Su kaynaklarının yüzde 40'ının doğduğu, birinci derece deprem bölgesi olan Murat Dağı'nda altın madeni tehdidi

Murat Dağı'nda altın-gümüş madeni çıkarma projesi için 8 Mayıs'ta 'ÇED olumlu' kararı verildi. 'ÇED olumlu' kararının iptali için Karaağaç köylüleri ve birçok köy muhtarlarının içinde olduğu 60'a yakın kurum ve kişi dava açtı. 'ÇED olumlu' kararının iptali için kritik gün ise 19 Ağustos. ...

Mahkemenin atadığı 7 kişilik bilirkişi heyeti 19 Ağustos tarihinde Kütahya'nın Gediz ilçesinde bulunan Karaağaç köyüne giderek Murat Dağı'nda incelemelerde bulunacak. Yaşam savunucuları ve çevre örgütleri aynı tarihte maden faaliyeti yapılması planlanan Karaağaç köyüne gidip orada kitlesel eylem yapacak.

Maden şirketi Murat Dağı'nın çeşitli bölgelerinde bugüne kadar 60'a yakın sondaj kuyusu açmış durumda. Bu sondaj kuyuları Karaağaç köyünün su kaynağının yaklaşık 1 kilometre yer değiştirmesine sebep olmuş durumda. Diğer yandan sondaj kuyuları Murat Dağı'nda yaklaşık 1400 metre yükseklikte bulunan Asarkaya tepesine kadar çıkmış durumda. Bu tepede ise hangi çağdan kaldığı bilinmeyen tarihi yerleşim yeri kalıntıları ve su sarnıcı bulunuyor.

8 Mayıs'ta ÇED raporu onaylanan Anadolu Eksport şirketi ise, bölgedeki diğer 5 maden ruhsatının birleştirilmesini isteyerek Kütahya ve Uşak illerinin maden sahası olmasını talep etti.

"SU KAYNAKLARI YOK OLACAK"

BirGün'den Berkay Sağol'a konuşan, kararın son derece vahim sonuçlar doğuracağını söyleyen Murat Dağı Yok Olmasın Platformu sözcüsü Funda Öz Akcura, "Anadolu Export, ÇED raporu onaylanan Karaağaç bölgesinde şimdilik toplam bin hektarda altın/gümüş arayıp işleyeceğini söylüyor. Bu bölge maden sahası ilan edilirse diğer şirketlerinde önünü açmış olacaklar" dedi.

Murat Dağı'nın kırık fay hatlarından oluştuğunu belirten Akcura, "Maden faaliyet için kullanacakları dinamitlerle fay hatlarını harekete geçirecekler. Bu bir olasılık değil kesinlikle böyle olacak. Bu faylar hareketlendiğinde yer altı suları ya yatak değiştirecek ya da kaybolacaktır. Gediz Nehri, Porsuk ve Banaz çayları bu bölgeden çıkıyor. Bunlar Sakarya ve Menderes nehirlerini besliyor. Yani bu dağın suları Ege ovalarını suluyor. Tüm Ege Bölgesi, hatta Marmara ve İç Anadolu Bölgesi bile etkilenecek" diye konuştu.

KÖYLÜLERİ YILDIRMAYA ÇALIŞIYORLAR

Karaağaç köyü maden faaliyeti alanına 350 metre yakınlığıyla en yakın köy konumunda. Köy şirketin kuracağı çözelti havuzlarına ise 750 metre uzaklıkta. 'ÇED olumlu' kararının iptali için dava açan köylüler, dava açtıkları tarihten beri sürekli ifade vermeye çağrıldıklarını belirtti. Dava açanlardan Durmuş Aksoy da, "Bizim çocukken oyun oynadığımız dağlara maden yapmak istiyorlar. Ben burada toprağıma sahip çıkıyorum. Köyüm için mücadele ediyorum. Ben terörist miyim de köyüme jandarmadan, istihbarattan birileri geliyor. Vatanseverlik toprağına sahip çıkmaktır. En büyük vatansever benim. Biz doğamıza sahip çıkacağız. Ormanı olmayanın vatanı olmaz” dedi.

Murat Dağı'nın bir diğer tarafı olan Uşak'ın Banaz ilçesinin köylüleri de madene karşı birlik oldu. Maden yapmak isterlerse direneceklerini belirten köylüler, Murat Dağı'na maden yapılırsa burada tarımın ve hayvancılığın biteceğine vurgu yaptılar. Gürlek köyü muhtarı Mehmet Aksoy köylerinde balık çiftlikleri olduğunu ve bu çiftliklerin yok olacağını söyledi.

TAM BİR FELAKET

Murat Dağı'ndaki altın madeninin yaklaşık 10 yıldır gündemde olduğunu belirten Kütahya Barosu Çevre Komisyonu Başkanı Av. Ali İhsan Bakır ise, bölgede önemli sağlık sorunlarına sebep olan antimon madenciliğinin hala devam ettiğini belirterek yapılmak istenen madenin bölgedeki canlıların yaşamı açısından tam bir felaket olacağını vurguladı.