Prof. Dr. Metin Çakmakçı, meme kanserine erken tanı için 40 yaşından sonra her kadının düzenli olarak mammografi çektirmesinin önemine işaret ediyor.
Meme kanseri riski yaş ile birlikte artıyor. Kadınların kendilerini muayene etmeleri ve memede ya da koltuk altında herhangi bir kitle hissettiklerinde hemen hekime başvurmaları gerekiyor.
Meme başından gelen kanlı akıntı, ileri evrelerde portakal kabuğu gibi deride ödem, meme derisinin içeriye doğru çekilmesi gibi belirtilerin görülebildiğini söyleyen Anadolu Sağlık Merkezi Tıbbi Hizmetler Direktörü, Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Metin Çakmakçı, önemli olanın ise hiçbir şikayet ve belirti olmadan tarama testlerinde kanseri daha çok küçükken yakalayabilmek olduğunu belirtiyor.
Her kadının 40 yaşından sonra düzenli olarak
mammografi çektirmesinin önemine işaret eden Prof. Dr. Metin Çakmakçı, mammografinin tümörleri görme oranının yaklaşık yüzde 85 olduğunu söylüyor. Gerek duyulduğunda daha ileri bir tarama yöntemi olan MR’a da başvurulabildiğini ifade eden Prof. Dr. Çakmakçı,
erken tanı için anne ya da teyze gibi yakınlarında meme kanserine rastlanan kişilerin hekim kontrolüne daha sık gitmeleri gerektiğine dikkat çekiyor.
Meme kanseri, deri kanserinden sonra kadınlarda en sık görülen kanser türü. Kansere bağlı ölüm nedenlerine bakıldığında akciğerden sonra ikinci sırada kadınlarda meme kanseri geliyor. Yeni doğmuş bir kız çocuğunun ömrü boyunca meme kanserine yakalanma riski yüzde 13 gibi yüksek bir oranı teşkil ediyor.
Avrupa CyberKnife Klinik Sempozyumu’nda da meme kanseri konuşuldu
Meme kanserinin tedavisinde ise cerrahi, ilaç tedavisi (kemoterapi ile hormonal tedavi) ve radyoterapi gibi seçenekler kullanılıyor. Dünya onkologları, tedavide daha iyi sonuçlar alabilmek için araştırmalarını sürdürüyor.
Geçtiğimiz günlerde Anadolu Sağlık Merkezi’nde uluslararası bilim insanlarını bir araya getiren ve kanser tedavisinde umut verici gelişmelerin ortaya konulduğu Avrupa CyberKnife Klinik Sempozyumu’nun da en önemli gündem maddelerinden birisini meme kanseri oluşturdu. Günümüzde, meme kanseri vakalarında radyasyon tedavisi ameliyat sonrasında tüm memeye ve daha sonra da ek doz olarak sadece tümörün olduğu noktaya verilirken, gerçekleştirilen yeni bir çalışma ile meme kanseri vakalarında ek doz olarak verilen ikinci doz ameliyat öncesinde tümöre CyberKnife ile veriliyor. Ve patolojik yanıtta da yaklaşık yüzde 10’luk bir artış sağlanıyor. Bu çalışma da meme kanserinde artık CyberKnife yönteminin daha fazla rol oynayacağına işaret ediyor.