Adli Tıp'ın ön inceleme sonuçları: Ölüm sebebi, kalp krizi değil.
Adli Tıp Kurumu'nda yapılan ön inceleme, Silivri Cezaevi'nde hayatını kaybeden eski MİT'çi Kaşif Kozinoğlu'nun ölümünde 'cinayet' şüphesini artırdı. Adli Tıp'ta yapılan ilk incelemede, Oda TV davası sanıklarından Kozinoğlu'nun kalp krizinden ölmediği tespit edildi. İncelemelerde herhangi bir kan pıhtısının kalp damarlarını tıkamadığı görüldü.
Zaman gazetesinin haberine göre, MİT'çi Kaşif Kozinoğlu, Oda TV soruşturmasının en dikkat çekici isimlerinden biriydi. Devletin 'gizli' belgelerini Oda TV'ye sızdırmakla suçlanan Kozinoğlu, 10 Mart 2011'de Silivri Cezaevi'ne gönderildi. Hâkim karşısına çıkmasına 13 gün kala hayatını kaybetti. Ancak iddia edildiği gibi kalp krizinden ölmediği ortaya çıktı. Alınan bilgilere göre, otopside doku örneklerini inceleyen Adlî Tıp uzmanları 'kalp krizi' vakalarında rastlanan temel verileri tespit edemedi. Damarlarda darlık olduğu fakat bunun kriz geçirtecek kadar ciddi olmadığı belirlendi. Herhangi bir kan pıhtısının damarları tıkamadığı görüldü. Kriz vakalarının en önemli sonucu sayılan kalp dokusu ölümü de tespit edilemedi. İkinci aşamada, alınan örnekler üzerinde zehir taraması yapılacak.
Ergenekon soruşturması kapsamında yürütülen Oda TV operasyonuyla gündeme gelen isimlerden en dikkat çekici olanı şüphesiz eski MİT'çi Kaşif Kozinoğlu'ydu. Ankara, Çayyolu'ndaki evine operasyon düzenlendi. Bazı belgelere el konuldu. Devlete ait 'gizli' içerikli belgeleri Oda TV'ye sızdırmakla suçlanıyordu. Soruşturma kapsamında hakkında yakalama kararı çıkarılan Kozinoğlu, 10 Mart 2011'de 'terör örgütü üyesi olmak' ve 'devletin güvenliğine ilişkin gizli bilgileri temin etmek, açıklamak' suçlarından tutuklanarak, Silivri Cezaevi'ne gönderildi. Kendisi de emekli bir asker olan Kozinoğlu'nun koğuş arkadaşları ise Ergenekon davasının tutuklu sanıkları emekli Albay Hasan Atilla Uğur ve Hasan Ataman Yıldırım'dı. Ergenekon davasında 'gizli tanık' olduğu ileri sürülen Kozinoğlu, 12 Kasım 2011'de, hakim karşısına çıkmasına 13 gün kala şüpheli bir şekilde hayatını kaybetti.
Adalet Bakanlığı, ölümünün hemen ardından bir açıklama yaptı. Açıklamada, "Doktor tarafından ceset üzerinde elle yapılan yoklamada herhangi bir kırık, darp veya cebir izine rastlanmadığı belirlenmiştir. Oda arkadaşının beyanına göre; Kozinoğlu'nun uzun süreli ve ağır spor yaptıktan sonra duş alıp odasına geldiğinde yatağında fenalaştığı ve tansiyonunun yükselmesi nedeniyle kendisine dilaltı hapı verildiği ve bu sebeple acil butonuna basarak görevlileri durumdan haberdar ettikleri anlaşılmıştır." denildi. İddialara göre Kozinoğlu, yaptığı ağır spor sebebiyle fenalaşmış ve geçirdiği
kalp krizi sonucu hayatını kaybetmişti. Ancak ailesi ve Kozinoğlu'nu tanıyanlar bu iddiaların doğru olamayacağını savundu. Zira Kozinoğlu, yıllardır ağır spor yapıyordu ve bugüne kadar da kalp rahatsızlığı yaşamamıştı.
Oğlu Özel Kozinoğlu, "Babamın kalp rahatsızlığı yoktu." derken, Kozinoğlu'nun ablası Fügen Bıçakçıoğlu, "Sporunu küçüklüğünden beri ihmal etmezdi. Değişik spor dallarında dünya birincilikleri vardı. Onca ağır spor yapan bir insanın, cezaevinde spor yaptığı için öldüğünün söylenmesi ise inandırıcı değil." ifadelerini kullanmıştı. MİT'in karakutusu olarak bilinen Kozinoğlu'nun şüpheli ölümü üzerine Silivri Cumhuriyet Savcılığı da soruşturma başlatmıştı. Kozinoğlu ile aynı koğuşta kalan Hasan Ataman Yıldırım ve Atilla Uğur'un ifadelerine başvuruldu. Kozinoğlu'nun kaldığı koğuşun görüntüleri de kaydedildi.
Adli Tıp Kurumu'nun Kozioğlu'yla ilgili ilk inceleme sonuçlarına ulaşıldı. Edinilen bilgilere göre, ilk tespitler Kozinoğlu'nun kalp krizinden öldüğü iddialarını çürütüyor. Kozinoğlu'ndan alınan doku örneklerini inceleyen
Adli Tıp Kurumu uzmanları, 'kalp krizi' vakalarında rastlanan temel verileri tespit edemedi. Kalp damarlarında darlık olduğu fakat bunun kriz geçirecek kadar ciddi olmadığı belirlendi. İncelemelerde herhangi bir kan pıhtısının damarları tıkamadığı da görüldü. Daha da önemlisi
kalp krizi vakalarının en önemli sonucu olan kalp dokusu ölümleri de Kozinoğlu'nun incelemelerinde görülmedi.
Uzmanlar kalp krizinin yeterince oksijen alamayan, beslenemeyen ve bunun sonucunda kalp dokusu ölen hastalarda meydana geldiğini ifade ediyor. Son incelemeler sonucunda Kozinoğlu'nun üzerinde durulan ölüm sebebi ise 'ani tehlikeli ritim bozukluğu'. Kozinoğlu'nun bu zamana kadar ciddi ritim bozukluğu rahatsızlığı bulunmaması ise kafalardaki şüpheleri iyice artırdı.
Hareketli bir meslekte çalışan ve yıllardır ağır spor yaptığı belirtilen Kozinoğlu'nun böyle bir rahatsızlığı var ise, bunun geçmişte mutlaka kendini hissettirmesi gerektiği vurgulanıyor. Kozinoğlu'nun dışarıdan verilen toksikolojik (zehir) bir maddeyle 'ani öldürücü ritim bozukluğu' yaşadığı yönünde iddialar da araştırılıyor.
Adli Tıp şu anda incelemelerde ikinci aşamada. Alınan örnekler üzerinde zehir taraması yapılıyor.