loading
close
SON DAKİKALAR

O ‘şerefsizler’i takdimimdir

Mustafa Mutlu
Tarih: 30.03.2014

Mustafa Mutlu; MİT, Cemaat’e istihbarat servisinde ve kadro takviyesinde bulundu.

Hani bugünlerde birileri sürekli olarak devletin en üst yöneticilerine ait olduğu öne sürülen ses ve görüntü kayıtlarını internete koyuyor da Başbakan bu dinlemeleri yapanları, yayanları “şerefsiz ve namussuz” olmakla suçluyor ya...
Aslında Başbakan, bu “şerefsizlerin ve namussuzlar”ın hepsini biliyor.
Hem de isim isim!
Ne amaçla, ne zaman bir araya geldiklerini, kimlerden destek aldıklarını, nasıl çalıştıklarını, amaçlarının ne olduğunu ezbere biliyor Başbakan!
Bırakın Başbakan’ı, ben bile biliyorum...
Hayır; şaka yapmıyorum gerçekten biliyorum!
***
* Cemaat 2007’den itibaren Ankara başta olmak üzere birçok ilde yasadışı “kasetleme” merkezi kurdu.
* Bu merkezin proje çalışmalarını, bu iş için ABD’den getirilen iki “uzman” yürüttü.
* Bu merkezlerin ilki ve en büyüğü Ankara’nın Gölbaşı mevkiindeki devasa bir çiftlik alanında kuruldu.
* Son teknoloji dinleme, izleme ve arşivleme araçlarıyla donatıldı.
* MİT, Cemaat’e istihbarat servisinde ve kadro takviyesinde bulundu.
* Tüm giderler devlet tarafından sınırsız bir şekilde karşılandı.
* Görevlendirilen kişiler bürokrasinin, özel sektörün ve medyanın her kademesindeki cemaat üyeleri arasından seçildi. Her sabah görünürdeki işlerine gider gibi evlerinden çıktılar ama bu merkeze gidip eğitim aldılar.
* Cemaat, bu ekiplerin işe başlamasıyla 2007’den itibaren evlere, ofislere, Meclis’e, otel odalarına binlerce kamera ve mikrofon yerleştirerek, on binlerce kişinin özel hayatını tek tek kaydetti.
* Deniz Baykal’a ve MHP’li yöneticilere ait olduğu öne sürülen görüntüler, bu ekip tarafından çekildi ve servis edildi.
* Cemaat, iktidarla açık savaşa girdiği güne kadar elindeki kayıtların yüzde 1’ini bile servis etmedi. Bunu yapmaktansa o kayıtları kullanarak bazı önemli koltuklardaki kişileri istifaya zorladı; iktidar da o koltuklara cemaatin adamlarını atadı.
* Cemaat sadece muhalifleri değil, “günün birinde gerekebilir”düşüncesiyle AKP’nin üst kademe yöneticilerini ve hatta kendi üyelerini bile kasetledi.
***
Bugün ortaya dökülen dinlemeler ve izlemeler yapanlar hakkında ne kadar çok şey biliyorum değil mi?
Biliyorum; çünkü kitap okuyorum.
Yukarıdaki bilgilerin tamamını gazeteci İlhami Yangın’ın 2012’nin Şubat ayında yayınlanan “Cümbür Cemaat” isimli kitabından aldım.
İşin ilginci; ben bu kitabı 2012’nin Nisan ayında okudum ve yukarıda size yeniymiş gibi sunduğum yazıyı da 9 Nisan 2012’de, o günkü gazetem Vatan’da yazdım.
Yazımın sonunda da Cumhuriyet savcılarını göreve çağırdım; Başbakan’a bu iddiaların doğru olup olmadığını sordum ama her nedense umursayan olmadı!
***
İşte böyle sevgili dostlar!
Başbakan bugün ortaya çıkan dinlemeleri yapanları, yayanları tek tek biliyor. Hatta İlhami Yangın’ın iddiasına göre; bu merkezlerin oluşmasına bizzat öncülük eden, büyük miktarda para ve kadro aktarılmasını sağlayan da kendisi...
İşte; bu iddialar da bugüne kadar zaten bu yüzden soruşturulmadı.
Çünkü soruşturulsa, altından Başbakan ve partisi ile “devlet” çıkacaktı!
Ne diyeyim; hepinize hayırlı seçimler!
BİR ZAMANLAR ‘GÖZDE’YDİLER!
Bir zamanlar AKP’ye hizmet eden “Cemaat müridi bazı kalemşörler”, bugün Başbakan’ın ve iktidarın hedefi haline geldiler.
Örneğin daha düne kadar Polis Akademisi’nde ders verdirilen, devletin televizyonunda bol sıfırlı rakamlar karşılığında program yaptırılan, özel gezilere davet edilen Önder Aytaç, Dışişleri Bakanı’nın odasındaki konuşmaların sızdırılmasıyla ilgili olarak gözaltına alınıp serbest bırakıldı.
Aynı durumdaki Emre Uslu, Mehmet Baransu ve Zaman gazetesinin neredeyse tüm yazarları da hedefte...
Eeee; gazeteciysen “birilerinin emir eri” olmayacaksın...Yoksa çıkan ilk komşu kavgasında dayan yiyen sen olursun!
GÜNÜN SORUSU
Sorum, “Suriye’ye 4 adam gönderirim, Türkiye’ye sekiz füze attırıp savaş gerekçesi üretirim” dediği öne sürülen ve bu sözleri söylediğini hâlâ yalanlamayan MİT Müsteşarı Hakan Fidan’a:
Bu dediğiniz şeyin benzerini daha önce hiç yaptınız mı?

SEÇİMİ KAZANMASI GARANTİ OLAN ADAYI AÇIKLIYORUM!
Oyunuzu verip geldiniz mi? Oh, oh; ne güzel!
Demokrasiler için en değerli saatleri yaşamaktasınız şu anda... Eski yöneticilerin hükmü bitti; yenileri henüz belli değil.
Yani birkaç saatliğine de olsa hayal kurma şansınız var...
Düşünsenize; seçimleri oy verdiğiniz parti kazanmış, yeni bir dönem başlıyor... Ya da eskisinden memnunsanız, o aynen devam ediyor...
Tadını çıkarın bu birkaç saatin!
Çünkü akşam olup hava karardıktan sonra büyü bitecek!
***
Aslında ben bu seçimin sonuçlarından birini biliyorum:
Bizim muhtar mutlaka kazanacak!
Çünkü mahalledeki tek aday o...
GÜNÜN İSYANI!
Dışişleri Bakanlığı’nda yapılan görüşmenin ses kayıtlarının internette yayınlanması, yandaş medya tarafından protesto edilmiş... İsyanım, bugüne kadar yayınlanması yasak olan binlerce hazırlık soruşturmasını yayınlamakta sakınca görmeyen ama ucu iktidara dokununca “etik haberci” kesilen bu arkadaşlara:
MİT Müsteşarı o toplantıda, “Suriye’ye açılacak savaşa kılıf uydurmak için Türkiye’ye füze attırmaktan” söz etmiş şebek kardeşler... Bunun, sizce hiç mi önemi yok ki lafını bile etmiyorsunuz?

Mustafa Mutlu - Aydınlık

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları