Dikkat! Piyasadaki oyuncak tabanca ve tüfeklerin yüzde 80'inden fazlası zararlı olabilir!
Sağlık Bakanlığı Uzmanı Sevgi Erdoğan, piyasadaki oyuncak tabanca ve tüfeklerin yüzde 80'inden fazlasının çocuklara zararlı olabilecek şekilde kinetik enerjisinin çok yüksek olduğunun tespit edildiğini belirterek, ''Bununla ilgili ülke olarak yasaklama kararı almak istiyoruz'' dedi.
Türkiye'de Kalite Altyapısının Güçlendirilmesi Projesi (TKAP) Türkiye ile AB arasında ticarette teknik engellerin ortadan kaldırılması ve iki taraf arasında malların serbest dolaşımını desteklemek ve güçlendirmek amacıyla tasarlanan ve AB tarafından finanse edilen proje çerçevesinde Grand Öztanık Oteli'nde ''Ürün Güvenliği Konferansı'' düzenlendi.
Konferansta oyuncak güvenliğine ilişkin sunum yapan Sağlık Bakanlığı uzmanı Sevgi Erdoğan, bazı oyuncakların özellikle 3 yaş altı çocuklar için tehlikeli olduğunu, AB'de yeni yürürlüğe giren oyuncak direktifini Türkiye'nin de yayınlayacağını söyledi.
Çıngıraklar, dişlikler, dolgulu ve küçük toplar içeren bazı oyuncakların boğulmalara yol açtığını, fırlatılan, vakum etkisi olan, sıkılınca ses çıkaran veya boncuk atan tabanca ve tüfeklerin çocuklarda görme kaybına ve yaralanmalara neden olduğunu anlatan Erdoğan, şu bilgileri verdi:
''Bu tür oyuncak tabanca ve tüfekleri piyasadan alıp numune olarak analize gönderdik ve yapılan analizlerde bu oyuncakların kinetik enerjisinin çok yüksek olduğunu gördük. Analize çektiğimiz ürünlerin yüzde 80'inden fazlası kinetik enerji açısından çok fazla çıktı. Bununla ilgili ülke olarak yasaklama kararı almak istiyoruz. Çok fazla görme ve duyma kaybına neden olan oyuncaklar.
Ses çıkarmak için tasarlanmış olan telefonlar, çocuklar için zararlı. Belli ses düzeyini aşıyorsa duyma kaybına kadar götüren sağlık riski oluşturuyor. İpli oyuncaklar çocukların boynuna geçiyor ve boğulmaya neden oluyor. Standartta iplerin uzunlukları var. Bunu geçmemesi gerekiyor. Oyuncaklardaki mıknatıslar da çocuklar tarafından yutulunca ve bağırsakta birleşince ölümle sonuçlanabiliyor. Bu oyuncakları alırken ve kullanırken yetişkinlerin çok dikkat etmesi gerekiyor.''
ÜRÜNLERİN YÜZDE 7'Sİ GÜVENSİZ VE UYGUNSUZ
Ekonomi Bakanlığı Dış Ticaret Uzman Yardımcısı Derya Yağmur Arı da, piyasaya güvenli ürünlerin arz edilmesinin önemli olduğunu, 2010 yılında yapılan denetimlerde bir önceki yıla göre yüzde 208 artış olduğunu söyledi.
Arı, 2009 yılında 38 bin 503 ürün denetlenmişken, 2010'da bu sayının 118 bin 689'a çıktığını ve uygunsuz güvensiz bulunan ürün sayısının da 8 bin 826 olduğunu belirtti.
Bu verilerin ürünlerin yüzde 7'sinin güvensiz ve uygunsuz olduğunu, oran olarak küçük görülse de burada bir sorun bulunduğunu gösterdiğini ifade eden Arı, denetlenen ürünler arasında 21 bin 978 ürünün ithal olduğunu (yüzde 27) bunlar içinde de uygunsuz güvensiz olan ürün miktarının 1.546 (yüzde 7) olduğunu kaydetti.
Arı, ürün güvenliğini artırmak için tüketicilerin de kendilerine destek olmasını isteyerek, buna yönelik olarak ürün güvenliği sitesi oluşturulduğunu, tüketicilerin güvencesiz ürünleri bu site üzerinden şikayet etmesini istedi.
