Kemal Bey’in Kaç-Ak Saray formülü yanlış!

Mustafa Mutlu; Kılıçdaroğlu, Buna yetkiniz yok. Çünkü o binanın kimin tarafından kullanıldığı değil; Atatürk Orman Çiftliği’ndeki varlığı yasalara aykırı...

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu önceki akşam, Halk TV’de Uğur Dündar’ın programına katılmış... Laf dönüp dolaşıp 1 milyar 300 milyon liraya mal olduğu söylenen Kaç-Ak Saray’a gelince, birkaç gün önce söylediği sözleri yinelemiş:
“İktidara geldiğimizde ilk işimiz o Kaç-Ak Saray’a el koymak olacak. Halkın parasıyla yapılan bu binayı ODTÜ’ye devredeceğiz...”
***
CHP’liler yine kızacak ama; bu sözler bile Kemal Kılıçdaroğlu’nun iktidara hazır olmadığının kanıtı...
Ne demek, “Kaç-Ak Saray’a el koyacağım, ODTÜ’ye devredeceğim...”
Böyle bir şey yapmak için gereken yetkiyi nereden alıyorsun?
Eğer bu iktidarın yerine hukuka saygılı bir iktidar gelirse, yapılması gereken şey belli:
Bu bina hakkında var olan mahkeme kararı hayata geçirilmeli, o kadar!
Yani; yıkım kararı çıkana kadar bina mühürlenmeli...
O kararın çıkması durumunda da Kaç-Ak Saray, “Şu kadara mal oldu” falan denilmeden YI-KIL-MA-LI!
Yapımı ve yıkımı için harcanan paranın tamamı da çivi bile çakmanın yasak olduğu Atatürk Orman Çiftliği’ne bu sarayı konduranlardan tahsil edilmeli...
Bunun dışındaki her yol, yasalara aykırı olur!
***
İşin ilginci Kemal Bey söylediğinin doğruluğuna yürekten inanıyor...
Başta, önceki geceki programda kendisini hayranlıkla (!) seyreden Uğur Dündar olmak üzere kimse, “Böyle bir şey yapamazsınız. Buna yetkiniz yok. Çünkü o binanın kimin tarafından kullanıldığı değil; Atatürk Orman Çiftliği’ndeki varlığı yasalara aykırı... Onu Cumhurbaşkanlığı’ndan alıp bir başka kuruma veremezsiniz” diyemiyor...
***
Gerçekten hukuka saygılı bir iktidar adayı, böyle bir konuda “söz” falan vermez...
Sadece hukukun işlemesi ve mahkeme kararının uygulanması için gerekli ortamı hazırlar.
Ondan sonrası zaten “gerçek demokrasilerde” tıkır tıkır işler!
Böylece Atatürk’ün vasiyetine ihanet etmeden, başkentin göbeğindeki bu mirasın eski haline dönmesinin yolu açılır...
***
Kemal Bey, gündeme yetişebilmek için yeterince araştırıp soruşturmadan konuşuyor.
Dersine iyi çalışmıyor.
Danışmanlarından da gerekli desteği alamıyor olmalı ki; bu telaşla hukuk ve akıl yolundan çıkıyor; sık sık “kaza” yapıyor...
Aklınıza ilk geleni hemen kamuoyuyla paylaşmayın Kemal Bey...
Önce yutkunun, düşünün, danışın, öğrenin; sonra konuşun!
HUBER! (17)
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün ve ailesinin “Huber Köşkü’nü işgal eylemi” devam ediyor!
Herkes şimdiki Cumhurbaşkanı’nın Kaç-Ak Saray’ını konuşuyor ama bu arada önceki cumhurbaşkanının saltanatı gözden kaçıyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a soruyorum:
Önceki Cumhurbaşkanı Gül, makamınıza bağlı olan yazlık çalışma mekanı Huber Köşkü’nü neden başaltmıyor?
Onun ikametinden kaynaklanan ekstra masraf, kim tarafından ödeniyor?
Bu işgale daha ne kadar göz yumacaksınız?
Ve son sorum milletvekillerine:
Tam 17 gündür yazıp duruyorum. Neden biriniz bile bu konuyu soru önergesi haline getirip ilgili makama sormuyorsunuz?
Kimden, neden korkuyorsunuz?
GÜNÜN SORUSU
CHP Genel Başkanı Emine Ülker Tarhan ‘ın istifası konusunda, “Ağaç budandıkça güçlenir” demiş... Oysa Emine Ülker Tarhan’ı o “budamadı” ki; kendisi istifa etti... Sorum Kılıçdaroğlu’na:
Düşünmeden konuşmaya ne zamana kadar devam edeceksiniz?
HER YIL 13 MİLYON 200 BİN KÖTÜLÜĞÜ HAK EDEN KATİLLER!
Soma’nın Yırca Mahallesi’nde, Kolin Grubu tarafından termik santral yapılması planlanan bölgeyi duymuşsunuzdur...
Şirket, bu bölgedeki zeytin ağaçlarını kesmek istiyor, Somalılar da bu katliamı önlemek için nöbet tutuyordu...
Şirketin güvenlik görevlileri, önce nöbet tutan vatandaşlara yemek götüren Somalıları dövmüş, sonra da şirketin dozerleri fırsattan istifade alana girip tam 6 bin zeytin ağacını katletmiş...
***
Sorup öğrendim:
Bir ağaç yılda ortalama 11 kilo zeytin verirmiş... Bir kiloda da yaklaşık 200 tane zeytin olurmuş...
Demek ki bir ağaç yılda 2 bin 200 zeytin veriyor...
Bu, dün katledilen 6 bin ağacın yılda 13 milyon 200 bin adet zeytin verdiği anlamına gelir...
***
Şimdi... Mitolojide “kutsal” olarak nitelenen zeytin ağaçlarını kesen, kestiren o vicdansızlara bir çift sözüm var:
Her yıl 13 milyon 200 bin derdiniz olsun...
Tam bitti derken, tıpkı zeytin gibi, ertesi yıl yenileri gelsin!
GÜNÜN İSYANI
Başka dertleri kalmamış olmalı ki Recep Tayyip Erdoğan’ın Rize Güneysulu hemşerileri uzun süren mücadeleler sonucu araçlarına ‘RT’ harf gruplu plaka takmaya hak kazanmış... Şimdiki amaçları da plaka harflerinin RTE olmasıymış... İsyanım onlara...
RTE kalmadı, ABV olmaz mı?

Mustafa Mutlu - Aydınlık