PKK’nin kent yapılanması olduğu iddia edilen KCK ana davasında yine Kürtçe savunma krizi yaşandı.
Sanık avukatlarından Sebahattin Korkmaz, müvekkilinin
Kürtçe savunma sırasında mikrofonun kapatılması üzerine Başbakan Erdoğan ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın Kürtlerin hakları ile ilgili açıklamalarını anımsattı. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Menderes Yılmaz, “Onlar bizi ilgilendirmiyor. Başbakan ve Başbakan Yardımcısı’nın açıklamaları bizi bağlamıyor. Yasa çıkarsınlar. Toparlayın ya da mikrofonu kapatacağım” dedi. Mahkeme verdiği bir ara kararla yine
Kürtçe savunma talebini bir kez daha reddetti.
PKK’nın kent yapılanması olduğu iddia edilen KCK ana davasında 104’ü tutuklu 152 sanığın yargılanmasına dün Diyarbakır 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki 35’inci duruşmayla devam edildi. Duruşmaya tutuklu 63 sanık katıldı. Duruşma nedeniyle adliye çevresinde sıkı önlemler alınırken, binaya girenlerin üzerleri tek tek arandı.
Duruşmada tutuklu sanık Ramazan Debe’ye ilişkin delillerin okunmasına devam edildi. Debe’den ele geçirilen, “Kadro ve eğitim” konulu yazıda,
PKK kadrolarının yasal bir derneklerde çalışsalar dahi PKK’li olduklarını unutmamaları, ancak bugün 3 kadronun bir araya geldiği zaman bırakın dayanışmayı, birbirlerinin canına düştükleri şeklinde ifadelerin yeraldığı görüldü.
PKK’deki çeteleşme TC’yi aşıyor
Debe’den ele geçirilen “Temel tartışma konuları” konulu bir başka belgede ise Öcalan’ın “Nasıl TC’de toplumda, poliste ve bazı kurumlarda kirlenme varsa, PKK’da da vardır. Nasıl TC, kendini çetelerden arındırıyorsa, biz de kendimizi çetelerden arındırmalıyız. Bizdeki çeteleşme TC’yi aşıyor. Onların çeteleri vurgun yapıyor, ama bizde vurgun yapacak para olmadığı için siz vurgun yapamıyorsunuz. Örneğin TC.; ‘Nerdesin Apo? Hayde gel çık ortaya’ diyor. Bu sizin için de geçerlidir” sözleri yeraldı.
Kürtçe savunmaya yine red
Debe’ye bu belge soruldu. Debe, Kürtçe konuşunca mikrofonu kapatıldı. Bundan sonra
Kürtçe savunma konusunda Avukat Sebahattin Korkmaz ve Mahkeme Başkanı Menderes Yılmaz arasında ilginç diyaloglar yaşandı. Sebahattin Korkmaz, “Ana dilde savunma için yeni bir karar almanız gerekiyor.
Müvekkilim kendini savunmak istiyor. Ama siz buna izin vermiyorsunuz” dedi. Mahkeme Başkanı Menderes Yılmaz, “Konuyu defalarca tartıştık” deyince avukat Korkmaz, Başbakan ve Başbakan Yardımcısı’nın Kürtlerin hakları ile ilgili açıklamalarını anımsattı. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Yılmaz, “Onlar bizi ilgilendirmiyor. Başbakan ve Başbakan Yardımcısı’nın açıklamaları bizi bağlamıyor. Yasa çıkarsınlar. Toparlayın ya da mikrofonu kapatacağım” diye karşılık verdi. Başkan Yılmaz’ın sözleri üzerine avukat Korkmaz, “İnsanları Türkçe konuşmaya zorluyorsunuz. Kürtçe’yi yasaklıyorsunuz” dedi. Avukat Süleyman Bilgiç de, “KCK davası Türkler’in Kürtler’den, Kürtler’in de Türkler’den kopuşuna sebep olmasın. Hiç bir müvekkilimizde silah bulunmadı. Onların eli kalem tutuyor. Ağızlarından da barış ve kardeşlik sözleri çıkıyor” diyerek iki sayfalık dilekçeyi mahkemeye sundu. Mahkeme verdiği bir ara kararla yine
Kürtçe savunma talebini bir kez daha reddetti.