Tarih:
24.05.2014
Polis oldukları nereden belli?
Mustafa Mutlu; Gelin görün ki hiçbirinde üniforma ya da kask yoktu; hepsi sivildi. Ayrıca hepsinin elinde gerçek mermi atan tabancalar vardı.
Okmeydanı’nda yine kan gövdeyi götürdü, iki masum vatandaşımız öldü ama...“Kendi yüzde 50’si”nin dışında kalanlardan nefret eden Başbakan yine kin kustu:
“Neymiş Berkin Elvan’ı anmak için törenler düzenleyeceklermiş. Her ölüm hadisesinde bir tören mi düzenleyeceğiz? Ölmüştür geçmiştir (../..) Polis eli kolu bağlı mı kalacak, bir şey yapmayacak mı? Zaten nasıl sabrediyorlar anlayamıyorum.”
***
Hemen belirtelim:
Okmeydanı’nda ya da başka bir yerde polise yönelen şiddeti asla onaylamıyorum!
Suçlular tek tek tespit edilmeli ve hemen yasal işlem başlatılmalı!
Ancak...
Polis de bu olaylara müdahale ederken yasal yetkisini aşmamalı...
Toplumsal olaylara müdahaleyi belirleyen yasal düzenlemelere bire bir uymalı...
***
Bu kurallara göre, olaylara müdahale edecek polis...
Resmi üniforma giymek ve kask takmak...
Üniformada ve kaskta sicil numarasının yazmasına özen göstermek...
Saldırganlara öncelikle kalkanlarla ve coplarla müdahale etmek...
Grup dağılmazsa basınçlı su sıkmak, gaz fişeği ya da plastik mermi kullanmak! Ancak bunları yaparken kesinlikle eylemcilerin yaşamsal organlarını hedef almamak...
Karşı taraf silah kullanmadığı sürece asla gerçek mermili silahla müdahale etmemek zorunda...
***
Bir de Okmeydanı’ndaki olaylara müdahale eden polise bakalım:
Bazı göstericiler Akrep isimli polis aracına motolofkokteyli attı. Bunun üzerine aracın içindeki polisler dışarı çıktı...
Gelin görün ki hiçbirinde üniforma ya da kask yoktu; hepsi sivildi.
Ayrıca hepsinin elinde gerçek mermi atan tabancalar vardı.
Diğerleri uyarı amaçlı olarak havaya ateş ederken, içlerinden biri nişan alarak kurşun yağdırmaya başladı.
Bu kurşunlardan biri, o sırada olay yerindeki Okmeydanı Cemevi’ne “taziye” için gelen Uğur Kurt’un ölümüne neden oldu!
***
Yani emniyet...
Bir: Toplumsal bir olaya sivil polisle müdahale ederek yetkisini aştı.
İki: Gerçek mermi kullandı.
Üç: Hedef gösterek ateş etti ve ölüme neden oldu.
***
Ne diyor Başbakan?
“Polis eli kolu bağlı mı kalacak, bir şey yapmayacak mı? Zaten nasıl sabrediyorlar anlayamıyorum.”
***
Doğrusunu söylemek gerekirse ben de Başbakan’ın nasıl bir polis istediğini anlayamıyorum.
Polis olup olmadıkları bile anlaşılmayan adamlar “Eylemciye ateş ediyorum” diye masum insanların ölümüne neden oluyor; bu bile Başbakan’a yetmiyor!
İstediği şey, her ses çıkaranı vurup öldüren bir polis ise, şu anda zaten tam da böyle bir polise sahip!
Polis bundan daha fazla ne yapacaktı ki?..
Katliam mı?
Merak etmeyin; iktidarda böyle bir Başbakan olduğu sürece, o da başımıza gelir!
EŞEK KİM?
Dün öğrendim: Eski Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın kardeşi İlhami Yıldırım, Türk Kızılayı İstanbul Şube Başkanı’ymış...
İlhami Bey, Okmeydanı’nda çıkan olaylar sırasında Uğur Kurt’un öldürülmesinin ardından, “Ya bu ülkede eşşek gibi sessizce yaşayacaksınız ya da def olup gideceksiniz!” diye tweet atmış...
Belli ki İlhami Bey bu “iğrenç” sözlerle Başbakan’ın gözüne girmeye çalışmış ama görülen o ki “zekâsı” buna yetmemiş...
Çünkü kaş yapmak isterken göz çıkarmış!
İstemeden de olsa, olup bitenler karşısında yıllardır “sessizce yaşayan” AKP tabanına “eşek” demiş!
Bakalım her şeye ve herkese kızan, küfreden, tokatlayan Başbakan, kendi seçmenine “eşek” diyen bu adama bir şey diyecek mi?
GÜNÜN SORUSU
Başbakan, Hürriyet yazarı Yılmaz Özdil ile Posta yazarı Yazgülü Aldoğan’ın Soma’daki faciadan sonra söylediği sözleri çarpıtmaya dün de devam etti ve “77 milyon insanımızın bunların yüzüne tükürmesi gerekir” dedi. Sorum kendisine:
Yüze tükürme yasal sınırlar içinde bir protesto yöntemi ise belki 77 milyon değil ama en az 20 milyon kişi de o ya da bu icraatınızı, açıklamanızı beğenmediği için sizin yüzünüze tükürebilir mi?
BAŞBAKAN BEDAVA FEYZİOĞLU 25 AVRO!
Almanya’da bugün tarihi bir “düello” var:
İlkinde TGB, Oberhausen König Pilsener Arena’da Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’nun da konuşacağı büyük bir etkinlik düzenliyor.
İkincisinde iktidar yandaşı Avrupalı Türk Demokratlar Birliği, Başbakan Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığı kampanyası için Köln’de miting yapıyor.
Bu iki toplantıda Türkiye’deki siyasi ve toplumsal olaylar masaya yatırılacak ama ikisini birbirinden ayıran çok önemli bir “etken” var:
TGB’nin düzenlediği etkinliğe katılacak muhalifler, günler öncesinden kişi başına 25 avro ödedi. Bu para organizasyonun giderlerinin karşılanmasında kullanıldı.
Başbakan’ın mitingine katılmak ise bedava... Miting alanında dağıtılacak eşantiyonlar da cabası!
Yorumu size bırakıyorum...
GÜNÜN İSYANI!
Günlerdir Soma’da ölen işçilerin 432 çocuğunun okutulmasını tartışıyoruz... Yok efendim devlet sahip çıkmalıymış da yok Darüşşafaka sınavsız almalıymış... İsyanım Türkiye Özel Okullar Birliği Başkanlığı’na:
Okul başına ikişer çocuk alıp okutsanız değil bu 432 çocuğu, tüm Soma’yı okutursunuz... Elinizi taşın altına koymak hiç mi aklınıza gelmiyor?
Mustafa Mutlu - Aydınlık
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları