loading
close
SON DAKİKALAR

Güneydoğu için yabancıların önerileri hakkında düşünceler

Onur Öymen
Tarih: 25.12.2015
Köşe: Diplomasi

Onur Öymen;7 Temmuz tarihinde Güneydoğu Anadolu’nun bazı ilçelerinde yoğunluk kazanan terör eylemleri ve güvenlik kuvvetlerinin sürdüğü mücadelede 7 Hazirandan bu yana 204 şehit verdik...

7 Temmuz tarihinde Güneydoğu Anadolu’nun bazı ilçelerinde yoğunluk kazanan terör eylemleri ve güvenlik kuvvetlerinin sürdüğü mücadelede 7 Hazirandan bu yana 204 şehit verdik. Çatışmaların ortasında kalan bazı masum vatandaşlarımız da hayatını kaybetti. Terör eylemleri bir yandan da eğitim, sağlık gibi devletin en önemli hizmetlerinin aksamasına yol açıyor. Çare nedir?

Amerikan Dışişleri Bakanlığı sözcüsü John Kirby, bu hafta içinde düzenlediği basın toplantısında Türk Hükümetiyle PKK arasında politik bir süreç başlatılmasını umuyoruz” dedi.

Bir süre önce de Alman Dışişleri Bakanı Steinmaier, 8 Ağustos tarihinde “Açılım sürecinin yeniden başlatılmaması bölge açısından ölümcül sonuçlar doğurabilir” demişti. Bu konuda görüş belirtilenlerin bugüne kadar “PKK kayıtsız şartsız silahları bırakmalı, terörden vaz geçmeli, Türk adaletine teslim olmalıdır” dediklerini duymadık. Irak Hükümetine ve Barzani’ye, PKK’nın Kuzey Irak’tan tasfiye edilmesini önerdiklerini de işitmedik.

Kendi ülkelerine yönelik tehdit oluşturan terör örgütleriyle görüşmeyi kesinlikle reddedenlerin Türkiye’ye görüşme önerisinde bulunmaları düşündürücüdür.

Şimdiye kadar terör örgütüyle görüşmelerde anlaşmaya varılamadığında neler olduğunu, terörün bu dönemi nasıl silahlanma ve saldırı hazırlığı için değerlendirdiğini gördük. Bundan sonra aynı yola gidilmesi halinde de PKK’nın yeniden bir terör dalgası estireceğinden kuşku duymak mümkün mü? Bize yeniden açılım sürecine dönmeyi önerenlerin bunu görmemesi mümkün mü? Acaba onların asıl mesajını “Bu terör örgütünün taleplerini yerine getirin” şeklinde mi anlamak gerekiyor?

Terör örgütünün esas beklentisi Türkiye’nin kendi beklentileri doğrultusunda bir anayasa yapması, ulus devlet anlayışından vaz geçmesi, Güneydoğu özerklik veya öz yönetim verilmesini kabul etmesidir. Bu talepler acaba 100 yıldan beri bize Kürt konusunda tavsiye, hatta baskılarda bulunan devletlerin beklentilerinden farklı mı? Türkiye’ye Sevr antlaşmasını dayatmak isteyenlerin varmak istedikleri hedef çok mu farklıydı?

Biz uzun zamandan beri, bu durumu görerek “Yabancıların Türkiye’yi terörle terbiye etmek istediklerini”, yani terör baskısıyla onların istediği çizgiye getirmek istediklerini söylüyorduk. Şimdi Sayın Cumhurbaşkanının 22 Aralık tarihli konuşmasında görüşlerini aynı kelimelerle açıklaması dikkat çekicidir.

Bize şimdi müzakere önerenlerin Kuzey Irak’a kara operasyonu yapmamıza karşı çıkmaları acaba “Türkiye’yi terörle terbiye etmek” politikalarının bir gereği midir?

Bugünkü terör eylemlerini önlemenin ilk koşulu PKK’nın yönetim kadroları, kampları ve silahlarıyla Kuzey Irak’tan tasfiye edilmesidir. Meclisin 12 yıldan beri verdiği yetkiyi kullanma cesaretini ve kararlılığını gösterebildiğimiz ölçüde terörle mücadelede başarı şansımız artacaktır.

Saygılar, sevgiler.

Onur Öymen

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları