Tarih:
14.04.2014
TÜKETMİYORUZ! (12) Ülkenin ‘en büyük sivil toplum hareketi’ olduk; geliyoruz!
Mustafa Mutlu; Yağma yok beyler: Bu ülkede yapılan üretimin tamamı bize ait!
Yurtdışından borç aldıkları parayı bize kredi ya da kredi kartı olarak kullandırıyorlar; sonra yine yurtdışından getirdikleri ürünleri satıp hem etimizden, hem de sütümüzden yararlanıyorlar.Bu ekonomik sömürü düzenini kuran ya da göz yuman siyasetçiler de aradan bolca nemalanıyor!
Biz yoksullaştıkça, birileri semiriyor.
Biz borçlandıkça; birilerinin bilmem ne konaklarındaki daire sayısı (!) durmadan artıyor!
Sonra da siyasi rüşvetle, hırsızlıkla, trafolara giren kedilerle kazandıkları seçimleri başımıza kakıp bize efelik taslıyorlar.
***
Yağma yok beyler:
Bu ülkede yapılan üretimin tamamı bize ait!
Kazanan da vergi ödeyen de devleti sırtında taşıyan da okuyan da ülke için kaygılanan da biber gazı yiyip alnının tam ortasından vurulan da biziz…
Biz olmasak zor doldurursunuz o ayakkabı kutularını…
Biz olmasak zor verirsiniz o seçim rüşvetlerini…
Bugüne kadar örgütsüzdük beyler; kullanıldığımızın, sömürüldüğümüzün farkındaydık ama birlikte hareket edemiyorduk.
Siz de bunu kulandınız hep…
Ancak artık yalnız değiliz:
Bizim gibi düşünenlerle yan yanayız ve hızla çoğalıyoruz.
***
Buluşma yerimiz; Facebook’taki TÜKETMİYORUZ sayfası…
Biz; bu ülkenin gerçek sahipleri bu sayfanın çatısı altında bir araya geliyoruz…
Ne partiyiz, ne dernek.
Halkız sadece, halk!
Buluşup sorunlarını tartışmaya ve çözüm bulmaya karar veren halk!
“Şunu yapacağız, bunu yapacağız” demiyoruz kimseye…
Çünkü bugüne kadar bizi yönetenlerin yaptıkları gibi yapacaklarımızı dayatmak değil, birlikte belirlemek istiyoruz.
Kararları hep birlikte almak istiyoruz.
***
Biz, yani dünyanın en büyük “PASİF DİRENİŞİ”ne hazırlanan bunca insan, sadece bir eylem için biraya gelmiyoruz… Ülkedeki bütün aptallıklar son buluncaya kadar, sürekli bir direnişin neferi olacağız!
Bir kampanyada amaca ulaşıp, diğerine yelken açacağız…
Ve sonra da bu örgütlülüğü çocuklarımıza, torunlarımıza miras bırakacağız…
Siyasetin oyuncağı olmadan…
Dağılmadan, parçalanmadan, bölünmeden…
Ve alışılageldiği üzere, fazla konuşmadan; gözümüzün önündeki pislikleri temizleyeceğiz…
Sömürüye, çevrenin yağmalanmasına, insan hayatının yok sayılmasına, kula kulluk düzenine “Dur”diyeceğiz…
***
Çok az kaldı beyler; tek eksiğimiz şimdilik olabildiğince geniş kitlelere ulaşmak!
On günce bir kişiydik; bugün 30 bine yelken açıyoruz…
Yani diğer bir deyişle daha şimdiden Türkiye’nin en büyük sivil inisiyatifi haline geldik!
Ancak yetmez; yapacaklarımız için az bu sayı!
O yüzden, bu ülkeyi seven, laik, demokratik, sosyal bir hukuk devletinden yana olan ve sömürüldüğünü, aldatıldığını düşünen herkesi bekliyoruz aramıza…
Sokağa çıkmadan, gaz fişeğiyle vurulmadan, cezaevlerini doldurmadan…
Evimizde, oturduğumuz yerde direnip tarih yazacağız.
Başkan yok bu harekette; lider yok, petrolden pay istemeler de yok!
Bekleyin; geliyoruz… Az kaldı!
Not: Hâlâ bize katılmadıysanız
(TÜKETMİYORUM’a destek olmak için LÜTFEN TIKLAYIN)
RÜYA GİBİ!
O, tam 100 yaşında… Cuma gecesi, Ulusal Kanal stüdyosunda bu ülkeye duyduğu bitip tükenmez aşkı konuştuk.
Asla umutsuz değil…
Evet; birilerinin ülkeyi bölmesinden, hatta iç savaşa götürmesinden bile korkuyor ama “Sonunda kazanan Atatürk Cumhuriyeti olacaktır” demeyi de ihmal etmiyor.
Yüz yaşında ve sabah sekizde kalkıp, gece on ikiye kadar koşturuyor.
En çok da daha elli yaşında olduğu halde, “Yaşlandım” diye bir köşeye çekilenlere sinirleniyor!
Onunla birlikte olmak, o kadar güzeldi ki…
GÜNÜN SORUSU
CHP Genel Merkezi dün işgal edildi! Twitter’de örgütlenen “CHP’yi işgal et” girişimi üyesi gençler, bu eylemi ellerini kollarını sallayarak gerçekleştirdiler.
Sorum size:
AKP’li gençlerin, sözüm ona ileri demokrat AKP’yi işgal ettiğini rüyanızda olsun görebilir misiniz?
GÜLTEN KIŞANAK BAKLAYI NİHAYET AĞZINDAN ÇIKARDI!
Yıllardır “Kürtler eziliyor, Kürtler aşağılanıyor, Kürtler sömürülüyor” diye diye otuz bin vatandaşımızın ölmesine neden olanlar, nihayet ağızlarındaki baklayı çıkarmaya başladılar.
Diyarbakır’ın ilk kadın Belediye Başkanıseçilen BDP’liGültan Kışanak aynen şunları söyledi:
“Bölgeden üretilen petrolden ve enerjiden pay istiyoruz! Kesinlikle pay istiyoruz.”
İşte olay bu…
İdealler, davalar, hamasi nutuklar; hepsi palavra:
Tek amaçları, tek hırsları, para musluklarının başına oturmak!
Bölgesel özerklik ya da özerklik masalı altında, cukkayı doğrultmak…
Kısacası dostlar; din ya da etnik köken üzerinden yapılan siyasetin özeti, paradır!
Yıllar önce söylenmiş; tekrarlamakta sakınca yok:
Dünyadaki temel çelişki; emek-sermaye ya da ezen-ezilen, sömüren-sömürülen çelişkisidir!
Gerisi de…
Laf-ı güzaftır!
GÜNÜN İSYANI!
Adalet Bakanı dün açıkladı, eşcinsellere özel bir hapishane yapılacakmış… İsyanım kendisine:
Ayırımcılık suçunu işleyenler için de cezaevi yapacak mısınız? İhtiyacınız olacak da…
Mustafa Mutlu - Aydınlık
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları