loading
close
Dolar: TL
Euro: TL
Sterlin: TL
SON DAKİKALAR

Sakın yapmayın!

Mustafa Mutlu
Tarih: 09.06.2013

Mustafa Mutlu, ''Dördüncü Murat olun, Onun gibi 'kıyafet değiştirerek' Taksim’e gidin oradaki gençlerle sohbet edin''...

İstanbul Emniyeti’nde önceki gün düzenlenen “kriz zirvesi”nden, pazartesi gününden önce göstericilere herhangi bir müdahale yapılmaması kararı çıkmış...

İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu’nun, İl Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın’ın ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Turan Çolakkadı’nın da katıldığı “güvenlik zirvesi”nden çıkan bu kararı bir de tersinden okuyalım:

“Pazartesi gününden sonra yine her an arbede çıkabilir!”

Dördüncü Murat olun!

Hüseyin Avni Mutlu’ya, Hüseyin Çapkın’a ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Turan Çolakkadı’ya sesleniyorum:

Lütfen bir geceliğine Dördüncü Murat olun...

Onun gibi “kıyafet değiştirerek” Taksim’e gidin oradaki gençlerle sohbet edin...

Ne istediklerini bizzat ağızlarından duyun...

Kararlılıklarını, gözlerinden okuyun...

Ellerine dokunun, paylaştıkları yemeklerini yiyin, attıkları sloganları dinleyin!

Terörist olup olmadıklarına; tüm bunları yaptıktan sonra karar verin!

Göreceksiniz; bütün önyargılarınız değişecek...

Hatta kim bilir, kendi çocuklarınızın ya da akrabalarınızın bile “orada” olduğunu göreceksiniz!

Şiddete alet olmayın!

Devlet, şefkatli olmak zorundadır sayın beyler...

Siz, “devlet”siniz; şefkatli olun...

“Halka rağmen” değil, “halk için” görev yapmanız gerektiğini aklınızdan çıkarmayın...

Tehditle, süre vermekle, “Asarım, keserim” demekle halkı karşınıza almanın “devlet”e de “halk”a da büyük zarar vereceğini artık görün.

Ve asla unutmayın; sorunun muhatabı siz değilsiniz!

Taksim Gezisi için meydanlara dökülen milyonlarca vatandaşın sizinle hiçbir alacağı, vereceği yok...

Onların dertleri, kendilerine “Çapulcu” diyenlerle!

Size emir verip, tarihin en yüksek dozlu polis terörünü estirmenize neden olanlarla...

Tepkilere kulaklarını tıkayıp, “O bina o meydana dikilecek” diye inatlaşanlarla...

Yani bardağı taşıranlarla...

Tamam; onlar siyasi olarak sizin amiriniz, bir yerden sonra emirlerini yerine getirmek durumundasınız...

Ama çok iyi biliyorsunuz ki “kanunsuz emri uygulamak zorunda değilsiniz...”

Şiddet kullanmayan insanları, şiddetle dağıtamazsınız...

Emrinizdeki “polis gücü”nü, kanunsuz emirlerle meydanlara süremezsiniz!

Kanunsuz emir...

Bugün pazar...

Sizi bugünden uyarıyorum:

Hiçbir şiddet o çocukları, o meydandan çıkaramaz!

Onları oradan çıkaracak sihirli formül aslında çok basit; dört sözcüklük bir cümle:

“Gezi Parkı’nın betonlaştırılmasından vazgeçtik!”

Bunu da siz söyleyemezsiniz! Gazeteci bir kardeşiniz olarak sizden rica ediyorum:

Lütfen yasalardaki “kanunsuz emir” maddesini tekrar okuyun...

Durduk yere halk düşmanı olmayın, halka düşmanlık etmeyin!

Ve gün gelip siyasi iktidar değiştiğinde, müebbetle yargılanmanızı gerektirecek suçları işlemeyin!

Lütfen...

Levent Kırca!

28 Şubat ile ilgili olarak hazırlanan ve 103 kişi hakkında müebbet hapis cezası istenen iddianameden sanatçı Levent Kırca da çıkmış...

Kırca iddianamede, Batı Çalışma Grubu’nun “talimatları” doğrultusunda dönemin Başbakanı Necmettin Erbakan ile Refah Partisi Rize Milletvekili Şevki Yılmaz’ı “hicvetmekle” suçlanıyormuş!

Bildiğim kadarıyla Erbakan’ı ve Yılmaz’ı o dönemde onlarca başka sanatçı da “hicvetti...”

Skeçleri yapıldı, karikatürleri çizildi, hatta tiyatro eserlerine bile konu oldular!

Ne yalan söyleyeyim insan, “Acaba onların arasından sadece Levent Kırca’nın seçilmesinin nedeni, Kırca’nın bugün hâlâ ‘muhalif’ bir tavırla yoluna devam etmesi mi?” diye sormadan edemiyor!


GÜNÜN SORUSU

AKP Grup Başkan Vekili Mustafa Elitaş başta olmak üzere tüm AKP’liler, Başbakan Erdoğan’ı havaalanında karşılayan grubun “kendiliğinden oluşan bir kitle” olduğunu söyleyip duruyorlar. Sorum kendilerine:

Başbakan’ın hangi kentimizdeki, hangi havaalanına saat kaçta ineceği bilgisi “gazetecilerden bile saklanırken”, AKP’li vatandaşlara malum mu oldu ki akın akın Yeşilköy’e koştular?


Taksim’i suçlayanlardan yanıt bekleyen sorular

1) Başbakan, “Taksim miting alanı mı?” diye sorup duruyor... Peki; Atatürk Havalimanı miting alanı mı?

2) Atatürk Havalimanı’nda sabaha karşı 01.40’ta gerçekleştirilen “miting” için Valilik’ten yazılı izin alındı mı?

3) Eğer izin alınmadıysa AKP’lilerin düzenlediği gösteri yasa dışı değil mi?

4) Kanunsuz gösteriye Twitter’dan ve SMS yoluyla çağrı yapan AKP’liler de gözaltına alınacak mı?

5) Gösteri yasa dışı ise neden polis anons yapıp tazyikli su ve biber gazı ile müdahale etmedi?

6) Başbakan’ı her yurt dışı gezisinden dönüşte havalimanında seçim otobüsü mü karşılar?

7) İstanbul Belediyesi izinsiz bir mitinge destek vererek metro çalışma saatlerini 04:00’e kadar uzatarak suça iştirak etmiş olmuyor mu?

8.) İzinsiz bir gösteriye destek veren belediye görevlileri ve AKP yetkilileri hakkında gerekli yasal işlem yapılacak mı?

9) Başbakan, “Yol ver gidelim, Taksimi ezelim... İşaretin yeter” gibi bölücü sloganları atanlar hakkında ne düşünüyor?

10) Başbakan, havaalanındaki izinsiz mitinge katılanların da “çapulcu” olduğunu düşünüyor mu?

Mustafa Mutlu - Vatan

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları