Özelleştirme eylemine OHAL bahanesi

Petrol-İş Sendikası, Türkiye Petrolleri'nin özelleştirilmesine karşı Enerji Bakanlığı önünde eylem yapmak isteyince eylem, OHAL gerekçesiyle engellendi.

Petrol-İş Sendikası'nın Türkiye Petrolleri'nde bu yıl birçok işin özelleştirilmesine karşı Enerji Bakanlığı önünde yapmak istediği basın açıklamasına, OHAL bahanesiyle izin verilmedi. Batman'da Adıyaman'da işçilerin otobüsleri engellenirken, Ankara'da da sendika binası önünde eylem yapıldı. Petrol-İş Sendikası Genel Başkanı Ali Ufuk Yaşar, eylemlerinin OHAL gerekçesiyle yasaklanmasına tepki gösterdi.

Petrol-İş Sendikası’nın, Türkiye Petrolleri’ndeki (TP) sondaj, kuyu tamamlama ve jeofizik operasyonların, Ocak ayından itibaren TPIC’e devredilmesine karşı Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı önünde yapacağı kitlesel basın açıklaması OHAL bahanesiyle engellendi. Ankara Valiliği “terör eylemi olabileceği”ni belirterek bakanlık önünde açıklamaya izin vermezken, Batman ve Adıyaman'daki işçilerin de Ankara'ya gitmesi engellendi. Petrol-İş üyeleri bunun üzerine Ankara'da sendika binasında toplandı. Açıklamaya izin verilmemesi nedeniyle sendika önünde yapılan basın açıklamasında işçiler, “İş, ekmek yoksa, barış da yok” sloganları attılar. Türk-İş Ankara Temsilcisi Halil İbrahim Alpoğlu da eyleme destek verdi. Burada konuşan Petrol İş Sendikası Genel Başkanı Ali Ufuk Yaşar, Enerji Bakanlığı önünde açıklamaya izin verilmemesine tepki gösterdi. Cumhurbaşkanı ve birçok yetkilinin normalleşmekten bahsettiğini belirten Yaşar, “Bırakın da normalleşelim. Terör var diye sokağa çıkamayacak mıyız? Hakkımızı arayamayacak mıyız?” diye sordu.

'Özelleştirilmeyecek' savunması

17 Ağustos depreminde mezarda emeklilik yasasının geçirildiğini hatırlatan Yaşar, bu engellemelerle kendilerini ifade edemeden bir takım şeylerin OHAL bahanesi ile yapılmasını kabul etmeyeceklerini dile getirdi. Türkiye Petrolleri Genel müdürünün de işçilere gönderdiği mesajla eylemi engellemek istediğini belirten Yaşar, genel müdürün TPIC'e devirle birlikte işçilere başka bir yere gönderilmeyeceklerini, TPAO'nun özelleştirilmeyeceğini, sendikal örgütlülüğün zarar görmeyeceğini iddia ettiğini aktardı. Yaşar, iddiaların gerçek olmadığını ifade ederek Türkiye Petrolleri'nin küçültüleceğini, 1500' yakın işçinin bundan etkileneceğini söyledi. Çalışanların hak ve hukukundan yana olduklarını dile getiren Yaşar, sonuna kadar mücadele edeceklerini söyledi.

Taşeronlaştırma operasyonu

Basın açıklamasını okuyan Petrol-İş Ankara Şube Başkanı Şuayip Gül de, “İşçinin iş ve ekmek mücadelesini engellemek, özelleştirme politikalarına karşı çıkan sendikaları susturmaya çalışmak hangi KHK'de yazmaktadır? Terörle mücadele etmek gerekçesiyle ilan edilen OHAL'de işçilerin yasal ve en doğal haklarını kullanmalarına izin verilmemesinin hiçbir haklı gerekçesi olamaz” dedi. Gül, Türkiye Petrolleri'nin Adıyaman, Batman ve Trakya Bölge Müdürlükleri ile Ankara Genel Müdürlüğe bağlı kuyu tamamlama, sondaj, jeofizik operasyonlar, sismik ve deniz sismiği gibi faaliyetlerin TPIC şirketine devredilmesinin öngörüldüğünü söyledi. Bu küçültme operasyonu ile emekçilerin kurum ile ilişkisi kesilerek koşulları belirsiz bir devrin gerçekleşeceğini belirten Gül, bunun aynı zamanda büyük bir güvencesizleştirme ve taşeronlaştırma operasyonu olduğunu dile getirdi. Petrol-İş Sendikası ve işçilerinin Türkiye Petrolleri'nin küçülmesine izin vermeyeceklerini ifade eden Gül, Türkiye Petrolleri'ne sahip çıkmaya devam edeceklerini vurguladı.

(Evrensel)