Pepee namaz kılacak mı?

Karakteri yaratan Ayşe Şule Bilgiç Pepee’yi anlattı...

Obizimilk “milli” çizgi filmkahramanımız. Türkü söylüyor, karşılama oynuyor. Şimdi de ilk konserini verecek. Repertuvarında “Çişimiz tuvalete, kakamız tuvalete’’ ya da “Pepee’nin dizi acıdı, keşke düşmeden yavaşlasaydı’’ gibi çizgi filmden aşina olduğumuz parçaların yanında,müziği duyar duymaz Pepee’nin en yakın arkadaşı Şila’yla halaya durdukları türküler de olacak. Kabul; ilk duyduğunda insana bir “Nasıl ya?” dedirtiyor ama çocukların izlerken başka hiçbir şeyle ilgilenmemesini fırsat bilen annelere 2 dakika nefes aldıran, 50’nin üstünde lisanslı ürünü olan, dergisi 150 bin satan, 2010’larda çocuk olmak nostaljisi yapıldığında herkesin ortak belleğine kazınmış bir çizgi filmolarak karşımıza çıkacak bir fenomenden bahsediyoruz.

İşte bu başarının sahibi nam-ı diğer Pepee’nin annesi Ayşe Şule Bilgiç konser vesilesiyle Pepee’yi anlattı, eleştirileri ve iddiaları yanıtladı.

Pepee neden bu kadar çok sevildi?
Çünkü ideal bir çocuk portresi çizmiyor. En büyük farkı da bu. O olması gereken anlamda ideal çocuk, yani sevgi dolu, soran, sorgulayan,merak eden ama aynı zamanda hata da yapabilen...

Bugüne kadar neden böyle başka bir karakter çıkmamış?
Yetişmiş işgücü yok, altyapı, donanım, teşvik yok. Çizgi film yaptın diyelim, para verip yayınlayacak kanal yok. Nasıl yapacaksın? Deli olman lazım.

Delimisiniz peki?
Galiba öyleyiz. Bu iş benim çocukluk hayalimdi. Yola “Kimse izlemezse kızımizler” diye çıktım. Ailemekibimoldu. YeğenimYağız Alp Şimşek Pepee’nin seslendirmesini yaptı. Bebe’nin sesiyse kızım Iraz Elif. Bir avuç insanla başladık, şimdi 60 kişiyiz.

Pepee, Şila, Şuşu ne demek?
Çizgi filmTürk, isimler neden Türkçe değil?” diyenler için soruyorum. Pepee öz Türkçe pepemeden geliyor. İlk konseptimizde Pepee konuşma zorluğu çeken bir çocuktu ve dış ses yardımıyla daha iyi konuşmayı öğreniyordu. Buna uygun bir isimolsun istedim. Diğerlerini de yaş grubuna sıcak gelecek, kolay söylenecek ve çağrışımı olmayan hecelerden seçtim.

Pepee’nin İspanyol çizgi filmi Pocoyo’dan esinlendiği, söylendi.
İçinde başka birmarka geçen sorulara cevap vermiyoruz. Adını Pepee’yle yan yana getirerek duyurma çabalarına cevabımız bu.

Ama bu suçlamalar sürüp gidecek.
Bambaşka söylemler de çıkacaktır. Başarı akabinde bu tip şeyleri de getiriyor. Pepee’yle ilgili tümeleştirilere gereken cevabı Türk halkı verdi. Pepee bu vatanın evladıdır ve sahibi bu vatanın halkıdır. Pepee’yle büyüyen nesil okuduğu habere körü körüne inanacak kadar yüzeysel olmayacak. Bizimçocuklarımız muhakeme yeteneği olan, iftirayı gerçekten ayırt edebilecek, o iftiranın altındaki kapitalist oyunları fark edebilecek zekâda olacaklar. Pepee’ci neslin sırtı yere gelmeyecek.

Anneler “Çocuğuma tuvalet alışkanlığı kazandıramıyorum, yardımcı olun’’ diyorlarmış...
Emzik bırakma, sebze yeme, diş fırçalama gibi pek çok içerik önerileri de annelerimizden geldi. Türkiye’de ilk defa suya sabuna dokunur bir çizgi film yapıyoruz. Çorbada tüm annelerimizin de tuzu olsun.

Bebe, Pepee’den daha olgun ve akıllı gibi. Bir de yaşı çok küçük ve doğru düzgün yürüyememesine rağmen konuşabiliyor...
Ben de, ablamda 9 aylıkken konuşmaya başlamışız. Annem “Seninle yalnız kaldığımda korkardım,minnacık bir bebektin ama bayabayağı konuşuyordun. Çok garip bir görüntüydü” diye anlatır. Bebe’de bunun esinlenmeleri var. Standart bir çocuk değil.

Hedef kitlesi olmamalarına rağmen Pepee’yi izleyip “saçma ve sıkıcı” bulan “Çocuğum olsa izletmem” diyenler var.