loading
close
SON DAKİKALAR

İki eski arkadaş ne konuştu?

Mustafa Mutlu
Tarih: 02.12.2014

Mustafa Mutlu; Cumhurbaşkanı Erdoğan, Papa’yla görüştü; bütün gazetelerde haberdi!

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Papa’yla görüştü; bütün gazetelerde haberdi!

Cumhurbaşkanı, sanayici heyetini kabul etti; bu da bütün gazetelerde haberdi...

Cumhurbaşkanı, şehit aileleriyle buluştu; elbette bu da bütün gazetelerde haber olmalıydı, oldu da...

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İslami Büyük Doğu Akıncıları Cephesi (İBDA/C) lideri olmaktan 16 yıl cezaevinde yatan Salih Mirzabeyoğlu ile görüştü... Haberin şahıydı ama sadece Aydınlık’ta ve bir iki gazetede haber oldu!

***

Evet, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Erdoğan, cumartesi günü İstanbul’da resmi programında olmadığı halde Salih Mirzabeyoğlu ile bir araya geldi.

Buluşma Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleşti.

Mirzabeyoğlu, “Adalet Mutlak’a” başlıklı konferansından önce “eski dava arkadaşı”yla uzun uzun konuştu.

***

Peki; kimin nesidir Salih Mirzabeyoğlu?

Gerçek adı, Salih İzzet Erdiş...

10 Mayıs 1950’de Erzincan’da doğmuş...

Aslen Kürt...

Kendisini şair, yazar ve fikir adamı olarak tanıtıyor.

On beş yaşındayken Nakşibendi tarikâtına katılmış...

İsmi ilk olarak 1970’lerde duyulmuş...

Milli Selamet Partisi’nin gençlik kolları olarak bilinen “Akıncılar”‘ı kurmuş... Recep Tayyip Erdoğan’la da o günlerde tanışmış...

12 Eylül 1980 askeri darbesi sırasında hakkında tutuklama kararı çıkartılmış ama ne hikmetse (!) bir türlü tutuklanamamış...

Ancak adaletin elinden 1998’e kadar kaçabilmiş... Bu tarihte, yasadışı İBDA-C örgütüne liderlik yaptığı gerekçesiyle tutuklanmış...

“Anayasal düzeni silah zoru ile değiştirmeye teşebbüs etmek”ten suçlu bulunmuş ve ömür boyu ağırlaştırılmış hapis cezasına çarptırılmış...

On altı yıl cezaevinde yattıktan sonra salıverilmiş...

Bugün, faaliyetlerini (!) kaldığı yerden sürdürüyor!

***

Bir yanda Recep Tayyip Erdoğan, diğer yanda Salih Mirzabeyoğlu...

Mirzabeyoğlu,Erdoğan’dan 4 yaş büyük... Belli ki “Akın-cılar”dan abisi!

Aynı amaç için, ayrı yollara sapmışlar...

Biri siyasette devam etmiş, şansı yaver gitmiş, bol paralar kazanıp Cumhurbaşkanı olmuş...

Diğeri yasa dışı örgüt kurmuş; şansı kendisini terk etmiş... Terörist olmuş!

***

Sorum basit:

Geçmişteki yakınlıkları ne olursa olsun; Cumhurbaşkanı Erdoğan, “laik devleti yıkmaya ant içmiş” böyle bir teröristle neden buluştu, ne konuştu, ne söz verdi?

Bu sorulara yanıt beklemek, Erdoğan’ı Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturtan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının en doğal hakkıdır!

HUBER! (37)

Abdullah Gül’e soruyorum:

Cumhurbaşkanlığı görevini devretmenizin üzerinden üç aydan fazla bir süre geçti... Ancak Huber Köşkü’nü boşaltmadığınız ve yüz binlerce liralık masrafı devlete ödeterek oturmaya devam ettiğiniz öne sürülüyor. Bu iddialar doğru mu?

Doğruysa, Huber’i neden boşaltmıyorsunuz?

Yeni Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan bu konuda izin mi aldınız?

Huber’de çalışan personele, “Burada kimin yaşadığını soran olursa asla bilgi vermeyeceksiniz” diye talimat veren kişinin kim olduğunu biliyor musunuz?

Yaptığınız şeyin “Yetim hakkı yemek” olduğunu düşünen vatandaşlara verecek yanıtınız var mı?

Yok; Köşk’ü boşalttıysanız, ne zaman boşalttınız?

Yaklaşık bir buçuk ayda kaleme aldığım tam otuz yedi yazıda size “Huber’i boşalttınız mı?” diye sordum.. Neden yanıt vermiyorsunuz? Bu soruları sorup durmamdan hiç mi rahatsız olmuyorsunuz?

Ve son soru:

Bu Cuma, hangi camide namaz kılacaksınız? Bu soruları namaz çıkışında yüzünüze karşı sorsam yanıt verir misiniz?

GÜNÜN SORUSU

“Bir kedim bile yok”dizesiyle tanınan Kürt asıllı sosyalist Kemal Burkay, “solu kucaklamak” iddiasıyla ortaya çıkan ve BDP’nin mirasını devralan HDP’yi MİT’in kurdurduğunu iddia etmiş... Sorum her eleştiriye küfrederek yanıt veren ağzı bozuk Sırrı Süreyya Önder’e:

Kemal Burkay’a söyleyecek sözün var mı?

İŞİNİ BİLEN ‘SAHTE ÇIRAK!’

Saygı Öztürk yazdı: AKP Düzce Milletvekili Osman Çakır, Erzurum’da İlahiyat Fakültesi’nde okuduğu yıllarda Düzce’deki bir bakkalda çıraklık yaptığını belirterek, bunun 14 bin lira tutan primini ödemiş... Bu sayede 20 ay erken emekli olmuş, devletten de fazladan 140 bin lira emekli aylığı almış...

Yaptığı açıklamada ise birçok milletvekilinin kendisi gibi davrandığını söylemiş...

Düşünün; bu adam, ilahiyat’ı bitirmiş ama üç kuruş için yaşam öyküsünü bile değiştirebiliyor!

Daha da vahimi, suçüstü yakalandığı halde özür dileyeceğine, “Ne var bunda? Herkes yapıyor” diyebiliyor...

***

Hani diyorlar ya, “Her millet layık olduğu kişiler tarafından yönetilir” diye...

Galiba doğru!

GÜNÜN İSYANI

Cumhurbaşkanı Erdoğan için Atatürk Orman Çiftliği’nde binlerce ağaç kesilip KaçAk Saray yaptırılır da Başbakan için ağaç kesilmez mi? Kesilir elbette... Onun için de İstanbul’daki konutunun olduğu Göktürk’te asırlık ağaçlar kesilip helikopter pisti yapılmış... İsyanım; ağaç kestiren herkese:

Kesilen ağaçlar kadar çaresiz kalırsınız inşallah!

Mustafa Mutlu - Aydınlık

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları