loading
close
SON DAKİKALAR

Ergenekon'un lideri Ekmeleddin Bey mi?

Mustafa Mutlu
Tarih: 01.07.2014

Mustafa Mutlu; İyi de Ekmeleddin Bey madem Kemaleddin (!) Kılıçdaroğlu'nun söylediği kadar demokrat...

Ben Ankara Milletvekili Emine Ülker Tarhan'la nerede tanıştım biliyor musunuz?

Silivri'de, cezaevi kompleksi içinde yapılan Ergenekon ve Balyoz duruşmalarında...

Bu duruşmaların çoğunu hem milletvekili, hem de hukukçu olarak izledi.

Sanık avukatlarıyla konuştu, izlenimlerini aktardı.

Yeri geldi; mahkeme heyetini protesto etti.

Salon dışında halka gaz sıkan jandarmaların önüne geçti.

***

Emine Ülker Tarhan'ın bu iki davayı yakından izlemesinin önemli bir nedeni, dört milletvekilinin sanıklar arasında olmasıydı.

Sinan Aygün tutuksuz olarak yargılandı ama Mustafa Malbay, Mehmet Haberal ve MHP'li Engin Alan uzun süre tutuklu kaldılar.

Bu ne biçim bir örgütse; bu örgüte üye olmaktan ya da darbe girişiminde bulunmaktan sanık olan milltvekillerinin hiçbiri, kendilerini mahkemede ve cezaevinde yalnız bırakmayan milletvekili arkadaşlarının şimdi yüzüne bile bakmıyorlar!

Emine Ülker Tarhan'ı değil de "ılımlı İslamcı" Ekmeleddin İhsanoğlu'nu cumhurbaşkanı adayı gösteren metnin altına imza koyuyorlar!

***

İyi de Ekmeleddin Bey madem Kemaleddin (!) Kılıçdaroğlu'nun söylediği kadar demokrat...

Bu kadar özgürlükçü...

O kadar barışçı...

Şu kadar adaletten yanaydı...

O zaman neden bir kez bu davalar hakkında ağzını açıp tek bir şey söylemedi?

Bir kez arabasına atlayıp Silivri tepelerinin ayazını tatmadı?

Orada halka gaz sıkan jandarmanın elini tutup barış çağrısında bulunmadı?

***

Mustafa Balbay, Mehmet Haberal, Sinan Aygün ve Engin Alan; kendilerini bir an bile yalnız bırakmayan Emine Ülker Tarhan'ı değil de düne kadar ismini bile bilmedikleri Ekmeleddin İhsanoğlu'nu aday gösterdiler...

İnsan düşünmeden edemiyor:

Sakın Ergenekon'un bir türlü bulunamayan "bir numarası" Ekmeleddin Bey olmasın?

Öyle ya "sanık" dört milletvekili birden, kendilerini yağmur çamur demeden Silivri'de yalnız bırakmayan milletvekili arkadaşları yerine onu destekliyorsa, bunda bir bit yeniği aranması gerekmez mi?

Hadi onları bir kenara koyalım:

"Ben Ergenekon'un avukatıyım" diyen Kemaleddin Bey'in "Ekmeleddin Bey" diye tutturmasının nedeni bu olamaz mı?

***

Şaka bir yana, son üç güne girdik:

Ben hâlâ bu dört milletvekilinin "vefa"nın bir semt adı olmadığını kanıtlayacaklarına...

Ekmeleddin Bey'e verdikleri desteği çekip Emine Ülker Tarhan'ın adının yazılı olduğu kağıda imza atacaklarına inanmak istiyorum!

BEDDUA!

Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde şu andaki tablo şöyle:

Laikliğin teminatı (!) CHP'nin ve milliyetçi-muhafazakâr MHP'nin cumhurbaşkanı adayı, "ılımlı şeriatçı" Ekmeleddin Bey...

Bölücü PKK'nın adayı, Selahattin Bey...

Dinci AKP'nin adayı, Tayyip Bey...

Bu üçünden birine oy vermeyeceğimi, adayımın Emine Ülker Tarhan olduğunu söylediğim için dün 70 yaşında olduğunu belirten CHP'li bir kadın okur gazeteye telefon etti ve "Allah belanı versin" dedi.

***

Bu mesleği bırakmanın zamanı geldi mi acaba?

GÜNÜN SORUSU

Aydın'daki Gezi Parkı gösterileri sırasında "Katil Erdoğan" sloganı atan Cem Türkoğlu ve Zafer Kasap isimli gençler, Aydın 1. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından suçsuz bulunmuş. Hakim Fethiye Bilici, kararında şunları söylemiş:

"Gezi Parkı gösterilerinde çok sayıda kişi polis şiddetiyle öldürülmüştür. Sanıklar bunun üzüntüsüyle hareket etmiştir. 'Katil Erdoğan' sözünün slogan şeklinde yaygın olarak kitleler tarafından söylenmesi için yeterli ölçüde olgusal dayanak bulunmaktadır."

Sorum benzer nedenlerle benim için dava açan Savcı Bey'e:

Hakime Hanım için de dava açacak mısınız?

TESLİM OLANLAR NE DİYECEK?

Abdullah Gül asla benim cumhurbaşkanım değildi...

Recep Tayyip Erdoğan da Ekmeleddin İhsanoğlu da olmayacak!

Yedi yılı nasıl "cumhurbaşkansız" geçirdiysem, önümüzdeki yedi yılı da böyle geçireceğim.

Bu arada ülkem; geçen yedi yılda ne kaybettiyse...

Ne yazık ki bunun çok daha fazlasını önümüzdeki yedi yılda kaybedecek!

Peki; iki dinciden birine oy vermediğim için kendimi suçlu hissedecek miyim?

Elbette hayır!

Ama halkın yürekten desteklediği bir aday için hiç çalışmayıp, Kemaleddin Bey'in dayatmasına ilk günden teslim olan vekiller ve yardakçıları, önümüzdeki yıllarda dizlerini çok dövecekler.

***

Şurada üç günüm kaldı:

Elimden geldiğince doğruları göstermeye çalıştım; çalışacağım.

Eğer bu adaylarla seçime girilmesi kesinleşirse, bir daha da "cumhurbaşkanlığı seçimi" lafını ağzıma da kalemime de almayacağım.

Çünkü benim için o saatten sonra seçim de cumhurbaşkanı adayları da yok hükmündedir!

Bu da böyle biline...

GÜNÜN İSYANI

Asgari ücret, bugünden itibaren evli ve iki çocuklu işçilerde 886 liradan 931 liraya çıkıyormuş... Yani; günde 1,5 lira artıyormuş! İsyanım, artık diencilerin bile kabul etmediği bu sadakayı kabul edip oturan, bir de oyunu götürüp bu iktidar partisine veren işçilere:

"Her türlü kötü muameleye müstahaksınız" desem, Yılmaz Özdil gibi beni de ipe götürmeye kalkar mısınız?

Mustafa Mutlu - Aydınlık

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları