Özgür Özel Bursa'da üye katılım töreninde konuştu: 'İlk seçimlerde genel merkezin ışıkları sabaha kadar yanacak'

CHP GENEL BAŞKANI ÖZGÜR ÖZEL; “BU ÜLKEYİ CUMHURİYET HALK PARTİLİ CUMHURBAŞKANI YÖNETECEK”

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Bursa Yıldırım’da katıldığı Üye Katılım ve Rozet Takma Törenine katıldı. Özel, “Size söz veriyorum ilk seçimlerde, Cumhuriyet Halk Partisi’nin 81 il binasının, 973 ilçe binasının ve Genel Merkezinin ışıkları sabaha kadar yanacak. Bu ülkeyi gelecek seçimlerden sonra bir Cumhuriyet Halk Partili Cumhurbaşkanı yönetecek. Günü gelince yeniden güçlü bir Parlamentoya döneceğiz, hep birlikte Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Gazi Meclisini yeniden güçlendireceğiz” dedi.

Bursa’da Yıldırım İlçe Başkanlığı’nın düzenlediği Üye Katılım ve Rozet Takma Törenine katılan Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, “Yeşil Bursa’nın Osmanlı’ya başkentlik yapmış, Cumhuriyetin kenti, yüreğinde vatan, millet, bayrak ve Atatürk sevgisi olan güzel insanların kenti Bursa’nın, kızım İpek’in ismini aldığı memleketim Bursa’nın güzel insanları, hepiniz hoş geldiniz. Hepinizi saygıyla selamlıyorum” ifadelerini kullandı. Özel şunları söyledi:

“70 BİN YENİ ÜYE VAR, RAKAM 100 BİNE YAKLAŞIYOR”

“Dün geldim, bugün buradaydık, yarın yine Bursa’dayız ve üç gün boyunca burada İl Başkanımızın ev sahipliğinde, İlçe Başkanlarımızın ev sahipliğinde, kazandığımız belediyelere gidip önce İlçe Başkanlarımızı sonra Belediye Başkanlarımızı ziyaret ediyoruz. Onları kutluyoruz, örgütümüzü kutluyoruz. Ben buraya normalde programımda Yıldırım ilçe ziyaretini koymuştum çünkü yakından tanırım, bilirim ki Yıldırım ilçe, Bursa’nın siyasette, örgütün en çok zorlandığı, en çok emek verdiği, en fedakar üyelerinin bulunduğu ve ‘Ne zaman Yıldırım’ı alacağız, Türkiye’de iktidarı da alacağız’ diye bellediğim bir ilçedir, onun için buraya geldim. Öncelikle seçimdeki emekleriniz için ilçe yönetimine, ilçe başkanlığı, kadın kollarına, gençlik kollarına, adayımıza, belediye meclis üyesi adaylarımıza seçilsin, seçilmesinin ve bütün örgütümüze emekleriniz için teşekkür ediyorum. Bu sefer olmadı ama bir dahakine mutlaka olacak, buna yürekten inanıyorum. Seçimler geçtikten beri yaptığımız çağrıyla partimize resmi kaydı gerçekleşen 70 bine yakın üye var, rakam 100 bine yaklaşıyor, işlemleri sürenlerle birlikte. Cumhuriyet Halk Partisi ailesi hızla büyüyor. Seçim akşamı kürsüden şunu söylemiştim: dedim ki, ‘O yüzde 25’lik cam tavan artık kırıldı. Artık Cumhuriyet Halk Partisi’nin önündeki engeller kalktı. Bundan sonra hızla büyümeye, hızla güçlenmeye devam edeceğiz’ demiştim. O gün söyledim, Türkiye’nin dört bir yanında 81 ilde, 973 ilçede söylüyorum. ‘Cumhuriyet Halk Partisi herhangi siyasi parti değildir. Cumhuriyet Halk Partisi Cumhuriyetten önce kurulmuş, kurtuluşu örgütleyenlerin, Kuva-yi Milliyecilerin, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyetlerinin, canlarını ortaya koyarak vatanını savunanların ve canları pahasına bu ülkeyi kuranların kurduğu partidir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu partidir.”

“BABA EVİNİN BACASI TÜTSÜN DİYE YILLARDIR ODUN ÇEKİYORSUNUZ”

“O yüzden bu partiye ben ‘Baba evi’ diyorum. Gittiğim her yerde, ‘Sadece Cumhuriyet Halk Partililerin değil hangi siyasi görüşten olursa olsun bu parti herkesin baba evidir’ diyorum. Nedir baba evi? Herkes baba evine doğar, ana kucağına doğar, büyür, gelişir; kimi baba evinde kalır, kimi başka tarafa gider. Kimi büyüğünü arar, kimi daha küçüğüne kanaat getirir. Kimi yakında oturur, kimi ırakta oturur ama herkes bilir ki başım sıkışırsa, dara düşersem, darlanırsam, zorlanırsam bir baba evi vardır, çorbası kaynamaktadır, bacası tütmektedir ve kapıları açık, beni beklemektedir. İşte şimdi gün AK Partililer için, MHP’liler için, tüm siyasi partiler için o gündür ve baba evinin kapıları ardına kadar açıktır. Bir yanımda Yıldırım İlçe Başkanı, bir yanımda Bursa İl Başkanı, biri Yıldırım’daki baba evinin kapısını açık tutacak, biri Bursa’daki baba evinin kapısını açık tutacak. Onlar, sizler, bu partinin emekçileri, baba evinin bacası tütsün diye o baba evine yıllardır odun çekenlersiniz, hepinizi çok seviyoruz, hepinizin emeklerine sağlık. Şimdi o baba evine gelenler var. Bugün Yıldırım’da 600 kişi koştu, baba evine geldi. Önünde durmadı kimse, ‘Niye gelmedin daha önceden?’ demedi, ‘Niye gitmiştin?’ demedi. ‘Buyur gel yerin bu baba evinin başköşesidir’ dedi. Çünkü bu baba evinin tapusu hiçbirimizde değil. İkisinde de yok, ben de de yok, Kemal Bey de de yoktu. Bülent Ecevit’in de değil bu evin tapusu, İsmet Paşa’nın da. Bu evin tapusu bir kişiye kayıtlıdır o da Gazi Mustafa Kemal Atatürk.”

“CHP ULU BİR ÇINARDIR, BU TOPRAKLARIN GÜVENCESİDİR”

“Bunun için bütün anketler, çalışmalar gösteriyor ki, bu ülkede Atatürk sevgisi, ona minnet, Cumhuriyetin kurucu babalarına, kurucu kadrolarına minnet yüzde 95’in üzerindedir. O yüzden Atatürk’ü sevenler, Atatürk’ün kurduğu partiyle birlikte yollarına devam ederlerse, bu yol kutlu bir yoldur, bu yol onurlu bir yoldur, bu yol 47 yıldır birinci parti olmayan, yıllardır iktidar olmayan ama çıkar için, para için, tayin için, terfi için, ihaleler için değil; vatan için, millet için, bayrak için bir arada duranların yoludur. Buradakiler bu partinin üyeleri kendilerini değil, vatanlarını, kendi evlatları kadar başkalarının evlatlarını düşünürler. Yoksulluğu yönetmek istemeyiz biz. Yardım kolilerini alıp da gidip parti propagandası yapmak, kömür yardımı için bile partiye üye kayıt zorunluluğu yapmak, zora düşene önce partiye kayıt ol diyenlerin partisi değil, yoldan gelene, ‘Yoldan geldin aç mısın tok musun?’ diye soranların, ‘Ne içersin?’ diye soranların, sonra da ‘Seni bana kim yolladı?’ diye sormayıp ‘Sana nasıl yardımcı olalım?’ diye soranların partisidir. İşte bu yüzden kimileri gelir kimileri gider, herkes gider Cumhuriyet Halk Partisi buradadır, ulu bir çınardır. Gün olur, bu ulu çınarın etrafından hızla büyüyen sarmaşıklar tırmanır, tırmanır, tırmanır, bazen boyu Çınar’ı aşar. Yukarıdan bakar, tepeden bakarlar Çınar’a, dalga geçerler, küçük görürler, hakir görürler. Çınar, sağlam kökleriyle, iri gövdesiyle, kollarıyla, yeni sürgünleriyle durur ve gülümser, ‘hele bir kışı görelim’ der. Kış gelir, ayaz çıkar, don olur. O yukarıdan gidip de bakanlar kururlar, dökülürler, parçalanırlar, çınar dimdik ayakta durur çünkü bu çınarı ekenler, bu çınarı şehit kanlarıyla suladılar, bu çınar bu toprakların güvencesidir, kökü Milli Mücadelededir, ucundaki sürgünleri bu partinin gencecik evlatlarıdır.”

“ÜLKEDEN UMUDU KESEN GENÇLERİN BİR SEÇİM DAHA BEKLEMESİNE VESİLE OLDUK”

“Onun için size vereceğim müjde şudur ki her hafta 10 bin üye kaydediyoruz, bunun 8 bini, 8 bin 300’ü genç üyedir. Gencecik kadınlar, gencecik erkekler bu partiye koşmaktadır. Bu parti gençliğin umudu olmuştur, bu parti daha 31 Mart seçimlerine kadar dört gencin üçü ‘Yurtdışına gitmek istiyorum’ diyen, artık bu ülkeden umudunu kesen gençlerin bir seçim daha beklemeye karar vermesine vesile olmuştur, hep birlikte başaracağız bunu. 31 Mart akşamı şunu söyledim, ‘Çok sevinip, çok eğlenip kimseyi küstürmeyin, kimseyi üzmeyin. Çünkü daha yürüyecek çok yolumuz, yapacak çok işimiz var. Belediye Başkanlarını seçtik, hepsine söylüyorum, ‘Cebinizde, 412 belediye başkanımız var, 412 anahtar. O anahtarlar belediyenin kapısının anahtarı, kasasının anahtarı, şehrin altın anahtarı falan değil. O anahtarlar Cumhuriyetin ikinci yüzyılında, yapılacak ilk seçimlerde Atatürk’ün partisini birinci parti yapmanın anahtarıdır.”

“TEMMUZ ANKETLERİ AÇIKLANDI, SEKİZ PUAN ÖNDEYİZ”

“Onun için hep birlikte çalışacağız, başkanlarımızı destekleyeceğiz, ufak tefek yanlışları, kusurları elbirliğiyle örteceğiz, sosyal medyada güzellikleri çoğaltacağız, asla ve asla olmaması gereken polemiklere, tartışmalara girmeyeceğiz. Türkiye’yi kucaklayacağız, birbirimize ve ülkemize sahip çıkacağız. Ülke artık bu ülkeyi yöneten Tayyip Erdoğan’dan, partisinden, ittifak ortağından bir beklentisi kalmamış durumda. 31 Mart tarihinde 47 yıl sonra Cumhuriyetin ikinci yüzyılının ilk seçimlerinden partimiz, birinci parti çıkmıştır, hepimize kutlu olsun. O günden bugüne yapılan bütün kamuoyu anketlerinde partimiz hep birinci partidir. O gece 1,8 puan farkla birinci partiydik. Nisanda ikinin üzerine çıktık Mayıs’ta 3,5 puan oldu, Haziran’da 4.5 puan oldu. Dün ve bugün üç büyük şirket temmuz anketlerini açıkladı. En düşüğünde 4.5 puan öndeyiz, bir diğerinde 5.5 puan öndeyiz. Bir diğerinde sekiz puan öndeyiz.”

“MEMLEKETİ VE DEMOKRASİYİ BİR KEZ DAHA KURACAĞIZ”

“Bu sefer bu iş, hep beraber olacak. Son gece yatarken ‘yarın acaba ne olacak’ diye düşünmeyeceğiz. Seçimi aylar öncesinden, yıllar öncesinden garanti edeceğiz. Bunun yolu, her birimizin bu inançta, bu azimde olmasıdır. Aramızdaki kardeşliği pekiştirmeli, mesafeleri daraltmalı, omuz omuza vermeli, kol kola girmeli, partinin başarısı için hep birlikte yılmadan çalışmalıyız. Küskünlüklere, kırgınlıklara, kızgınlıklara, kişisel beklentilere feda edilecek bir dönemde değiliz. 100 yıl önce düşmanı kovup bu ülkeyi kuranlar kolay şartlarda değildiler. Çocuklarının işi, kendilerinin aşı, gelecekle ilgili kaygıları, bugünkü ile kıyaslanmayacak durumdaydı. Onlar canlarını ortaya koydular, onlar hayatlarını ortaya koydular. Önümüzdeki en fazla dört yıl ama belki bir yılı bile bulmadan, önümüze gelecek ilk sandıkta 100 yıl öncesinde olduğu gibi bu memleketi bir kere daha kurtaracağız, demokrasiyi bir kez daha kuracağız.”