Bu şikayetler üzerinden ilgili bakanlıkların denetim yapacağını anlatan Arı, ancak kalitesiz ürünün güvensiz ürün anlamına gelmediğini, tüketicilerin form doldururken bunları dikkate almaları gerektiğini kaydetti.
''TÜRKİYE AB MEVZUATINI EN İYİ UYGULAYAN 5 ÜLKEDEN BİRİ''
Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Zühtü Bakır da Türkiye'nin AB mevzuatını en iyi uygulayan 5 ülkeden biri olduğunu ve Türkiye'de üretilen hiçbir ürünün 27 AB üyesi ülkedeki gümrüklerde kontrolünün söz konusu olmadığını söyledi.
Avrupa Birliği'nde ürün güvenliği kapsamındaki faaliyetler ve son gelişmeleri anlatan Avrupa Standardizasyonunda Tüketicinin Korunması Derneği Uzmanı Chris Evans, AB'de ürün güvenliğinin yönerge ve direktiflerden başladığını, her ürününün güvenli ve standartlara uygun olması gerektiğini söyledi.
''7 YAŞ ALTI ÇOCUK GİYSİLERİNDE BOYUN ALTI İP YASAK''
Evans, çocuk giysilerinde boyun ve baş etrafındaki ipler ile beldeki iplerin güvenli olup olmadığını sorarak, ''Geçmişte bu ipler nedeniyle boğularak ölen bebekler oldu. Kapişonun ipi 12 aylık bebek uyurken boğulup ölmesine neden oldu. Tren, otobüs ve teleferikte kapılar var. Trenin kapanan kapısına takılsa bu ip, tren istasyonu terk etse ne olur? Bu yaşanmış bir şey, teleferikte kapıya takılan ipler nedeniyle sürüklenen çocuklar var. Tüketici eylemleri nedeniyle Avrupa'da ileri düzeyde testler var. 7 yaşın altında hiçbir çocuğun giysisinde boyun altı ip kesinlikle yasak'' dedi.
Partilerde çocukların giydiği kostümlerin hiçbir standarda tabi olmadığını, Avrupa'da bu ürünlerle ilgili standartların ortaya konulması için çalışma yapıldığını anlatan Evans, yine Avrupa'da tüketicilerin yaptığı baskılar sonucunda çocuk yürüteçlerinin merdivenin başında durmasını sağlayan mekanizma ile yaralanmalara karşı tampon konulduğunu anlattı.
Evans, Avrupa'da komik ve şirin görünümlü çakmak pazarının da çok büyük olduğunu, çocukların bu tür çakmakları oyuncak olarak değerlendirdiği için kolayca yangın çıkarabilecekleri uyarısını yaparak, Avrupa'da böylesi çakmakların tamamen yasaklanmaya ve piyasadan çıkarılmaya çalışıldığını kaydetti.
Evans, ''Çakmak sadece işlevi için alınmalı ve iki baş parmakla çalışmalı. Çocuk kolayca bunu kullanamamalı'' dedi.
Yiyeceklere benzer ürünlerin de çocuklar bunları ağızlarına soktuğu için hem boğulma hem de toksit olmayan maddelerle yapılıp yapılmadığı konusunda endişeler olduğuna işaret eden Evans, çocukların ilgisini çeken, çok şirin ve oyuncak görünümlü ev aletlerinin çocuklar için son derece tehlikeli olduğunu, 13 üye ülkenin bu ürünlerin pazardan çıkarılması için çalışma yaptığını bildirdi.
Evans, laser pointers'ların de çocuklar tarafından oyuncak gibi görüldüğünü, yapılan ölçümlerde bunların pek çoğunun güvenlikle ilgili standartlara uygun olmadığının tespit edildiğini anlattı.
Solaryum yataklarının da ağır dozlu ultraviyole radyasyon nedeniyle cilde zarar verdiğini dile getiren Evans, bunların dozajlarıyla ilgili kısıtlamaların yanı sıra 18 yaş altı gençlerin solaryum yataklarını kullanmalarına izin verilmemesi gerektiğini söyledi.