Tarih:
25.11.2013
Köşe:
Diplomasi
Öğretmenler Gününü kutlarken
Onur Öymen; Eğitime harcanan paranın Gayrı Safi Milli Hasılaya oranında da Türkiye % 4,1 ile en geri sıralardadır.
Bütün öğretmenlerimizin, en çok da haklarını ararken baskıya maruz kalanların, atamaları bir türlü gerçekleiştirilmeyenlerin öğretmenler gününü içtenlikle kutluyorum.Çağdaş düşünceli nesiller yetiştirmek için üstün gayret gösteren, başta Başöğretmen Büyük Atatürk olmak üzere, Cumhuriyetimizin ilk kuşak öğretmenlerinin anısı önünde saygıyla eğiliyorum. Onların arasında olan Coğrafya Öğretmeni annem Nebahat Öymen'i, Felsefe Öğretmeni babam Münir Raşit Öymen'i şükran ve özlemle anıyorum.
Cumhuriyetimizin 90. yılında Türkiye, eğitim alanında çağdaş uygarlık düzeyine yaklaşmak şöyle dursun maalesef çağdaş ülkeler grubu olan OECD ülkelerinin sıralamasında en gerilerde kalmıştır. Halkımızın ortalama eğitim düzeyine bakıldığında sadece ilkokulu bitirebilenlerimizin oranı %58'dir.Bu alanda Türkiye OECD ülkeleri arasında sonuncu sıradadır. Lise mezunlarımızın oranı % 31'dir. (OECD ortalaması %73). 25-64 yaş arasınaki nüfusumuzun içinde üniversite eğitimi görmüş olanlarımızın oranı % 13'dür. (OECD'de bu oran % 30).
Eğitime harcanan paranın Gayrı Safi Milli Hasılaya oranında da Türkiye % 4,1 ile en geri sıralardadır. (OECD ortalaması % 5,8). Bu durumun düzeltilmesi için büyük gayret sarfetmek lazımdır. Eğitim, ilgililerin bilgisiz, bilgililerin ilgisiz kalacağı bir alan değildir.
Bu üzüntü verici tablo ortadayken Türkiye bu alanda en ileri düzeydeki ülkelerin düzeyini yakalamanın yollarını araştıracağına 4+4+4 yasasıyla ilkokul süresini kısaltıyor, dini eğitime ağırlık verilmesini, kız ve erkek çocuklarını karma okullar yerine ayrı okullara göndermeyi, dersanelerin kaldırılıp kaldırılmamasını tartışıyor. Üsteklik bir de "dindar ve kindar" nesiller yetiştirmekten söz edenler var. Bu tartışmaların hiç biri Türk çocuklarının dünya ülkeleri arasındaki çağdaşlık ve başarı düzeylerini yükseltebilecek konular değildir. Başka ülkelerin dersanelere başvurmadan sağladıkları eğitim düzeyini biz halkımıza büyük fedakarlıklar yükleyen dersanelerle bile sağlayamıyoruz. Atatürk'ün özlemini duyduğu "yükselen yeni nesli" baskı altına alarak geriletmek isteyenler var. Bu yol "fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller yetiştirmenin" yolun değildir.
Eğitim sorunlarımızı tümüyle ve Cumhuriyetimizin temel değerlerine sahip çıkan çağdaş bir dünya görüşüyle ele alıp kapsamlı çözümlere ulaştırmadan uygar ülkeler arasında milletimizin hak ettiği yeri almamız mümkün olamaz.
Saygılar, sevgiler.
Onur Öymen
Cumhuriyetimizin 90. yılında Türkiye, eğitim alanında çağdaş uygarlık düzeyine yaklaşmak şöyle dursun maalesef çağdaş ülkeler grubu olan OECD ülkelerinin sıralamasında en gerilerde kalmıştır. Halkımızın ortalama eğitim düzeyine bakıldığında sadece ilkokulu bitirebilenlerimizin oranı %58'dir.Bu alanda Türkiye OECD ülkeleri arasında sonuncu sıradadır. Lise mezunlarımızın oranı % 31'dir. (OECD ortalaması %73). 25-64 yaş arasınaki nüfusumuzun içinde üniversite eğitimi görmüş olanlarımızın oranı % 13'dür. (OECD'de bu oran % 30).
Eğitime harcanan paranın Gayrı Safi Milli Hasılaya oranında da Türkiye % 4,1 ile en geri sıralardadır. (OECD ortalaması % 5,8). Bu durumun düzeltilmesi için büyük gayret sarfetmek lazımdır. Eğitim, ilgililerin bilgisiz, bilgililerin ilgisiz kalacağı bir alan değildir.
Bu üzüntü verici tablo ortadayken Türkiye bu alanda en ileri düzeydeki ülkelerin düzeyini yakalamanın yollarını araştıracağına 4+4+4 yasasıyla ilkokul süresini kısaltıyor, dini eğitime ağırlık verilmesini, kız ve erkek çocuklarını karma okullar yerine ayrı okullara göndermeyi, dersanelerin kaldırılıp kaldırılmamasını tartışıyor. Üsteklik bir de "dindar ve kindar" nesiller yetiştirmekten söz edenler var. Bu tartışmaların hiç biri Türk çocuklarının dünya ülkeleri arasındaki çağdaşlık ve başarı düzeylerini yükseltebilecek konular değildir. Başka ülkelerin dersanelere başvurmadan sağladıkları eğitim düzeyini biz halkımıza büyük fedakarlıklar yükleyen dersanelerle bile sağlayamıyoruz. Atatürk'ün özlemini duyduğu "yükselen yeni nesli" baskı altına alarak geriletmek isteyenler var. Bu yol "fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller yetiştirmenin" yolun değildir.
Eğitim sorunlarımızı tümüyle ve Cumhuriyetimizin temel değerlerine sahip çıkan çağdaş bir dünya görüşüyle ele alıp kapsamlı çözümlere ulaştırmadan uygar ülkeler arasında milletimizin hak ettiği yeri almamız mümkün olamaz.
Saygılar, sevgiler.
Onur Öymen
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları
