loading
close
SON DAKİKALAR

Karneli özgürlük!

Mustafa Mutlu
Tarih: 03.05.2014

Mustafa Mutlu; Evet; o yıllarda ekmek karneye bağlandı ama bütün Avrupa cayır cayır yanarken, Türkiye'de kimsenin burnu bile kanamadı.

Rahmetli İsmet İnönü, bu ülkedeki dinciler ve liboşlar tarafından "faşistlikle" suçlanır... Bu suçlamalardan biri de "Ekmeği bile karneye bağladı" iddiasıdır!

Evet; İsmet İnönü döneminde bir ara ekmek de kömür de şeker de yağ da karneye bağlandı.

Çünkü savaş yıllarıydı.

Ülke; bir yandan ürettikleriyle yetinmek, diğer yandan da olası bir savaş için un, yağ, tuz, şeker, kuru et gibi malzemeleri stoklamak durumundaydı.

Evet; o yıllarda ekmek karneye bağlandı ama bütün Avrupa cayır cayır yanarken, Türkiye'de kimsenin burnu bile kanamadı.

Bu da tamamen İsmet İnönü'nün dış politikadaki usta hamleleri sayesinde oldu.

Bugün hâlâ o günkü ekmek karnelerini göstererek siyaset yapanlara günümüzden bir belge sunmak istiyorum.

Görmüş olduğunuz belge, 30 Nisan 2014 Çarşamba günü, Aydınlık Gazetesi Tüzel Kişi Temsilcisi Metin Aktaş tarafından İstanbul Valiliği'ne sunuldu ve karşılığında gerekli izinler alındı.

Bu belgede, aynen şunlar yazıyor:

"T.C. İstanbul Valiliği'ne

1 Mayıs günü Taksim Meydanı ve çevresinin yaya trafiğine kapatılacağını öğrenmiş bulunmaktayız. Anadolum Gazetecilik Basın Yayın ve Ticaret A.Ş.'nin sahibi olduğu Aydınlık Gazetesi'nin merkez binası İstiklal Caddesi Deva Çıkmazı'ndadır. Çalışanlarımızın gazetemizin bulunduğu binaya giriş ve çıkışlarında sorun yaşanmaması gerekmektedir. Aksi bir durum gazetemizin yayınını olumsuz etkileyecek ya da engelleyecektir.

Bu nedenlerle İstanbul Valiliği'nin konuya hassasiyetle eğilmesini, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün bu konuda bilgilendirilmesini, personel giriş ve çıkışlarının sorunsuz bir şekilde yapılması hususunu bilgilerine arz ederiz.

Saygılarımızla."

İstanbul Valiliği bu belgeyi anında İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne, o da gerekli imza ve mühürlerle ilgili birime ulaştırdı.

Böylece Aydınlık'ın, aralarında benim de bulunduğum 93 çalışanı için "özel bir izin belgesi" düzenlenmiş oldu...

Evet; bu izin belgesi bir "özgürlük karnesi"dir!

Savaş yıllarında zorunluluktan uygulanan "ekmek karnesi"ni yerden yere vuranlar, bugün resmen "özgürlüğü" karneye bağladılar.

İsmet İnönü, ekmeği karneye bağladı; doğrudur... Ama bunu "diktatör" olduğu için yapmadı.

Kinle, nefretle ve inatla hareket etmedi. Yolları kapatmadı; vapuru, otobüsü, Tünel'i yasaklatmadı.

Çalışma, seyahat etme ve yaşama özgürlüklerini kısıtlamadı.

Aradan geçen 70 yıl sonra ise sırf "dediğim dedik" bir Başbakan'ın kibri yüzünden Beşiktaş'ta, Şişli'de, Beyoğlu'nda, Kızılay'da, Alsancak'ta hayat durdu...

İkide bir İsmet İnönü dönemine ait ekmek karnelerini gösteren liboş ve dinci tayfa, sözüm size:

Küpürde gördüğünüz "özgürlük karnesi" de bundan böyle benim cebimde olacak...

En ufak iktidar yalakalığınızda çıkarıp suratınıza çarpacağım!

Haberiniz olsun...

Masumlarmış!

İstanbul Cumhuriyet Savcısı Ekrem Aydıner, 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun bir ayağı olan TOKİ soruşturmasında isimleri geçen 60 şüpheli için takipsizlik kararı vermiş...

Bilmiyorsunuz bu şüpheliler arasında gözaltına alınıp serbest bırakılan müteahhit Ali Ağaoğlu ve eski bakan Erdoğan Bayraktar'ın oğlu Abdulah Oğuz Bayraktar da bulunuyordu.

Savcı Bey'e sormak istiyorum:

Madem yeterli delik yok, o zaman bunca insanın şerefiyle boşu boşuna oynayan meslektaşlarınız hakkında suç duyurusunda bulunmanız gerekmez mi?

Günün Sorusu

Yılan hikâyesine dönen Berkin Elvan soruşturmasında nihayet bir adım atılmış ve iki polis memuru hakkında suçlu olabileceklerine dair güçlü şüpheyle soruşturma başlatılmış... Sorum Emniyet Müdürü'ne:

Zanlılar polis değil de sıradan vatandaş olsaydı, isimleri şimdiye kadar kaç kez açıklanmış olurdu?

Kaldı 235 kişi!

Beyin kanamasından hayatını kaybeden Balyoz davası hükümlüsü 49 yaşındaki Deniz Kurmay Albay Murat Özenalp dün gözyaşları içinde toprağa verildi.

Kocatepe Camii'ndeki törende, cezaevindeki komutanlara sahip çıkmayan Deniz Kuvvetleri Komutanı Bülent Bostanoğlu protesto edildi.

Bülent Bey kusura bakmasın; acılı insanın dilinde kemik olmaz... Bu yüzden ben de bir sitemde bulunmak istiyorum:

Diriyken sahip çıkmadınız, dün o camiye Albay'ın öldüğünden emin olmak için mi gittiniz?

Biri gitti; geride kaldı 235 kişi...

Bakalım Deniz Kuvvetleri Komutanı daha kaçının cenazesine gidip "görev" icra edecek!

Günün İsyanı!

Washington merkezli Freedom House'un 2014 raporunda Türkiye ilk kez "Özgür Olmayan Ülkeler" kategorisine girmiş... Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da dün hemen bir açıklama yaparak, Türk gazetecilerden bu raporu reddetmelerini istemiş... İsyanım kendisine:

Neden reddedelim; bizim halimizi ifade edecek daha kötü bir kategori yok ki?..

Mustafa Mutlu - Aydınlık

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları