Mehmet Barlas bugünkü köşesinde Cemaat'e yakın vakfın açıklamasına yanıt verdi...
Cemaat ve AKP’ye yakın gazeteciler arasındaki siyasi polemik hız kesmeden sürüyor.
Cemaat’e yakın Zaman yazarları Ekrem Dumanlı ve Hüseyin Gülerce ile Sabah’ın AKP’ye yakın başyazarı Mehmet Barlas arasındaki polemikte söz sırası yine Barlas’ta.
Mehmet Barlas bugün yine isim vermeden Cemaat’in vakfı Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nın yaptığı 11 maddelik açıklamaya yanıt verdi.
Barlas; ‘siyasi sorumluluğu olmayanların siyasileri eleştirmesini’ eleştirererek, “Ve sırtında yumurta küfesi bulunmayanlar ‘Benim dediğim gibi yapmazsan seni desteklemem ha’ diye sürekli uyarıyorlar seni” ifadesini kullandı.
İşte yazısının o bölümü:
Eğer belirli bir yaşı geçmişseniz ve yaşanılanlardan ders almaya çalışan biriyseniz Adnan Menderes’in, Süleyman Demirel’in, Bülent Ecevit’in, Turgut Özal’ın da, tıpkı Tayyip Erdoğan gibi “Benim dediğimi yapmazsan yapacağımı bilirim” diyenler tarafından uyarıldıklarını hatırlarsınız.
Bu uyarıları yapanların arasında bu liderlerin partilerinin ileri gelenleri olduğu gibi, hem partinin hem de toplumun ileri gidenleri de bulunmuştur, bulunmaktadır.
Siyasi sorumluluk sahibi olmadıklarından öteye sırtlarında yumurta küfesi bulunmayanların ve mesela çalıştıkları gazetelerinin patronlarına veya evlerinde aile fertlerine laf söylemekten ürkenlerin, Başbakan’a falan fırça atarak egolarını cilalamaları daha da ilgi çekicidir.
Sandık teferruat mı?
Ve sırtında yumurta küfesi bulunmayanlar “Benim dediğim gibi yapmazsan seni desteklemem ha” diye sürekli uyarıyorlar seni.
Askeri demokrasinin 1000 yıl süreceğini hazır ol durumunda söyleyenler, seçilmiş sivil iktidarları “Sandık teferruattır” diyerek azarlıyorlar.
Ama hayatın gerçekleri böyle işte.
Hamama giren de, siyasete giren de terler.
Galiba önemli olan hamamdan da, siyasetten de temiz çıkabilmeyi başarmaktır. Tabii bir de kubbede hoş bir seda ve geride yaptığın hizmetin ürünlerini bırakmak meselesi vardır…