“ÖRGÜTÜN BAŞARACAĞINA SONUNA KADAR İNANIYORUM”

“Bunun için her birimize ihtiyaç var, her birimize. Onun için çoğalmak, büyümek, birlikte çalışmak çok önemli. Yeni üyeler hoş geldiler. Onları; yetkinliklerine, etkinliklerine göre en iyi şekilde içimize almalı, çalışmalara katmalı, bizim ulaşamadığımız yerlere onlarla ulaşmalı, açamadığımız kapılara onlarla açtırmalı, duyuramadığımız sesi onların sesiyle bazı kulaklara ulaştırmalıyız. Bugüne kadar açamadığımız kapıları açacak, gidemediğimiz yollara gidecek, duyuramadığımız sesimizi daha rahat duyuracağız. Görev her birimizindir. Ben Cumhuriyet Halk Partisi örgütüne sonuna kadar güveniyorum. Ben örgütün bu işi başaracağına sonuna kadar inanıyorum. Bursa’da birbirinden kıymetli milletvekillerimiz, önceki dönem milletvekillerimiz var. 2014 öncesi İl Genel Meclisi üyelerimizden tutun geçmiş dönemde görev yapan herkesi, İl Başkanı, İlçe Başkanı, yönetici, hepsini bir seferberliğe davet ediyoruz. Partinin kapısını her gün aşındırmalıyız. İlçe Başkanından seçime 15 gün varmış gibi görev talep etmeliyiz. Ve Bursa’da kazandığımız büyük zaferden sonra her iki kişiden birinin oyunu almanın başarısını, çok yüksek başarısını onurla, gururla ama kibre kapılmadan taşımalıyız. Bakın, 47 yıl sonra Bursa’yı aldık, 47 yıl sonra parti yeniden birinci parti oldu. 47 yıl önce biz Bursa’yı kazanırken Bülent Ecevit de Türkiye’de partisini birinci parti yapmıştı. O günden bugüne Bursa’yı alamamıştık, o günden bugüne birinci parti olamamıştık. Bursa’yı alan birinci parti oluyor, Yıldırım’ı alan iktidar oluyor. Yıldırım’ı alacağız, iktidara geleceğiz.”

“FİYATLARDAN, KİRALARDAN, MASRAFLARDAN BİR SIFIR ATACAĞIZ, MAAŞLARDAN ATMAYACAĞIZ”

“Ben örgütümüze inanıyorum, güveniyorum. Milletvekillerimizle, Parti Meclisi Üyelerimizle birlikte hepinizin, hep birlikte bu büyük zaferi kazanacağınıza, yine yüzümüzü güldüreceğinize inanıyorum. Geçen sefer size söz vermiştim. Dedim ki, ‘Bu sefer bu partinin ışıkları erkenden kapanmayacak, bu sefer kadın kolları tülbenti sirkeli suya basıp başına sarıp çatlayan baş ağrısıyla, ışıkları kapatıp zorla uyumaya çalışmayacak, dışarıdan gelen korna seslerine kulağınızı kapatmayacaksınız.’ Ve o gece çıktım, partinin ışıklarını gösterdim. Size söz veriyorum yapılacak ilk seçimlerde, hep birlikte, Cumhuriyet Halk Partisi’nin 81 il binasının, 973 ilçe binasının ve Genel Merkezinin ışıkları sabaha kadar yanacak, sabaha kadar yanacak. Bu ülkeyi gelecek seçimlerden sonra bir Cumhuriyet Halk Partili Cumhurbaşkanı yönetecek. Günü gelince yeniden güçlü bir Parlamentoya döneceğiz, günü gelecek hep birlikte Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Gazi Meclisini yeniden güçlendireceğiz. Ve size söz olsun ki bu ülkeyi artık yoksulların, biraz önce başkan anlattı, anlatırken gırtlağı düğümlendi. Yıldırım’da sütü kasada bırakanların, oğluna çikolata aldı diye yürüyerek eve varanların, yoksulluktan çocuklarının gönlünü yapmayanların ilçesi olmaktan çıkaracağız. Bu ülke Tayyip Bey’in dediği gibi Şangay İşbirliği Örgütünün ayda yılda 5 bin 500 dolar geliri olan fakir milletlerinden olmayacak. Bize orayı hedef gösteriyor. Bizim hedefimiz kurucumuzun vasiyeti, muasır medeniyetleri yakalayıp geçmektir. O tarafta 4 bin 500 dolarlık ülkeler vardır; liderleri zengin, sarayları büyük, araçları lükstür. Bu tarafta saray yerine mütevazi daireler, lüks uçaklar yerine ekonomi sınıfı uçuşlar. Bu taraftan mütevazi makam araçları ama zengin halklar vardır. İşte biz Tayyip Beyin ülkeye götürmeye çalıştığı 4 bin 500 dolarlık değil Atatürk’ün işaret ettiği 45 bin, 55 bin dolarlık milli gelire sahip bir Avrupa ülkesi olacağız. Tayyip Bey övüne övüne bitiremiyor. ‘Paradan altı sıfır attım.’ Evet attın ama sen ne yaptın? Altı sıfır atınca, fiyatlardan altı sıfır attın, kiralardan altı sıfır attın, harcamalardan altı sıfır attın ama döndün maaşlardan da altı sıfır attın. Sen sadece hesabı kolaylaştırdın. Ama Cumhuriyet Halk Partisi bu ülkeyi senin gibi 4 bin 500 dolarlık değil 45 bin, 55 bin, 60 bin dolarlık bir hedefe götürdüğünde, yani hızla başlayıp hedefe vardığında, 10 yıl sonra, evet biz de sıfır atacağız. Altı sıfır değil bir tane sıfır atacağız ama biz sıfırı fiyatlardan, kiralardan, masraflardan atacağız; maaşlardan atmayacağız, alım gücünü 10 kat artıracağız.”

