerle açıklar: “Hayatımızda umutsuzluğa yer yoktur. Başkalarının umutsuzluğa kapıldığı yerde inancımız, umudumuz olur.” *** Bu düşüncedeki bir insan elbette katıldığı her toplantıda, “İyi de nasıl olacak bu?” sorusuyla karşılaşır... Metin de bu soruyu binlerce kez duymuş olmalı ki kafasındaki “çıkış yolu”nu bir bütün halinde anlatmanın zamanı geldiğini görmüş... Sonra da bunu bir kitap haline getirmiş... 444 sayfalık kitabın ilk 388 sayfası, Metin Feyzioğlu’nun açılış, panel, konferans, seminer ya da televizyon programlarında, eylemlerde yaptığı konuşmalarının özetinden oluşuyor... Feyzioğlu’nun bunlara uzun, uzun yer vermesinin nedeni; aslında hepsinin, bugün anlattığı “çıkış yolu”ndan izler içermesi... Kitabın önsözünde, “çıkış yolu”nu dayandırdığı felsefeyi de şöyle özetliyor: “Anadolu’nun hafızasını, geleneklerini, yaşam biçimini oluşturan, iz bırakan Veliler ile Atatürk’ün akılcı, bilimci, ışıklı yolu bir değerler sistemi olarak “ÇIKIŞ YOLU”muzdur. Bugüne kadar biri öbürüne alternatifmiş, biri ötekini reddedermiş gibi sunulan, öyle algılatılmak istenen değerlerimizden her biri, bir sütün olarak ‘çıkış yolu’nun yapı taşlarıdır.” *** Peki; nedir “çıkış yolu”nun mihenk taşları? Bu da kitabın ikinci bölümünde anlatılıyor... Ben buraya sadece konu başlıklarını alıyorum... Özetle söylemek gerekirse; Metin Feyzioğlu’nun çalışmasını beğenir ya da beğenmezsiniz... Eksik ya da hatalı bulursunuz... Önemli olan, onun bu sorumluluğu hissedip “çıkış yolu” reçetesi hazırlamasıdır. Sevgili dostumu kutluyor ve heyecanına yürekten katılıyorum. ÇIKIŞ YOLU Türü: Araştırma-inceleme Yazan: Prof. Dr. Metin Feyzioğlu Yayınevi: Bilgi Yayınevi Baskı tarihi: 2015, Ocak Sayfa sayısı: 444 Fiyatı: 25 lira. *** FEYZİOĞLU’NUN ÇIKIŞ YOLU HARİTASI Bir: Cumhuriyet eşitlik üzerine kurulmuştur. İki: Hiçbir devlet kuruluş felsefesini terk ederek yaşayamaz. Kuruluş felsefesini terk etmek, başka bir rejim, başka bir devlet kurmak anlamına gelir. Üç: Sadece laik devlette eşit vatandaşlık vardır. Dört: Sosyal devlet, bizi millet yapan eşit vatandaşlık paydasının kurucu unsurudur. Beş: Üstünlerin hukuku değil, hukukun üstünlüğü egemen olmalıdır. Altı: Silahlı Kuvvetler, Emniyet Teşkilatı ve MİT, birbirlerine karşı güçler olarak konumlandırılamaz. Bunlar devletin ve vatandaşın menfaati için, kendi sınırlarını bilerek, koordinasyon içinde çalışmalıdır. Devlet gibi devlet, bu kurumları böyle çalıştırır. Yedi: Sandığı küçümseyen, halkı küçümser. Oysa siyaset, sadece halka hizmet için yapılmalıdır. Sekiz: Parti için demokrasi olmazsa olmazlarımızdandır. Dokuz: Siyasetin amacı kavga etmek değil, halka ihtiyaç duyduğu en kaliteli hizmeti el birliğiyle vermektir. On: Yasama ve yürütme; yargıyı şekillendirmeye çalışmamalı, verdiği kararlara müdahale etmemelidir. Yargı da kendini asama ve yürütme organının yerine koyarak siyaseti şekillendirmeye kalkışmamalıdır. On bir: Çağdaş demokrasilerde yönetenler ve yönetilenler değil; kamu görevlileri ve onların hizmet etmekle yükümlü olduğu halk vardır. On iki: İktidarın gücünü kutsayan, hizmet makamlarını vatandaşın üzerinde gören hiçbir baskıcı yönetim kalıcı olamaz. On üç: Devletin, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü, her bireyin eşit vatandaşlık hakkının güvencesidir. On dört: Şahsiyetli bir dış politika, hiçbir komşu ülkeye tehdit oluşturmamak, milli menfaatleri üstün tutmaktır. On beş: Köklerimizden gelen değerlerimizi, bugünün bilimsel gelişmeleri ve özgürlük anlayışıyla birleştirerek, bu karanlık tablodan çıkacağız. On altı: Kürt sorununa, insan hakları ve demokrasi cephesinden yaklaşmalıyız. On yedi: Fırsat eşitliği, eşit vatandaşlığın ete kemiğe bürünmüş halidir. On sekiz: Kalkınmanın yolu demokrasiden geçer. On dokuz: Bilim ve sanat, çağdaş toplumun iki kanadıdır. Biri eksik olursa toplum yükselemez. Devlet sanatı şekillendirmeye kalkışamaz, sanatın önündeki engelleri kaldırır. Yirmi: Her çocuk ayrıcalıklıdır. Keşfedilmeyi bekleyen yetenekli binlerce çocuğumuzu eğitmek için her imkanı seferber etmeliyiz. Yirmi bir: Eğitimde en çağdaş bilimsel yöntemler uygulanmalıdır. Eğitim hayatı anlamak ve anlamlı kılmak için, hayat boyu olmalıdır. Hiçbir parti, eğitimi siyasete malzeme yapmamalıdır. Yirmi iki: Her vatandaşımız, kaliteli güvenilir sağlık hizmetini, devletin sağlık güvencesi altında almalıdır. Sağlıkta öncelik kâr değil, insan hayatıdır. Yirmi üç: Kadınlar başarırsa Türkiye başarır. Kadınların her düzeyde iş gücüne katıldığı bir toplumun yönü, daima çağdaş uygarlıktır. Yirmi dört: Çağdaş toplumun yolu kadın erkek eşitliğinden geçer. Yirmi beş: Emekçi, emeğinin karşılığını alın teri kurumadan almalıdır. İşçiler alın terlerinin karşılığını alamazlarsa toplumsal barış sağlanamaz. Yirmi altı: Emeklilik, hayatın yeni bir heyecanla kucaklanacağı altın bir dönemdir. Büyüklerimiz başımızın tacı, evlerimizin bereketi ve neşesidir. Yirmi yedi: Esnaf ve sanatkarlarımızın refaha kavuşturulması, milli meselemizdir. Yirmi sekiz: Türkiye artık üretmeye, kaldığı yerden devam etmek zorundadır. Yirmi dokuz: Borç yükü altında ezilen halkı sarıp sarmalamaya ve ayağa kaldırmaya mecburuz. Yatırım olmadan, istihdam olmaz. Otuz: Devlet yatırımcının ve iş sahibinin yakasına her aşamada yapışıp yatırım yaptığına, iş kurduğuna pişman etmekten vazgeçmelidir. Mustafa Mutlu - AydınlıkÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları