CHP Genel Başkan Yardımcısı Nihat Matkap, ‘Parti içi tartışmalar zafiyet olarak görülmemeli’ dedi
CHP’nin örgütlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Nihat Matkap, parti içindeki tartışmaların zafiyet değil, parti içindeki düşüncelerin zenginliği olarak görülmesi gerektiğini söyledi. Dünyanın bütün sol partilerinde ideolojinin aynı renkte olduğunu ama ton farklılıkları bulunduğunu söyleyen Matkap, “AKP’de Bülent Arınç ile Türkeş’in oğlu Ahmet Kutalmış Türkeş, Cemil Çiçek ve Ertuğrul Günay bir arada oluyor da CHP içinde ton farklılıkları neden yadırganıyor?” diye konuştu.
CHP’de örgütlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Nihat Matkap, “çokseslilik” eleştirilerine “AKP’de Bülent Arınç ile Türkeş’in oğlu Ahmet Kutalmış Türkeş, Cemil Çiçek ve Ertuğrul Günay bir arada oluyor da CHP içinde ton farklılıkları neden yadırganıyor? Bunu zafiyet değil, düşüncelerin zenginliği olarak görmek istiyorum. Sol partilerde ton farklılıkları olur” karşılığını verdi. Matkap, ilk Parti Meclisi (PM) toplantısında yönetmelik değişikliği yaparak ön seçmen tabanını genişleteceklerini, belediye başkan adaylarının genişletilmiş aday yoklaması ile belirlenmesinden yana olduğunu söyledi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile eski genel sekreter Önder Sav’ın yollarının ayrıldığı 3 Kasım 2010 “deprem”inde “genel sekreter” olarak atanan SHP kökenli eski çalışma bakanı Nihat Matkap, Sav’ın gerçekleştirdiği PM toplantısından genel başkan katına çıkmadığı için bu koltuğa oturamamıştı. Seçimlerden sonra biraz gecikmeli olarak MYK’ye giren ve daha önce Sav’ın yürüttüğü görevi üstlenen Matkap, sorularımızı yanıtladı:
- Siz artık CHP’de 2. adam mısınız?
Örgütleri yönetmekten sorumlu olmak; CHP’nin bütün iç işleyişinden sorumlu olmak, bilgili olmak anlamına geliyor. Bütün konular orada kesişiyor. 2. adam yakıştırmaları oradan kaynaklanıyor. Tüzüğümüzde statü farkı yok. Ama partinin çalışma merkezi orası oluyor. Örgütlenme sol partilerde önemlidir.
‘Esnek yönetim olmalı’
- CHP bir süredir “her kafadan bir ses çıkan” bir parti görünümünde. Bu konudaki eleştirileri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Dünyanın bütün sol partilerinde ideoloji aynı renktedir ama ton farklılıkları olur. Onu da bir zenginlik olarak görmek lazım. Aramızda tartışmalar, farklı anlayışlar var ama hedef demokrasiyi, özgürlükleri daha da genişletmek. Bunu bir zafiyet değil, parti içindeki düşüncelerin zenginliği olarak görmek istiyorum. Siyasi iklimde bir yumuşama var. Çok keskin çizgi kullanırsanız, karşı tarafta yüzde 50 ile bütünleşen yapıya hizmet etmiş olursunuz. Bu konuda esnek yönetim sergilemek zorundayız. AKP içinde Ahmet Kutalmış Türkeş de var, Cemil Çiçek de, Ertuğrul Günay da, Bülent Arınç da. MHP, ANAP, CHP, milli görüş kanatlarından isimler var. Orada bu kadar farklı çizgilerden, bu kadar aykırı isimler bir araya geliyor da, CHP içinde ton farklılıkları neden yadırganıyor?
- Adayların belirlenmesi konusunda yeni bir yönetmelik hazırlıyorsunuz. Bu konuda bilgi verir misiniz?
Sosyal demokrat, sol bir partide merkez yoklaması ile aday belirlenmesi hiçbir zaman sempatiyle karşılanmadı. Elimizde bütün üyelerin katılımıyla aday belirleme yöntemi var, buna önseçim diyoruz. Bir de aday yoklaması yöntemi var; o da ikiye ayrılıyor, basit ve genişletilmiş. En çok tercih edilen yöntem genişletilmiş aday yoklama yöntemidir. Basit aday yoklamasında ortalama büyüklükte bir ilçede yakaşık 450-500 kişilik bir seçmen tabanı oluyor. Şu anda yönetmelikte her alınan 100 oya bir ön seçmen ihdas ediliyor. Bu sayıyı her alınan 50 oya 1 önseçim delegesi ihdas ederek, biraz daha genişleteceğiz. 450 kişiye bunların ilavesiyle ortalama büyüklükteki ilçelerde 3 bin civarında ön seçmen oy kullanacak. Bu model, belediye başkanları ile örgüt arasındaki sıkıntıları da giderecek bir model gibi görünüyor.
- Örgütün beklentisi üyelerin katılımıyla önseçim değil mi?
Merkez yoklaması da diğer yöntemler de elimizde duruyor. Genişletilmiş aday yoklaması yönteminin uygulanmasına yönelik sıkıntıları gideriyoruz yönetmelik değişikliğiyle. Üyelerle yaparsak, bir yerden 10 oy almışsın, ama orada 500 üye var, o üyeleri niye katayım aday belirlemeye, hak etmiyor. Üyelerle yapmaya kalkarsanız hüsran olur. Güncellenmemiş, sağlıklı olmayan üye listeleri söz konusu. Hedefimiz 2014 belediye seçimleri. Yönetmelik değişikliğinin tüzük değişikliğiyle alakası yok, bunu bir ay içinde yapmak zorundayız, çünkü ocakta ön seçmenler seçilecek her mahallede.
‘Tüzük konusu tartışılmalı’
- Kurultay neden ertelendi? Tüzük kurultayı ne zaman toplanacak?
Siyasi partiler iki yılda bir kurultay yapmak zorunda. Yasaya göre, bir yıl uzatabilir. 2010 Mayıs’ında yaptık. 2012 Mayıs’ında yapmamız lazım, o zaman yaparsak bundan sonraki kurultay 2014 Mayıs’ına denk geliyor, yerel seçimlerle çakışacak. Yerel seçimlere hazırlanırken bir yandan kurultayla uğraşırsak, kendi kendimize hançer atacağız. Ama bir yıl uzatırsak 2015 Mayıs’ı olur, o da milletvekili genel seçimlerine denk geliyor. Kurultayımızı ekim ya da kasım ayına çekeceğiz. Tüzük kurultayı ayrıca yapılabilir ya da birleştirilebilir.
- CHP ne zaman sağlıklı bir üye yapısına kavuşacak? Parti okuluna giden, aidatını ödeyen, gerçek üye...
En son PM’de üye adreslerinin güncellenmesini resen yapma yetkisi aldık. Artık yığma üyelik tarihe karışacak. Kimlik numaraları ile adresleri karşılaştırıyoruz. Herkes artık gerçek adresinde üye olacak. Bir milyona yakın üyemizin neredeyse yarısının adresleri konusunda problemler var.
- Tüzük taslağı tartışmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Tüzük değişiklikleriyle ilgili çalışmalar devam ediyor. Yeterince mutabakat sağladığımızı düşünmüyorum, bu çalışmaların 5- 6 ay daha tartışılmasında yarar görüyorum. Tüzük ikide bir değişmemeli. Örgütün parti içi demokrasi ve parti içi hukukun kurumsallaşması beklentisi var.