Bakanlar Kurulu’nda ikinci kez görüşülecek olan ‘kadına şiddet yasa taslağı’ sanal âlemde tacizi suç kapsamına alıyor...
Bakanlar Kurulu’nda ikinci kez görüşülecek olan ‘kadına şiddet yasa taslağı’ sanal âlemde tacizi suç kapsamına alıyor...
TBMM’ye sunulacak düzenleme ile çocuk istismarında yaş sırını 18’e yükseltilecek...
Çocuklara yönelik cinsel istismar suçuna ‘hadım’ cezasını öngören taslakta N.Ç. ile ilgili verilen karar sonrası değişikliğe gidiliyor. Bayramdan sonra TBMM’ye sunulacak düzenleme ile çocuk istismarında yaş sırını 18’e yükseltilecek
Yargıtay 14. Ceza Dairesi’nin 13 yaşında 26 kişinin tecavüzüne uğrayan N.Ç davasında tecavüzlerin “N.Ç’nin rızasıyla” gerçekleştiğine ilişkin kararına ilişkin tepkiler sürerken, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, yeni N.Ç kararlarının olmaması için Adalet Bakanlığı ile birlikte TCK’da değişiklik çalışmalarına hız verdi. Bakanlık, geçen dönem TBMM’ye sunulup kadük kalan kamuoyunda “hadım” teklifi olarak bilinen düzenlemeyi elden geçiriyor.
Cinsel İstismara 15 Yıl: N.Ç kararı sonrası yeniden gözden geçirilen sözkonusu düzenleme hayata geçirildiğinde çocuğu cinsel yönden istismar eden kişiye 6 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası verilecek, suçun “sarkıntılık” düzeyinde kalması halinde ise bunun üçte biri oranında cezaya hükmedilecek. Cinsel istismarın vücuda organ veya bir başka cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda ceza 12 yıldan 20 yıla hapis olarak uygulanacak. Cinsel istismar ve sarkıntılık suçunun 12 yaşını doldurmamış ya da bedensel engelli çocuğa karşı işlenmesi halinde bu cezalar 2 katı olarak uygulanacak.
Şikayet şartı yok: Bir kişiyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişi hakkında mağdurun şikayetine bağlı olarak 3 aydan 2 yıla kadar hapis veya adli para cezasına hükmolunacak. Taciz suçunun çocuğa karşı işlenmesi halinde, suçun cezalandırılması için şikayet şartı aranmayacak. Çocuğa cinsel taciz durumunda ceza yarısına kadar artılacak.
Hadım mahkeme elinde: Teklifin geçen dönem komisyonca benimsenen halinde özel tehlikeli suçlu sayılacak tecavüzcülere testosteren tedavisi uygulanması da öngörülüyordu. Buna göre tecavüz suçlularına, hakim kararına bağlı olarak cezaevinde bulundukları sırada ve koşullu salıverilmelerinin ardından 5 yıllık denetimli serbestlik dönemlerinde ihtiyaç duyulan her aşamada testosteren tedavisi uygulanabilecek. Suçun ilk defa işlenmesi halinde hakim kararına bağlı uygulanacak bu tedavi tedbiri, suçun tekarlanması halinde zorunlu tutulacak. Ancak kamuoyunda “hadım” düzenlemesi olan bu uygulamanın tasarıda aynen korunup korunmayacağı henüz netlik kazanmadı.
İnfaz şartları Ağırlaşacak: Tecavüz suçlularının infaz şartları da ağırlaştırılacak. Tecavüz suçundan ceza alanlar, aldıkları cezanın dörtte üçünü cezaevinde geçirecekler. Bu süreyi tamamlamadan şartlı salıvermeden yararlanamayacaklar.
Eski eş korunacak: Şiddete uğrayan ya da şiddete uğrama tehlikesi bulunan boşanmış, nişanı bozmuş ya da yakın ilişki yaşadığı kişiyle birlikteliği sona ermiş dahi olsa tüm kadın ve çocuklar, kanun kapsamındaki hak ve düzenlemelerden yararlanabilecek.
Kimlik bilgileri gizlenecek: Şiddete maruz kalan, kalma ihtimali bulunup hakkında koruma kararı alınan kişinin barınma yeri olmaması halinde kendisine ve çocuklarına barınma yeri sağlanacak. Tehlikesinin bulunması halinde kimlik ve diğer bilgi ve belgelerinin değiştirilmesi sağlanabilecek.
Bakan Şahin, Erdoğan’la görüştü!
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, yasa taslağıyla ilgili çalışmalarda son aşamaya geldi. Bayramdan sonra gerçekleştirilecek ilk Bakanlar Kurulu toplantısında ele alınması beklenen düzenleme hakkında Bakan Şahin’in dün İstanbul’da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a bir sunum yaptığı öğrenildi.
Cezalar ertelenmeyecek
Elektronik İzleme: Hakimler, koruyucu tedbir kararlarının yerine getirilmesine iliskin takibin, zorunlu hallerde gerekçesini açıklayarak kolluk tarafından elektronik izleme yöntemiyle yapılmasına karar verebilecek.
Düzenleme kapsamında verilen koruyucu tedbir kararlarına aykırı davrananlara, bu nedenle açılan davalar sonucunda verilecek cezalar ertelenmeyecek ve seçenek yaptırımlara çevrilemeyecek.
Aynı suça farklı rapor!
Yargıtay 14. Ceza Dairesi’nin onayladığı
N.Ç. davası ile ilgili karara dayanak oluşturan, “N.Ç, kendi rızasıyla cinsel istismara maruz kaldı” yönündeki raporu hazırlayan Adli Tıp 6. İhtisas Kurulu’nun, benzer bir utanç davasında farklı bir rapor hazırladığı ortaya çıktı. Adli Tıp Kurumu 6’ncı İhtisas Kurulu, Siirt’te ikisi kız kardeş 4 küçük kızın öğretmenleri dahil 35 kişinin cinsel istismarına maruz kalması davası ile ilgili hazırladığı raporda, ‘rıza’ yerine ‘cinsel saldırı’ yönünde karar verdi ve raporunu mahkeme gönderdi. N.Ç için hazırlanan rapor sırasında kurulda çocuk psikiyatristinin bulunmadığı ancak, Siirt’teki davada H.T ve kardeşi S.T için hazırlanan raporun altında çocuk psikiyatristininde imzasının olduğu görüldü. Raporun bu şekilde hazırlanmasında ‘çocuk psikiyatristi’nin etkili olduğu belirtildi.
Ruh sağlıkları bozuldu
İki kız kardeş için hazırlanan 70 sayfalık raporun sonuç bölümünde, kız kardeşlerde olaydan kaynaklı ruh sağlığının bozulduğu belirtilerek şöyle denildi: “F.K. (Firari sanık-müdür yardımcısı) adlı sanığın mağdurelerin öğretmeni olmasından dolayı çocuklar üzerindeki etkisi ve yaptırım gücünün daha belirgin olması, eylemlerin tekrarlayıcı ve ileri derecede cinsel davranışlar içermesi nedeniyle de mağdurelerin ruh sağlığının bozulduğu anlaşılmıştır.” Nisan 2010’da yaşanan olayda 35 kişi gözaltına alındı ancak dosyada sadece 10 kişi yargılanıyor.