“HALKIN TARAFINDAYIZ, HALKIN İKTİDARINI KURACAĞIZ”

“Geçen gün Grupta söyledim, izlediniz. İzlemeyenler için söylüyorum. İngiltere’de asgari ücret Türk parasıyla 85 bin lira ama market alışverişi Türkiye’den yüzde 25-30 ucuz. Yani şöyle düşünün, biz Avrupa Birliği hedefiyle ekonomimizi iyileştirerek, hukukumuzu iyileştirerek, ülkemize yatırım yaptırarak, yatırım çekerek, güçlenerek, üreterek o noktaya geldiğimizde bugünkü maaşlar alınacak ama mazot dört lira olacak. Bugünkü gibi maaş alınacak ama düşünün kıymanın kilosu 55 lira olacak. O zaman bu maaş kimseye az gelmez. Önemli olan paranın alım gücünün artmasıdır. Onu yapacağımız günler gelecek, bu ülkede yoksulluk bitecek, bu ülkede kimsenin çocuğu hayata kapatamayacağı kadar açık bir farkla geriden başlamayacak. ‘Dindar ve kindar bir nesil’ diye hepimizin AK Partili’nin de CHP’linin de DEM’linin de MHP’linin de çocuğunun eğitimini perişan ettiler. Bu ülkede bütün çocuklara eşit, ayrımsız ve en iyi kalitede ücretsiz eğitim verilecek. Bu ülkede iyi eğitime ulaşmak sınıfsal bir mesele olmaktan çıkacak, çocukların başarısı babalarının parasına bağlı olmayacak. Biz bu ülkeye her alanda eşitliği getireceğiz çünkü biz sosyal adalete inanıyoruz, sosyal devlete inanıyoruz, eşitliğe inanıyoruz. Biz ezenlerin değil ezilenlerin, sömürenlerin değil sömürülenlerin, biz zenginlerin değil, yoksulların tarafındayız, sizin tarafınızdayız, halkın tarafındayız, halkın iktidarını kuracağız.”

“BU ADALETSİZ DÜZENİ DEĞİŞTİRECEĞİZ”

“Elbette servet düşmanı değiliz ama birileri yedi değil 77 değil 7 bin 777 sülalesine yetecek varlıklara sahipken birilerinin çocuklarına, torunlarına yoksulluğu miras bırakmasını da kabul edemiyoruz. Onun için hep beraber önce seçimi kazanacağız. Sonra o sonuçlara göre iktidarı değiştireceğiz. Sonra kurduğumuz iktidarla bu adaletsiz düzeni değiştireceğiz. Bugün Bursa’da kazanmış başkanlara gittik, en son kazanmış bir belediye başkanına değil, seçimi kazanamamış ama gelecek seçimi kazanmaya inanmış, iktidara inanmış Yıldırım örgütümüze geldik. Hepinizi kucaklıyorum, hepinizi selamlıyorum, hep beraber başaracağız. Siz başardığınızda Türkiye başaracak, siz kazandığınızda Türkiye kazanacak. Hep beraber kazanacağız. Yolumuz açık olsun, yolunuz açık olsun. Hepinizi seviyorum, hepinizi saygıyla selamlıyorum. Sağ olun, var olun.”