CHP'li İlhan Cihaner, Kıvanç Tatlıtuğ'un Arap sokaklarında Başbakan Erdoğan'dan daha meşhur olduğunu öne sürdü...
Yeni Harman'ın Aralık sayısına konuştu.
İşte o röportajdan bir bölüm:
-Patriot füzelerinin tetiği bizde, denildi. Bu sizi rahatlattı mı?İdris Naim’in elindeki bir tetik, herkesi korkutmalı bence. Ya da Tayyip Erdoğan’ın… Bir dizi film için bu kadar celallenen bir iktidarın tetik tutması çok dehşet verici bir şey. Kaldı ki tetiği elinde tutan tetikçidir.
-İzliyor musunuz Muhteşem Yüzyıl’ı?Yok, pek zamanım olmuyor. Ama anlaşılan Başbakan’ın zamanı var.
-Başbakan diziye belgesel diyor gerçi…Kişisel, entelektüel gelişimini çok çok başında bir başbakanımız var. Öyle olunca bu tarz karıştırmaları da normal. Şehir tiyatrolarının kapatılması, sanat yönetmenlerinin belediyelere bağlanması tartışmalarının olduğu dönemde, başbakan eleştirilere karşı “Sanat toplum içindir” demişti. Bu, başbakanın hangi seviyede olduğunu gösteriyor aslında.
Ama bundan daha tehlikeli bir şey var; Başbakan’ın ilk ve ortaöğretimde türbanın serbest bırakılmasıyla ilgili düzenlemeyi “kamuoyu yoklamalarına bakarak” yaptığı yazıldı. Bunu çok duymaya başladık. Bu durum, parti, siyasal önderlik ve politikayı anlamsız hale getiriyor. Kitlenin eğilimi neyse ona göre bir politik üretmek –popülizmi de aşan- çok tehlikeli bir mecra.
-Kitlenin eğilimleri önemli değil midir?Kuşkusuz önemlidir. Ama kitleyi tümüyle almayıp, gerçek halkı, yurttaşları değil sadece kafasında önemsediği kitlenin kriterlerini referans alıyor. Toplumdaki kırılganlıkları, yaygın ön yargıları, linç kültürüne eğilimli olmayı -ki her toplum öyledir- bir arada düşünürsek bu çok tehlikeli. İdamı da buna benzer bir kamuoyu yoklamasıyla dilendirdi Başbakan…
-Başbakan hiç gocunmadan, gizlemeden “Türkiye bir NATO toprağıdır” dedi. Bu bir anlam ifade ediyor mu?Onun bize ima ettiği şeyi çok daha çarpıcı bir şekilde daha önce gördük. Zihniyetini ortaya koyan çok daha vahim şeyler yaşadı Türkiye…
-Nerelerde?Libya’daki, Kuzey Irak’taki performansını gördük. Kuzey Irak’ta onca insanın kanının dökülmesine, bir toplumun tarihiyle birlikte neredeyse tümüyle yok olmasına yol açan bir süreç yaşandı. Başbakan orada Amerika’dan yana tavır aldı. Bugün de Suriye için aynısı yaşanıyor. Üstelik daha gözü kararmış bir şekilde. Bu sebeple
NATO toprağı denmesi falan biraz naif kalıyor. Dediğiniz anlamda bundan hiç hicap duymaması, utanmaması önemli ama daha evvel “Irak’ta savaşan Amerikan askerlerinin sağ salim yurtlarına kavuşmaları için dua ediyoruz” dedikten sonra bunlar çok daha naif kalıyor.
-İsrail’in Filistin’e saldırılarının sonlandırılması konusunda arabuluculuk rolünün Mısır’a verilmesi ne demek? Türkiye yok bu bahiste...Aslında Türkiye hiçbir zaman o tarz bir rol sahibi olmadı. Herkes Arap sokaklarındaki popülarite ile caydırıcılığı, saygınlığı, -Davutoğlu’nun deyimiyle- “oyun kurucu” ülke olmayı birbirine karıştırıyor. Arap sokaklarına giderseniz en popüler figür herhalde Muhteşem Yüzyıl’ın aktörleridir.
Kıvanç Tatlıtuğ ya da
İbrahim Tatlıses daha popülerdir Başbakan’a göre. Ama popülerlik başka bir şey, ülke olarak saygınlık, caydırıcılık ya da güvenilirlik başka…